Trump neden ve kim tarafından ABD başkanı seçtirildi

ABD'yi idare eden iki kol vardır. Biri Hıristiyan olan cephe diğeri Yahudi olan cephedir. Yahudi olan taraf yıllardır istediği sonuca giderken bazı engellerle karşılaşmış olsa da az da olsa sonuca yaklaşmaktaydı. 
Tam sonuç almak için artık ABD'nin başına koşulsuz BOP'a (Büyük Ortadoğu Projesi) hizmet edecek olan kendi adamlarını getirmeleri şart olmuştu. Zaten Irak'ı bölmüşler, Suriye tam olmasa da bölünmek üzere; bunların ardından İran ve Türkiye'nin de bölünmesi bu projenin olması için şarttı. Bölünen 4 ülkenin arazisinde önce Kürdistan adı altında ülke kurulacak peşinden bu ülke İsrail'e bağlanarak Büyük İsrail devleti kurulacaktı. Ancak Suriye'de sıkışan, ilerleyemeyen bu projeyi açacak koşulsuz teslim olacak bir piyon başkan lazımdı. Seçilmesi hayal olan Trump herkesin şaşkınlığı arasında ABD'nin yeni başkanı oldu. 
Çok enteresandır akıl sağlığından bile şüphe edilecek hal ve hareketler içerisinde olan bu insanın ABD başkanı seçilmesi çok manidardır. Zira Trump'ın içinde bulunduğu hal ve hareketleri ancak bir meczup yapar diyebilecek niteliktedir. 
Trump seçilir seçilmez İsrail'e gitti, ağlama duvarında ağladı. Müslümanların Kâbe'den sonra en mukaddes saydığı ve Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs'ü İsrail'in başkenti saydı. Türkiye ve Rusya'nın dirayetli duruşu ve terörden arındırma çabaları ile Suriye'de ve Irak'ta biten DEAŞ yerine bu defa Trump yönetimi ABD, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG'ye yardıma devam edecek. 
Pentagon 2018'de YPG'ye yardım için 500 milyon dolar ayırdı. Teröristlere tırlar dolusu silah gönderdi. BOP'un hayata geçmesi için Türkiye Cumhuriyeti Devletini vaktiyle FETÖ ile çok iyi kullandılar. Fakat Türkiye Cumhuriyeti yönetimi bu olaya uyanınca, hata yaptıklarını anlayınca ABD, FETÖ kalkışmasını devreye soktu. Milletimizin bu olay karşısında dimdik durması neticesinde ABD'nin bu oyunu da bozulmuş oldu. 
Trump ile ABD söz sahibi olan Yahudi lobisi başta Suudi Arabistan olmakla beraber birçok Arap devletlerini de yanına alarak Türkiye'ye karşı ağız birliği yaparak düşmanlıklarını açıkça ortaya koydular. Trump Suudi Arabistan'a gitti ve Kral gibi karşılandı kılıç dansı yaptılar. Suudi Arabistan Müftüsü ve Ulema Heyeti Başkanı Abdülaziz Al-i Şeyh verdiği fetvada İsrail'le savaşmanın caiz olmadığını belirtirken Hizbullah'a karşı İsrail ordusuyla iş birliği yapılabileceğini de savundu. Böyle bir açıklamayı yapan biri sizce Müslüman olabilir mi? 
ABD'nin bölgedeki bir diğer destekçisi İsrail'in İletişim Bakanı Eyüp Kara, Suudi Arabistan Müftüsü ve Ulema Heyeti Başkanı Abdülaziz Al-i Şeyh'i verdiği skandal fetvadan ötürü tebrik etti. Hepsi aynı amaca hizmet eden Yahudi asıllı ajanlardır. Darbede de İstediklerini Türkiye'ye yaptıramayan ABD/İsrail ikilisi Türkiye'yi sıkıştırmak için zamanında hükümetin yabancı şirketlere özelleştirilerek sattığı kurumlar, fabrikalar vs. sayesinde ekonomimizde kriz yaratarak darbe girişimine kalmıştır. 
Nasıl mı? Yabancı şirketler ülkemizde olan dövizi çekerek dövizin yükselmesini sağlamaktadırlar. ABD bizim müttefikimiz olamayacak kadar bize düşmanlık yapmaktadır. Özelleştirme ile bu ülkenin ajan şirketlerine satılan fabrika ve kuruluşları kapatmak ve ülkemizden çıkartmak devletimizin menfaatine olacaktır. 
Sayın Başkanımız Recep Tayyib Erdoğan ABD'ye karşı dik duruş sergiliyorken milletimiz de bu duruşa saygı duyarak aynı duruşu gösteriyor. Fakat bu duruşta samimi isek ve netice almak istiyorsak bu krizi yok etmek için milli duruşa ihtiyacımız var. Yıllardır milli çizgiden şaşmayan Sayın Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın milli devlet sosyal devlet ve Milli Ekonomi Modeli politikasından istifade etmenin zamanı geldi de geçiyor?