Dünyada şişmanlık, son 20 yılda, erişkinlerde olduğu gibi, çocuklarda da çarpıcı şekilde artış gösteriyor.Uzmanlar, aileleri tarafından aşırı korunan veya ilgisiz bırakılan çocukların da şişmanlığa eğilimli bulunduğunu belirtiyor.
Çocuklardaki şişmanlığın, erişkin dönemde de devam etme ihtimalinin 2 kat arttığını vurgulayan uzmanlar, bu durumun şeker, kalp, hipertansiyon gibi hastalıkların gelişme tehlikesini arttırdığına dikkat çekerek, tedavideki öneminin altını çiziyor. Uzmanlar, şişman çocukların, özellikle okul çağındayken yalnızlığa itildiklerini de dile getiriyorlar.
Erken yaşta diyet olmazUzmanlar, 2 yaşın altındaki şişman çocuklara hiçbir şekilde diyet önermiyor. Dünya Sağlık Örgütü'nce, büyüme ve gelişmenin erken yaşlarda olumsuz etkilenmemesi açısından, 6 yaşın altındaki küçük çocuklara da diyet uygulamanın doğru olmayacağı kaydediliyor. Şişman çocukların tedavisinde, öncelikli olarak, kilo alımının durdurulmasına, mevcut ağırlığın korunup boy uzamasına izin verilerek zayıflama sağlanıyor. Şişman çocuklarda, gerek görülüyorsa, okul öncesinde ayda 1, ergen çağda ise 2-3 kilo verilmesi öneriliyor. Şişmanlık tedavisinde ayrıca, çocukların mevcut beslenmeleri değerlendirilerek, besin seçiminde veya miktarındaki yanlışlar düzeltiliyor. Çocukların zaman içerisinde, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığına sahip olmaları sağlanıyor.
Dikkat edilmesi gerekenlerUzmanlar, toplumda ve kurumlarda çocukların sağlıklı beslenmesi konusunda yapılan yanlışlar ile dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle sıralıyor:
- Geleneksel Türk mutfağının ev tipi yemekleriyle beslenen çocuklar şişmanlamıyor. Hazır yiyecekleri azaltıp, çocukları geleneksel beslenmeye alıştırmak daha sağlıklı.
- Anne sütüyle değil, mamayla beslenen çocuklarda şişmanlık daha çok gözleniyor. Bu sebeple, anne sütü her zaman tercih edilmeli.
- Çocuklar, herhangi bir şekilde aileyi kullanabiliyor. En bilinçli aileler bile, çocukları hazır yiyeceklerden, koladan, cipsten koruyamıyor. Oysa aileler, çocuğa, her susadığı zaman kola ve benzeri içecekleri değil, su ve süt içmeyi de öğretmeli.
- Aileler, hafta sonları çocukları alıp fast-food olarak tarif edilen restoranlara gidiyor. Bunun yerine yeşil alanlara, pikniğe de gidilebilir.
- Özel okullarda çıkan yemeklerin beslenme değerleri düşük, kalori içerikleri fazla. Sıklıkla patates kızartması ve haftanın en az 2 - 3 günü tatlı çıkıyor. Okul yönetimince bu yanlıştan vazgeçilmeli.