Panik atağın, toplumda, diğer psikiyatrik hastalıklara göre daha sık görülen ve tedavi edilebilen, tedavi edilmediğinde ise kişinin iş, aile ve sosyal yaşantısında önemli oranda kısıtlılıklara yol açabilen bir hastalık olduğu bildirildi.
Sıkıntı veya üzüntü anında başlayabilir
İlk panik atağın, genellikle hiçbir sebep yokken, bazen de sıkıntı veya üzüntü verici bir durumun ardından aniden başladığını ifade eden uzmanlar, hastalığın belirtilerini ise şöyle sıralıyor: 'Göğüs ağrısı veya göğüste sıkışma hissi, çarpıntı, terleme, nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma, soluğun kesilmesi, baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma, uyuşma ve karıncalanma duygusu, üşüme, ürperme ve ateş basması, bulantı ya da karın ağrısı, titreme ya da sarsılma, kendini veya çevresindekileri değişmiş, tuhaf ve farklı hissetme, kontrolünü kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu ve ölüm korkusu'.
Nöbetler genelde 10 dk. kadar sürüyor
Uzmanlar, bu belirtilerin hepsi veya bir kısmının bulunabileceği bir panik atağın, genellikle 10 dakika gibi bir sürede yoğunlaşarak doruk noktada sıkıntı verdiğini, sonra da genellikle yavaş yavaş azaldığını kaydediyor. Bu durum bir kez olursa hastalığın 'panik nöbet' olarak isimlendirildiğini belirten uzmanlar, "Ancak tekrarlamalarla gideceğinden, kişi, 'ne zaman olacak' diye beklentiden dolayı sıkıntı duymaya başlar ki buna 'beklenti anksiyetesi' denir. Bu anksiyete sebebiyle dışarı yalnız çıkmaktan korkmaya, yanında birisi olmadan uzağa gitmekten kaçınmaya başlar. Tekrarlayan panik nöbetlere ve kaçınma davranışının eşlik ettiği duruma da panik bozukluk denir" diyorlar.
Bazı haller yaşanır
Uzmanlar, panik atakların şiddeti ve sıklığının değişkenlik gösterdiğini ifade ederek, ataklardan en az birini 1 ay süre ile aşağıdakilerden birinin takip etmesi gerektiğini bildiriyor: 'Başka atakların da olacağına dair sürekli kaygı duyma hali. Atakların yol açabilecekleri ile ilgili olarak üzüntü duyma. Ataklarla ilişkili olarak belirgin davranış değişikliği gösterme'.
Tedavisi mümkün
Uzmanlar, bazen panik bozukluğa, 'agorafobi'nin (Yalnız kalmaktan ya da kaçmanın zor olacağı topluma açık yerlerde bulunmaktan duyulan korku hali) de eşlik edebileceğini hatırlatıyor. Bir çok psikiyatrik hastalığa göre panik bozukluğunda çok daha yüz güldürücü sonuçlar almanın mümkün olduğunu kaydeden uzmanlar, tedavide 'İlaç ve psikoterapi' yöntemlerinin birlikte uygulandığını vurguluyor.
Sıkıntı veya üzüntü anında başlayabilir
İlk panik atağın, genellikle hiçbir sebep yokken, bazen de sıkıntı veya üzüntü verici bir durumun ardından aniden başladığını ifade eden uzmanlar, hastalığın belirtilerini ise şöyle sıralıyor: 'Göğüs ağrısı veya göğüste sıkışma hissi, çarpıntı, terleme, nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma, soluğun kesilmesi, baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma, uyuşma ve karıncalanma duygusu, üşüme, ürperme ve ateş basması, bulantı ya da karın ağrısı, titreme ya da sarsılma, kendini veya çevresindekileri değişmiş, tuhaf ve farklı hissetme, kontrolünü kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu ve ölüm korkusu'.
Nöbetler genelde 10 dk. kadar sürüyor
Uzmanlar, bu belirtilerin hepsi veya bir kısmının bulunabileceği bir panik atağın, genellikle 10 dakika gibi bir sürede yoğunlaşarak doruk noktada sıkıntı verdiğini, sonra da genellikle yavaş yavaş azaldığını kaydediyor. Bu durum bir kez olursa hastalığın 'panik nöbet' olarak isimlendirildiğini belirten uzmanlar, "Ancak tekrarlamalarla gideceğinden, kişi, 'ne zaman olacak' diye beklentiden dolayı sıkıntı duymaya başlar ki buna 'beklenti anksiyetesi' denir. Bu anksiyete sebebiyle dışarı yalnız çıkmaktan korkmaya, yanında birisi olmadan uzağa gitmekten kaçınmaya başlar. Tekrarlayan panik nöbetlere ve kaçınma davranışının eşlik ettiği duruma da panik bozukluk denir" diyorlar.
Bazı haller yaşanır
Uzmanlar, panik atakların şiddeti ve sıklığının değişkenlik gösterdiğini ifade ederek, ataklardan en az birini 1 ay süre ile aşağıdakilerden birinin takip etmesi gerektiğini bildiriyor: 'Başka atakların da olacağına dair sürekli kaygı duyma hali. Atakların yol açabilecekleri ile ilgili olarak üzüntü duyma. Ataklarla ilişkili olarak belirgin davranış değişikliği gösterme'.
Tedavisi mümkün
Uzmanlar, bazen panik bozukluğa, 'agorafobi'nin (Yalnız kalmaktan ya da kaçmanın zor olacağı topluma açık yerlerde bulunmaktan duyulan korku hali) de eşlik edebileceğini hatırlatıyor. Bir çok psikiyatrik hastalığa göre panik bozukluğunda çok daha yüz güldürücü sonuçlar almanın mümkün olduğunu kaydeden uzmanlar, tedavide 'İlaç ve psikoterapi' yöntemlerinin birlikte uygulandığını vurguluyor.