logo
19 NİSAN 2024

Teröristler kurbağa etiyle besleniyor

14.01.2008 00:00:00
Terör örgütlerinin kendi içerisinde yaşadığı hesaplaşmalarda, militanlarına çok acımasız davrandığı ve vahşi yöntemler uyguladığı gözler önüne serildi.

 

Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı, internet sitesinde terör örgütleri hakkında bilgi verirken, bilinmeyen bazı konuları "Bunları biliyor muydunuz?" başlığıyla yayımladı. İnternet sitesinde, terör örgütü PKK, sol terör örgütü DHKP/C ve dini referans alan radikal örgütlerde yaşanan iç hesaplaşmalar, örgütlerin çelişkileri ve militanlarına verdiği değer ortaya konuluyor.

İnternet sitesinde, terör örgütü PKK hakkında ortaya konulan bazı tespitler şöyle sıralandı:

-Örgüte katılarak aç, susuz, sefalet içerisinde faaliyet gösterirken sağlığı bozulan militanların tedavilerinin yaptırılmayarak ölüme terk edildiklerini veya intihar türü eylemlere gönderilerek ölüme zorlandıklarını,

-Örgüt içerisindeki kadın militanların erkeklerin zevk aracı olduğunu, erkek militanların da homoseksüel ilişkilere girdiklerini, örgütte kısa bir süre de olsa kalan genç kızların istemedikleri ilişkilere zorlandıklarını, direnenlerin de ajan, provokatör ve iş birlikçi iddiasıyla öldürüldüklerini,

-Kimi zaman günlerce bir lokma ekmekten yoksun kalan militanların katır, eşek, kaplumbağa, kurbağa gibi hayvanların etiyle beslenmeye çalıştıklarını,

-Örgüte katılanların ömrünün fazla olmadığını, 3-4 yıl yaşayanların sayısının çok az olduğunu, onun için sorumluları hariç, örgüttekilerin yaş ortalamasının 18-20 civarında bulunduğunu,

-Örgütten kaçmanın çok zor olduğunu, kaçıp da yakalananların örgüt tarafından çoğunlukla öldürüldüklerini, örgütten kaçıp kurtulma girişiminde bulunan veya örgüte uyum sağlayamayanların üzerinde naylon yakma, buz üzerinde bekletme, aç-susuz bekletme ve örgütten dışlama şeklinde cezalandırıldıklarını,

-Örgüt mensuplarının, örgüte destek veren köylerden bazılarına erzak temini için gittiklerinde bazı ailelerin kızlarına, ölüm tehdidiyle tecavüz ettiklerini,

-Avrupa'da terörist örgüt imajından kurtulmaya çalışan örgütün; yurt içi ve yurt dışında terörist başının idamının engellenmesi adına "idama hayır" kampanyaları düzenlerken, diğer taraftan sadece örgütten ayrılmak istediklerini söyledikleri için veya terör örgütünün gerçek yüzünü görerek kaçma girişiminde bulunan ve başarısız olan örgüt mensupları hakkında sözde mahkemeler kurarak idam kararı verip uygulandığını ve bunları diğer örgüt mensuplarına ibret olsun diye videoya kaydederek seyrettirdiklerini,

-Yurt dışındaki ve yurt içerisindeki yandaşlarına kardeşlik, barış, sevgi ve hoşgörüden bahseden terör örgütünün, özellikle kendi kadrolarında duygusal ilişkiye giren ve evlenmek isteyenler hakkında ölüm emri verdiğini biliyor muydunuz?

SOL TERÖR ÖRGÜTLERİ Emniyet Genel Müdürlüğünün sitesinde DHKP/C, TKP/ML-TİKKO ve MLKP terör örgütlerinde yaşanan bazı olaylar da şöyle sıralanıyor:

-Yaptıkları en ufak harcamalardan dahi militanlarından hesap soran örgütün üst düzey sorumlularının yurt dışında zevk-sefa içinde yaşadıklarını,

-Örgütün üst düzey elemanları arasında her türlü ilişkinin serbest olmasına rağmen alt düzey elemanlar arasında duygusal ilişkilerin büyük cezalara sebep olduğunu, itiraz dahi edemediklerini,

-Yaptıklarının boş olduğunu ve kendilerinin kullanıldığını anlayarak örgütten ayrılmaya karar veren örgüt mensuplarının "iş birlikçi, hain ve şerefsiz" olarak suçlandığını, öldürülme korkusuyla bu zor şartlara katlandığını,

-Gençleri, sözde uyuşturucudan koruma propagandaları yapan Dev-Sol örgütünün, bizzat gelir temin etmek amacıyla 1980 yılı ilkbaharında örgüt liderlerinden P. G., E. C. ve A. T. vasıtasıyla yurt dışına 4 kilogram eroin sevkıyatı yaptığını,

-Dev-Sol örgütü üst düzey yöneticilerinden P.G'nin, örgüte maddi destek sağlamak için uyuşturucu madde ticaretinden elde edilen örgüte ait 400 bin frangı çaldığı gerekçesiyle terör örgütü elebaşı tarafından 11 Temmuz 1991 tarihinde Paris'te öldürtüldüğünü,

-Dev-Sol terör örgütü liderinin Fransa'daki cezaevinden tahliyesi sonrasında uyuşturucu trafiğinin hızlandığını, uyuşturucu trafiği ve mafya ilişkilerinin örgütün diğer kadrolarından gizlendiğini,

-Dev-Sol terör örgütüne yönelik 27 Temmuz 1993 tarihinde yapılan operasyonda yakalanan S.Ö'in ikametinde 2 bin 65 gram esrarın yakalandığını,

-DHKP/C'ye yönelik 12-25 Eylül 1995 tarihlerinde İstanbul'da yapılan operasyonlarda yakalanan 6 şahısla birlikte 500 gram esrarın ele geçirildiğini,

-DHKP/C'ye yönelik 18 Nisan 1995 tarihinde İstanbul'da yapılan operasyonda R.T'nin 10 kilogram eroin ile yakalandığını, R.T. ve C.T'nin, terör örgütü liderinin talimatları doğrultusunda yurt dışına uyuşturucu madde götürdüklerini, elde edilen para ile örgüte silah alındığını,

-DHKP/C terör örgütü içerisindeki faaliyetlerinden dolayı İstanbul Emniyet Müdürlüğünce 3 Aralık 1997 tarihinde yakalanan S.Y'nin ifadesine göre, örgütsel eyleme çıktıklarında ve örgüt adına para toplamaya giderken örgüt mensuplarının devamlı olarak uyuşturucu madde kullandıklarını,

-İstanbul Sabancı Center'da 9 Ocak 1996 tarihinde Özdemir Sabancı ve iki kişiyi öldüren DHKP/C örgüt mensuplarından İ.A'nın 5 ay süreyle saklandığı evde, ev sahibinin baldızına tecavüz ettiğini,

-28 Mayıs 1998 günü yakalanan DHKP/C örgüt mensubu E.G'nin birlikte kaldığı hücre evinde içki alemi yapan örgüt mensuplarının kendisine tecavüz etmek istemeleri üzerine evden kaçtığını,

-Tokat kırsal alanında faaliyet yürüten TKP/ML terör örgütü mensuplarından 15 yaşındaki terörist kıza, örgüt içerisinde tecavüz edildiğini, -Sivas-Tokat kırsal alanında faaliyet gösteren DHKP/C terör örgütü mensubu S. G'nin kırsal hayata dayanamayıp, şehre dönmek istemesi sonucu örgüt tarafından öldürüldüğünü, örgüt yayını Kurtuluş gazetesinde "düşmanla çatışmanın şiddetli olduğu bir esnada, düşman saflarına geçmek istediği için öldürüldü" şeklinde yalan haber yazıldığını,

-1996 yılı sonu ve 1997 yılı başlarında, Sivas-Tokat kırsalında faaliyet gösteren 31 DHKP/C terör örgütü mensubundan 9'unun örgütten firar ettiğini,

-Kışı Karadeniz kırsal alanında sığınakta geçiren örgüt mensuplarından M.Y'nin ayaklarının donması üzerine sağ ayağının 4, sol ayağının ise 1 parmağının DHKP/C sözde grup komutanı S.Y. tarafından demir testeresi ile kesildiğini,

-Tunceli kırsal alanında faaliyet yürüten DHKP/C örgüt mensuplarından S. B'nin örgütten ayrılmak istemesi üzerine hainlikle suçlanarak cezalandırılmak amacıyla çizmelerinin içine kar doldurulduğunu, ayaklarının soğuk suda bekletilerek dondurulduğunu ve tuvalet ihtiyacını gidermeme cezası verildiğini; bunun üzerine soğuktan donan ayak parmaklarının dışkı içerisinde uzun süre kalmasından dolayı çürüdüğünü, çürüyen parmaklarının da makasla kesildiğini,

-MLKP terör örgütü mensuplarının, A.A. ve T.A. isimli örgüt mensubu arkadaşlarını, İstanbul yakınlarında ormanlık alanda iki gün süresince işkence ederek sorguladıklarını ve silahla öldürdüklerini,

-Tunceli kırsal alanında faaliyet yürüten TKP/ML-TİKKO'nun 10 mensubunun, örgüt mensubu arkadaşları tarafından işkence yapılarak sorgulandığını, bazılarının işkenceye dayanamayarak öldüğünü, bazılarının da işkence sonrası silahla öldürüldüğünü,

-TKP/ML terör örgütü Merkez Komitesinin almış olduğu infaz kararı doğrultusunda, Tunceli ili Mazgirt ilçesi Aşağıoyumca köyünde 8 yaşındaki S.K. isimli çocuğun örgüt mensupları tarafından öldürüldüğünü,

-1999 yılında TKP/ML-TİKKO'ya katılan "Savaş" kod isimli örgüt mensubunun örgüt içinde huzursuzluk çıkardığı gerekçesiyle ajanlıkla suçlandığını, örgüt mensupları tarafından 2 gün sorgulandığını ve 3 örgüt mensubu tarafından öldürüldüğünü biliyor muydunuz?

SA? TERÖR ÖRGÜTLERİ Emniyetin internet sitesinde yer alan "sağ terör örgütleri" başlığıyla sıralanan dini referans alan terör örgütleri hakkında da şu olaylara yer veriliyor:

-Hizbullah terör örgütünün mali kaynak sağlamak için cinayet, hırsızlık, gasp ve soygun eylemlerini gerçekleştirdiğini, hatta örgüt mensuplarının 1995 yılı içerisinde çeşitli il ve ilçelerdeki camilerden halı ve kilim çaldıklarını,

-İBDA/C terör örgütünün, ideolojisiyle ters düşmesine rağmen, Marksist-Leninist ideolojiye sahip PKK ve DHKP/C gibi terör örgütlerini destekleyip, yayın organlarında bu örgütleri savunduğunu, -İslami Hareket Örgütü mensuplarının İslam ilkeleriyle bağdaşmayacak şekilde her yolu kendilerine mübah sayan bir zihniyete sahip olduklarını, banka soygunları, otomobil ve eşya hızsızlıkları yaptıklarını,

-Anadolu merkez olmak üzere şer'i esasların hakim olacağı federal yapıda bir İslam Devleti kurmayı amaçlayan Hilafet Devleti örgütü lideri Muhammet Metin Kaplan'ın zimmetine para geçirdiğini ve bu sebeple örgüt içerisinde sürtüşmeler yaşanarak bölünmelerin meydana geldiğini,

-Hizbullah terör örgütü liderinin zekat adı altında toplanan haraçlarla İstanbul'un lüks semtlerinin birinde 120 bin dolara alınan villada oturduğunu, örgüt mensuplarının ise yoksulluk ve sıkıntı içerisinde ailelerinden uzakta yaşadığını,

-Ö.E isimli pavyonda çalışan bir kadının Hizbullah terör örgütü mensubu M.S.K ile evlendiğini, örgütün bu evliliği tasvip etmeyerek Ö.E'yi, M.S.K'nın kardeşi ve amcasının oğluna öldürttüğünü, daha sonra örgütün önce M.S.K'yı sonra da Ö.E'yi öldüren M.S.K'nın kardeşi ve amcasının oğlunu kendi örgüt mensuplarına öldürttüğünü ve mezar evlere gömdüğünü,

-Hizbullah terör örgütü tarafından domuz bağıyla öldürülüp gömülen ve daha sonra yapılan kazı çalışmalarında çıkartılan 72 cesetten 14'ünün kendi örgüt mensupları olduğunu biliyor muydunuz?
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'

Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde son 20 saat içerisinde en büyüğü 5.6 büyüklükte 46 sarsıntı meydana geldi.
18.04.2024 23:27:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu
Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu
Tokat'ın Sulusaray ilçesi dün gece saat 01.06'da meydana gelen 4.7 büyüklükteki depremin ardından 46 kez sallandı.

Tokat'ta 20 saat içerisinde meydana gelen en büyük deprem ise 18.11'de gerçekleşen 5.6 büyüklükteki deprem oldu.

Yaşanan 46 sarsıntının 5'i 4 büyüklüğün üzerinde gerçekleşti.

Eylem Tok ile oğlunu havalimanına götürdüğü iddia edilen şüpheli tahliye edildi

Eyüpsultan'da yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlunun karıştığı kaza sonucu Oğuz Murat Aci'nın hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturmada anne ile oğlu havalimanına götürdüğü iddia edilen çalışanın tahliyesine karar verildi.
18.04.2024 23:27:00
İhlas Haber Ajansı
Eylem Tok ile oğlunu havalimanına götürdüğü iddia edilen şüpheli tahliye edildi
Eylem Tok ile oğlunu havalimanına götürdüğü iddia edilen şüpheli tahliye edildi
Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu T.C.'nin karıştığı trafik kazası sonucu 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine ve anne oğulun ABD'ye kaçmasına ilişkin soruşturma sürüyor.

Anne ile oğulu havalimanına götüren çalışana tahliye

Soruşturma çerçevesinde baba Bülent Cihantimur'un şirketinde reklam-pazarlama bölümünde çalışan ve olay günü şüpheli Eylem Tok ile suça sürüklenen çocuk T.C.'yi havalimanına götürdüğü iddiasıyla tutuklanan şüpheli Ayşe Ceren S., İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği'nce tahliye edildi.

Olayın geçmişi

Eyüpsultan'da 1 Mart 2024'de iddiaya göre yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu T.C., saat 23.50 sıralarında 34 EEG 06 plakalı araçla seyir halindeyken yol kenarında arıza nedeniyle park halinde bulunan 3 adet ATV tipi araca çarpmış, kaza sonucu 29 yaşındaki Oğuz Murat Aci hayatını kaybederken orada bulunan diğer kişiler yaralanmıştı. Kazanın ardından polis ekiplerinden önce olay yerine gelen anne Eylem Tok, oğlu T.C.'yi olay yerinden kaçırmış, ekiplerce yapılan incelemeler sonucunda anne ile oğlunun ertesi gün saat 03.50 sıralarında havalimanından Mısır'a çıkış yaptıkları tespit edilmişti.

Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde ise aynı gün şüpheli Eylem Tok hakkında 'suçluyu kayırma' suçundan, şüpheli T.C. hakkında 'bir kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak' suçundan tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılırken, kırmızı bülten çıkarılması da talep edilmişti. Soruşturma çerçevesinde daha sonra şüphelilerin ABD'ye kaçtıkları ortaya çıkmıştı ve iade talebinde bulunulduğu da öğrenilmişti. Ayrıca baba Bülent Cihantimur'a 'yurt dışına çıkış yasağı' ve 'imza atma' şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmıştı.

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları, genellikle kaya, kılavuz delme, kompakt ve sıkı, kumlu ve kılıf gibi dayanıklı ve sağlam zemin türleridir. Bu zeminlerde inşa edilen binalar, depremlere karşı daha dirençli olabilir ve daha az hasar görebilirler.
18.04.2024 22:14:00
Ahmet Turan Yiğit
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem, dünyanın birçok yerinde ciddi yıkımlara ve can kayıplarına neden olan doğal felaketlerden biri. Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye ise iki günden bu yana Tokat'ta peş peşe yaşanan depremler nedeniyle yine diken üstünde.

Depremin neden olduğu yıkımın önüne geçmek için yapı mühendisliğinin imkanlarınından yararlanmak kadar, bina yapımı için zemin seçimi de o kadar önemli.

Mühendislik biliminin imkanları ile bugün dünyada 9'un üstündeki depremlere dayanıklı yapılar üretmek mümkün. Ancak yarattığı maliyet nedeniyle özellikle az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde bu tür yapıların yeterli sayıda üretilmesi mevcut ekonomi modellerle imkansız gibi görünüyor.

Depremlerin etkilerini azaltmanın en önemli yollarından biri, binaların güvenli zeminler üzerine inşa edilmesi.

Yapıların inşa edileceği alanların zemin analizi ve mühendislik değerlendirmeleri dikkate alınmalı.

Peki deprem riskine karşı en dayanıklı zemin yapıları hangileri?

Kaya Zeminler

Kaya zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Kaya zemine sahip olan bölgelerde yapılan binalar, doğal olarak daha sağlam bir temele otururlar ve depremlere karşı daha dirençli olabilirler. Kaya zeminler, binaların sallanmasını ve yer değiştirmesini en aza indirerek deprem etkilerini absorbe ederler.

Kılavuz Delme Zeminleri

Kılavuz delme zeminleri, yüksek mukavemetli kaya katmanlarının altında bulunan ve mühendislik teknikleri kullanılarak oluşturulan özel zemin yapılarıdır. Bu tür zeminler, depremlere karşı dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Kılavuz delme zeminleri, yapıların sismik hareketlere karşı daha iyi direnç göstermesine yardımcı olur.

Kompakt ve Sıkı Zeminler

Kompakt ve sıkı zeminler, deprem riskinin düşük olduğu diğer bir zemin türüdür. Bu zeminler, genellikle sıkıştırılmış kum, çakıl veya sert toprak gibi malzemelerden oluşur. Bu tür zeminler, depremlerde yapıların hareketini azaltabilir ve yapıların sabit kalmasına yardımcı olabilir.

Kumlu ve Kılıf Zeminler

Kumlu ve kılıf zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Bu tür zeminler genellikle kum, çakıl ve kil karışımından oluşur. Kumlu ve kılıf zeminler, deprem sırasında suyun çıkarılması veya eklenmesiyle sıkıştırılabilecek esnek malzemelerdir. Bu özellikleri, deprem sırasında yapıların zarar görmesini azaltabilir.



Tokat'ta bu kez de 5.6 büyüklüğünde deprem: 5 yaralı

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde depremin etkisiyle panik yaşayarak kaçmaya çalışan 5 kişi çeşitli şekillerde yaralandı.
18.04.2024 21:13:00 / Güncelleme: 18.04.2024 21:37:21
Haber Merkezi
Tokat'ta bu kez de 5.6 büyüklüğünde deprem: 5 yaralı
Tokat'ta bu kez de 5.6 büyüklüğünde deprem: 5 yaralı
Tokat'ta 5.6 büyüklükte depremin yaşandığı Tokat'ın Sulusaray ilçesinde panik yaparak kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı.

Edinilen bilgiye göre depremin merkez üssü Tokat'ın Sulusaray ilçesinde depremin etkisiyle panik yaşayarak kaçmaya çalışan 5 kişi çeşitli şekillerde yaralandı.

Yaralılar ilçe devlet hastanesinde tedavi altına alındı.


AFAD'dan açıklama

AFAD, depreme dair yaptığı açıklamada hasara dair bilgi paylaştı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Tokat ilimizin Sulusaray ilçesinde saat 18.11'de meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki deprem Tokat, Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum illerimizde yoğun bir şekilde hissedilmiştir.

An itibarıyla; Yozgat ilimizde 2 katlı bir ev ile Tokat ilimizin Sulusaray ilçesinde 5 ahırın etkilendiğine dair ihbarlar alınmış olup; ekiplerimizin saha tarama çalışmaları devam etmektedir.

Etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi sunarız.

Gelişmeleri takip ediyoruz."

Bakan Yerlikaya'dan açıklama

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki depreme ilişkin, "112 Acil Çağrı Merkezi'ne gelen 236 civarında çağrı var. Bu çağrıların hiçbirinde arama kurtarma talebi olmadığını sevinerek öğrendik. Can kaybının olmadığını, yaralanan bir vatandaşımızın olmadığını ifade etmek istiyorum." dedi.



Yerlikaya, TGRT Haber'e telefonla canlı bağlanarak, deprem sonrası yapılan çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

Depremden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ileten Yerlikaya, saat 18.11'de meydana gelen depremin ardından Valiliğin koordinasyonunda AFAD, Jandarma ve belediyeler ile devletin tüm birimlerinin saha taramasıyla ilgili çalıştıklarını belirtti.

Sulusaray, Artova ve Yeşilyurt'un depremi en fazla hisseden bölgeler olduğunu, Yozgat Kadışehri'nde iki katlı kullanımda olmayan bir evin yıkıldığı görüntülerinin ekrana yansıdığını belirten Yerlikaya, "112 Acil Çağrı Merkezi'ne gelen 236 civarında çağrı var. Bu çağrıların hiçbirinde arama kurtarma talebi olmadığını sevinerek öğrendik. Can kaybının olmadığını, yaralanan bir vatandaşımızın olmadığını ifade etmek istiyorum." dedi.

Metruk çok az sayıda ev ve birkaç ahırın yıkıldığını aktaran Bakan Yerlikaya, netleşmiş rakamları vermek için zamana ihtiyacın olduğunu söyledi.

Yerlikaya, yarın Tokat genelinde eğitime bir günlük ara verildiğini belirterek, bu gece endişe duyan vatandaşları misafir etmekle ilgili devlet olarak tedbirleri aldıklarını dile getirdi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.