logo
29 MART 2024

Yanlışa geçit vermeyen Lider

30.07.2016 00:00:00
 Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ı 1984 yılından bu yana tanıyorum ve o günden bu güne en büyük gündemi birlik ve beraberlik olmuştur ve de nerede dini zedeleyen, milli ve manevi değerleri bozmayı, milletimizi bölmeyi hedefleyen bir yanlış varsa onun karşısında bedeli ne olursa olsun dimdik durmuştur.
1998, fitnelerini o yıla kadar gizlice yayan Fetullah Gülen ekibinin gerçek niyetlerini açığa çıkardığı yıl olmuştur.
O günlerde Gülen'in, türbana teferruat dediği, hahamlarla papazlarla iftar sofralarına oturmaya başladığı, ayet ve hadisleri inkar eden sapkınları televizyonlarına konuk etmeye zehirli fikirlerin yayılmasına fırsat tanımaya başladığı dönemdir.
Prof. Dr. Baş, Gülen'in 10 Şubat 1998 tarihinde Papa'ya yaptığı ziyaretten 1 hafta önce gayet nazik, içi delillerle dolu uyarıcı bir mektup yazmış ve bu mektup bir heyetle bizzat Gülen'in eline verilmiştir.
Bu uyarıcı mektuptan hiçbir ders çıkarmayan Gülen, işi biraz daha ileriye taşıyarak Papa'yı ziyaret etti ve Papa'ya yazdığı mektupta bir papalık misyonu olan Dinlerarası Diyalog faaliyetlerinin bir parçası olduğunu kendi gazetesi Zaman'da tüm dünyaya ilan etti.  
Yapılan yanlışlardan dönmeyi bırak, bu yanlışların bilerek yapıldığını, bir misyonun parçası olduğunu net olarak açığa çıkardı.
Bu gerçek açığa çıktıktan sonra Prof. Dr. Baş ve kadrosu milletin imanını, vatanını, değerlerini yok etmeye yönelik olan bu yanlışa dur demek için kolları sıvadı.
Kanaat önderleri, basın kuruluşları, dernek temsilcileri, siyasetçiler ellerinde klasörler bulunan heyetlerle dolaşıldı, bu konuda Türkiye'nin her yerinde dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzdür programları tertip edildi, FETÖ'nün Dinlerarası Diyalog kapsamında yürüttüğü kirli faaliyetler delilleriyle ortaya konuldu.
Prof. Dr. Baş'ın o dönemlerde yaptığı bazı uyarılarını sizlere hatırlatalım:
"Dinlerarası Diyalogla beraber Müslüman'ı Hıristiyanlaştırmaya çalışanların adına, bugün dense dense Deccal denir."
"Dinlerarası Diyalog olmaz. Bir dinin diğer dinden alacağı hiçbir şey yoktur. Veya ona vereceği bir şey yoktur. Eğer bir dinin diğerinde alacağı varsa demek ki o din nakıstır. Şimdi senin Hıristiyanlığa vereceğin bir şey var mı? Verecek olsan Tevhid akidesini verirsin o da der ki; "Yahu ben Tevhid akidesini aldıktan sonra olurum Müslüman." O da sana verecek olsa teslisi verir. Sen de dersin ki ona; "Ben de teslisi kabul ettikten sonra olurum Hıristiyan." Kısaca öyle bir çizgidir bu ki, birini diğerine bir şey vermesi asla ve kata mümkün değildir." 
"Bakınız, Hıristiyanlıkta da oruç tutmak vardır. Yani Hıristiyanlık orucu emreden bir dindir. Ama Hz. Fahri alem Efendimiz onlara muhalefet etmek için sahura kalkın emrini vermiştir. Hz. Fahri alem Efendimize bir gün Hz. Ömer elinde Tevrat'ın nüshaları olduğu halde geliyor. Allah'ın sevgilisi onların ne olduğunu anlıyor ve sinirli bir tarzda "Nedir onlar" diye soruyor. "Şayet Musa bugün olsaydı bana ümmet olurdu. Ondan başka bir şansı yoktu"
"Diyalogcular, 2000 senesinden beri hız kazanan faaliyetlerinde, "Hz. Peygamber'siz bir İslam" fikrini empoze etmektedirler. Hz. Peygamber'siz bir İslam olamaz. Onu devreden çıkarmak içi boşaltılmış bir Müslüman inancı demektir. Dinlerin kardeşliği de diyalog kapsamında bahsi geçen mevzulardandır. Dinlerin kardeş edileceğini iddia etmek, "Allah katında tek din İslam'dır" ayetini reddetmek değil de nedir? Öyleyse, Dinlerarası Diyalogun ve dinlerin kardeşliğinin İslam dini ile bağdaşmasına imkân yoktur."
"Bizler Dinlerarası Diyalog faaliyetlerine dur demek için siyasete girdik."
Prof. Dr. Baş ve kadrosu gittiği her kapıda bu gerçeklerle kanaat önderlerini, siyasileri ayıktırmaya çalıştıkça, onlar da bu yanlışa dur diyeceklerine, bu olayı sanki Sayın Baş'la FETÖ arasında kişisel bir mücadeleymiş gibi kabullendiler ve üç kuruşluk menfaat uğruna FETÖ'nün yanında yer aldılar.
Halbuki Hz. Peygamber (s.a.v.), "Bir yanlış gördüğünüzde onu elinizle düzeltin, gücünüz yetmiyorsa, dilinizle düzeltin ona da gücünüz yetmiyorsa kalbinizle buğzedin ki bu imanın en düşük seviyesidir" buyurmaktaydı.
Sayın Baş'ın yanlışı düzeltmede imanın en üst düzeyi olan "eliyle düzeltme"ye tüm gücüyle sarıldığı dönemde, aşikar olan bu yanlışa üç kuruşluk menfaat uğruna kalpleriyle bile buğzedemeyenler bugün FETÖ ile Sayın Baş'ın ilişkisinin araştırılmasını teklif etme edepsizliğinde bulunabiliyorlar.
Burada FETÖ ile geçmişte bağlantılı olanların "yarası olan gocunur" misali geçmişlerini örtme ve gizleme uğruna topu taca atma gayretlerini görebiliyoruz.
Yalnız şu gerçeği de milletimiz artık görmelidir; Prof. Dr. Haydar Baş'ın basireti, feraseti, her konuda haklı çıkması sadece FETÖ konusunda değildir. Sayın Baş, bugüne kadar hangi konuda tespitte bulunduysa hep haklı çıkmıştır.
Bugün siyasi iradenin de, devlet ricalinin de, milletin de çözüm, gerçek istikrar ve kurtuluş adına tek çıkış yolu, her konuda haklı çıkan Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.