Edirne Huzurevi'ndeki yaşlılar arasında yapılan araştırma, yaşlıların dörtte üçünün huzurevine kendi isteğiyle geldikleri ve yarısının hiç ziyaretçisi olmadığı sonucu ortaya çıkardı.
Araştırma, Trakya Üniversitesi (T.Ü) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Saltık ile Doç. Dr. Muzaffer Eskiocak, Yrd. Doç. Dr. Galip Ekuklu, Öğretim Görevlisi Dr. Ufuk Berberoğlu ve Araştırma Görevlisi Dr. Hatice Gül tarafından yapıldı. araştırmada, Edirne Huzurevi'nde kalan yaşlılarla ilgili çeşitli bulgular elde edildi.
Prof. Dr. Saltık, araştırmanın çarpıcı sonuçlarını değerlendirirken, Türk toplumunun geleneklerinden uzaklaştığını ve bunun en önemli nedeninin ekonomik güçlükler olduğunu belirtti. Saltık, "Yaşlı nüfusumuz artıyor. Bunun için toplum yönetimini yerinegetirenler, gerekli tedbirleri almalılar. Yaşlıların aile içinde huzurlu bir şekilde yaşamaları en doğalı. Ancak bu olmazsa, gerekli huzurevlerinin yapımı konusu ele alınmalı" dedi.
Yaşlı nüfusu artıyor
Araştırmada, giderek artan yaşlı nüfusun (65 yaş üstü) 1998 yılında yapılan Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması'na göre 5,9 milyona ulaştığı ve bunun da nüfusun yüzde 9,6'sını oluşturduğu belirtildi. Araştırmada, şöyle denildi:
"Ülkemizde yaşlı bakımında huzurevleri önemli bir yer tutmaktadır. Huzurevinde kalan yaşlıların yarısı temel eğitimden yoksun olup, yüzde 47'si duldur. Geçmişteki mesleklerine bakıldığında,geleneksel olarak erkeklerde çiftçilik, kadınlarda ev hanımlığı ilk sırada gelmektedir. Şaşırtıcı bir oranla kalanların dörtte üçü kendi isteğiyle gelmiştir. Buradaki yaşlıların yarısı, ne yazık ki, yakınlarınca hiç ziyaret edilmemektedir. En çok kullanılan yardımcı aygıtlar gözlük ve takma diştir. Yüzde 75'inde en az bir süregen (kronik) hastalık vardır ve yüzde 79'u daha önce hastanede yatmıştır. En sık görülen süregen hastalıklar yüksek tansiyon, beyin-damar hastalıkları ve kalp yetmezliğidir."
Araştırmanın son bölümünde, yaşlıların toplum içinde bakımının hedeflenmesi gerektiğine işaret edilerek, yaşlıları küçük kümelere ayırmaya olanak sağlayan huzurevlerinin yapılmasının daha uygun olacağı belirtildi.
Araştırma, Trakya Üniversitesi (T.Ü) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Saltık ile Doç. Dr. Muzaffer Eskiocak, Yrd. Doç. Dr. Galip Ekuklu, Öğretim Görevlisi Dr. Ufuk Berberoğlu ve Araştırma Görevlisi Dr. Hatice Gül tarafından yapıldı. araştırmada, Edirne Huzurevi'nde kalan yaşlılarla ilgili çeşitli bulgular elde edildi.
Prof. Dr. Saltık, araştırmanın çarpıcı sonuçlarını değerlendirirken, Türk toplumunun geleneklerinden uzaklaştığını ve bunun en önemli nedeninin ekonomik güçlükler olduğunu belirtti. Saltık, "Yaşlı nüfusumuz artıyor. Bunun için toplum yönetimini yerinegetirenler, gerekli tedbirleri almalılar. Yaşlıların aile içinde huzurlu bir şekilde yaşamaları en doğalı. Ancak bu olmazsa, gerekli huzurevlerinin yapımı konusu ele alınmalı" dedi.
Yaşlı nüfusu artıyor
Araştırmada, giderek artan yaşlı nüfusun (65 yaş üstü) 1998 yılında yapılan Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması'na göre 5,9 milyona ulaştığı ve bunun da nüfusun yüzde 9,6'sını oluşturduğu belirtildi. Araştırmada, şöyle denildi:
"Ülkemizde yaşlı bakımında huzurevleri önemli bir yer tutmaktadır. Huzurevinde kalan yaşlıların yarısı temel eğitimden yoksun olup, yüzde 47'si duldur. Geçmişteki mesleklerine bakıldığında,geleneksel olarak erkeklerde çiftçilik, kadınlarda ev hanımlığı ilk sırada gelmektedir. Şaşırtıcı bir oranla kalanların dörtte üçü kendi isteğiyle gelmiştir. Buradaki yaşlıların yarısı, ne yazık ki, yakınlarınca hiç ziyaret edilmemektedir. En çok kullanılan yardımcı aygıtlar gözlük ve takma diştir. Yüzde 75'inde en az bir süregen (kronik) hastalık vardır ve yüzde 79'u daha önce hastanede yatmıştır. En sık görülen süregen hastalıklar yüksek tansiyon, beyin-damar hastalıkları ve kalp yetmezliğidir."
Araştırmanın son bölümünde, yaşlıların toplum içinde bakımının hedeflenmesi gerektiğine işaret edilerek, yaşlıları küçük kümelere ayırmaya olanak sağlayan huzurevlerinin yapılmasının daha uygun olacağı belirtildi.