İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi ve Jeofizik Kurumu Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, Saros Körfezi'nde meydana gelen 5.3 büyüklüğündeki depremin, Marmara'da meydana gelebilecek büyük depremin habercisi olarak algılanmaması gerektiğini bildirdi. Saros'taki depremin büyüklüğünün, "küçük-orta boy" olarak adlandırılan bir sarsıntı olduğunu ve şiddetinin, İstanbul'da olması beklenen depremin, binde biri düzeyinde olduğunu kaydeden Prof. Dr. Ercan, "Böyle küçük bir depremin kendinden bin kat büyük bir depremi yaratması mümkün değil" dedi.
Bu sarsıntılar 31 senedir sürüyor
Prof. Dr. Ercan, şöyle devam etti: "Ancak, bunda dahi tedbirli konuşuyorum. Bunlar o bölgede gerilimin biriktiğini gösterir. Yer kırılmadan önce küçük küçük çatlamalar olur. Bu çatlamalar sonucunda 2-4 büyüklüğünde depremcik dediğimiz sarsıntılar ortaya çıkar. Bu çatırdamalar, Marmara'da 1972 yılından beri ölçülüyor. Bunların şu andaki sayısı 3 bin 500. Bu çatırdamalar bir çizgisellik gösteriyor ve Tekirdağ Mürefte'den Sivriada'nın önüne doğru uzanıyor."
Depreme daha var...
Bu çatırdamaların, Marmara'da oluşacak büyük depremde gerilim boşalmasının nerede, boşalmanın kaç kilometre derinde olacağını, kaç parçalı kırılma meydana geleceğini, hangi büyüklükte olacağını ve depremin yakınlaşıp yakınlaşmadığını gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr.Ercan, şöyle konuştu: "Bu jeofizik bilgileri ışığında, doğudan Marmara'ya gelen yılda '1,5 10 üzeri 21 Erg'lik bir itme gücü var. Bu, Marmara'da iki parçalı kırılmayla sonuçlanacak. Kırılmalardan biri Sivriada-Büyükçekmece arasında olacak ve 6.4 büyüklüğünde bir deprem yaratacak. Diğeri de onun bıraktığı yerden Büyükçekmece-Mürefte arasında 7-7.2 büyüklüğünde olacak. Birincisinin süresi 9 yıl önce doldu, uzatmaları oynuyor. Ama Saros, depreminin bununla hiçbir ilgisi yok. Bu deprem herzaman olabilir. Diğeri için yeterli gerilim birikmemiş durumda. Bunun eşik yılı 2007, son yılı ise 2032'dir. Bunun, Marmara Ereğlisi'nin önünde meydana gelmesini bekliyorum. Her iki depremde, 7-10 kilometre derinlikte meydana gelecektir."
Süre doldu, ses yok
Prof. Dr. Ercan, ilk deprem için hesaplanan sürenin dolmasına karşın, bu depremin yaklaştığına ilişkin bir gösterge bulunmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bu depremlerin, yaklaştığına ilişkin herhangi bir birleşik bilgiyok. Böyle bir tehlikeden bahsedebilmek için, sismik dalga geçiş uzunluğundan, yerdeki ısınma, şişme, radyasyon ve radon gazı çıkışına kadar 15 ayrı bilgi olması gerekiyor.
Bu sarsıntılar 31 senedir sürüyor
Prof. Dr. Ercan, şöyle devam etti: "Ancak, bunda dahi tedbirli konuşuyorum. Bunlar o bölgede gerilimin biriktiğini gösterir. Yer kırılmadan önce küçük küçük çatlamalar olur. Bu çatlamalar sonucunda 2-4 büyüklüğünde depremcik dediğimiz sarsıntılar ortaya çıkar. Bu çatırdamalar, Marmara'da 1972 yılından beri ölçülüyor. Bunların şu andaki sayısı 3 bin 500. Bu çatırdamalar bir çizgisellik gösteriyor ve Tekirdağ Mürefte'den Sivriada'nın önüne doğru uzanıyor."
Depreme daha var...
Bu çatırdamaların, Marmara'da oluşacak büyük depremde gerilim boşalmasının nerede, boşalmanın kaç kilometre derinde olacağını, kaç parçalı kırılma meydana geleceğini, hangi büyüklükte olacağını ve depremin yakınlaşıp yakınlaşmadığını gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr.Ercan, şöyle konuştu: "Bu jeofizik bilgileri ışığında, doğudan Marmara'ya gelen yılda '1,5 10 üzeri 21 Erg'lik bir itme gücü var. Bu, Marmara'da iki parçalı kırılmayla sonuçlanacak. Kırılmalardan biri Sivriada-Büyükçekmece arasında olacak ve 6.4 büyüklüğünde bir deprem yaratacak. Diğeri de onun bıraktığı yerden Büyükçekmece-Mürefte arasında 7-7.2 büyüklüğünde olacak. Birincisinin süresi 9 yıl önce doldu, uzatmaları oynuyor. Ama Saros, depreminin bununla hiçbir ilgisi yok. Bu deprem herzaman olabilir. Diğeri için yeterli gerilim birikmemiş durumda. Bunun eşik yılı 2007, son yılı ise 2032'dir. Bunun, Marmara Ereğlisi'nin önünde meydana gelmesini bekliyorum. Her iki depremde, 7-10 kilometre derinlikte meydana gelecektir."
Süre doldu, ses yok
Prof. Dr. Ercan, ilk deprem için hesaplanan sürenin dolmasına karşın, bu depremin yaklaştığına ilişkin bir gösterge bulunmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bu depremlerin, yaklaştığına ilişkin herhangi bir birleşik bilgiyok. Böyle bir tehlikeden bahsedebilmek için, sismik dalga geçiş uzunluğundan, yerdeki ısınma, şişme, radyasyon ve radon gazı çıkışına kadar 15 ayrı bilgi olması gerekiyor.