Korkutan açıklama... Meteorolojik afetler yolda!
Öngörülerin kuzey yarım kürede 2017-2018 kışının ortalamaların altında sıcaklık ve ortalamanın üstünde yağış olacağı yönünde olduğuna işaret eden Şen, şöyle konuştu: "Kuzey yarım kürede Türkiye ve İran'ın olduğu bölgenin dışındaki bölgelerde bu gerçekleşti. Türkiye'de öngörünün gerçekleşmemesinin nedenlerinden biri de ülkemizi etkileyen sistemlerin yol değiştirmesidir. Akdeniz üzerinde bulunan yüksek basınç merkezinin, Balkanlar'dan ve kuzeyden gelecek alçak basınç ve soğuk havayı bloke etmesindendir. Bundan sonra da bu şekilde olacak değildir. Bundan sonraki yıllarda kar yağışının olacağı kışları göreceğiz."
Akdeniz bölgesi ve Güney Ege hariç, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında Türkiye'de yağışların ortalamaların altında görüleceğini belirten Şen, "Ağustos ve Eylül aylarında ise Marmara, Ege, Batı Akdeniz ve kısmen İç Anadolu'da yağışlar ortalamaların üzerine çıkacak" dedi.
Mayıs ayından itibaren tüm Türkiye'de sıcaklıkların ortalamaların 2-3 derece üzerinde seyredeceğinin altını çizen Şen, şöyle konuştu: "Özellikle iç kesimlerde yüksek sıcaklıklar Eylül ayına da sarkacaktır. Temmuzun ikici yarısı, Ağustos ve Eylül aylarında sıcaklıkların yüksek ve yağışların ortalamanın üzerinde olması, Türkiye'de orajlı (sert rüzgarlar, sağanak, dolu, şimşek ve yıldırımlardan oluşan hava cephesi) ve gök gürültülü hareketleri artıracaktır. Bu durum şiddetli yağışları ve dolu yağışlarını oluşturacaktır. Bu yıl, geçen yıl olduğu gibi meteorolojik doğal afetlerin görülebileceği bir yaz ve sonbahar bizi bekliyor."
'Kuraklık için acil tebir alınmalı'
Prof. Dr. Orhan Şen, iklim değişiminin yarattığı tehlikeleri önlemek, özellikle susuzluk sorununu çözmek için uzun ve kısa vadede alınacak tedbirlerin belirlenmesi ve uygulamaya konması gerektiğini de kaydetti.
Şen, kuraklığın en kapsamlı sosyo-ekonomik zararlara neden olan, yavaş gelişen, en sinsi ve tehlikeli doğal afet olduğunun da altını çizdi. Su tüketiminde sektörler arası dağılımın da dikkate alınmasını öneren Şen, "Gerek tarımsal gerek sanayi ve gerekse bireysel amaçlı olsun, suyu kullanan sonuçta insandır. Bu nedenle kullanıcıların bilinçlendirilmesi son derece önemlidir. Bu konuda diğer önemli bir nokta da bütün sektörlerin aynı kalitede su kullanmasının yanlış olduğudur" dedi.
AA