Amerika Birleşik Devletleri’ne bağlı Merkez Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı Orgeneral James Mattis, geçtiğimiz günlerde Türkiye’de idi. Kim bu Mattis ve nedir bu CENTCOM diye soranlarınız olacaktır.
Mattis, 2005 yılında San Diego’da Afganistan ve Irak işgalinin konuşulduğu bir panelde cephe deneyimlerini anlatırken şöyle diyordu: “Afganistan’a gidiyorsunuz. Orada peçe takmadıkları için 5 yıldır kadınları döven erkeklerle karşılaşıyorsunuz. Bu tür adamların zaten erkekliğinin kalmadığını biliyorsunuz. Bu yüzden onları vurmak müthiş eğlenceli. Kahkahalarla gülmek kadar keyif veriyor. Peşinen söyleyeyim, savaşı seviyorum.” Afganlıları öldürmekten zevk aldığını söyleyen General Mattis dünya kamuoyunun da büyük tepkisini almasına rağmen ABD yönetimi tarafından hiçbir şekilde cezalandırılmamış, sadece “sözlerini özenle kullan” diye uyarılmıştı.
Yani ABD, “askerine sahip çıkmıştı!”
CENTCOM’a gelince;
1983 yılında kurulan Birleşik Devletler Merkez Komutanlığı (CENTCOM), Birinci Körfez Savaşı sırasında Suudi Arabistan’a yerleşti. O zamanlar başında ‘Çöl Ayısı’ diye tanınan Norman Schwarzkopf vardı. Irak ve Afganistan’ın işgalini gerçekleştiren CENTCOM’un başında yakın bir zamana kadar Çuvalcı General Petraeus bulunuyordu. Türk askerlerinin başına çuval geçirerek büyük tepki çeken Petraeus’un CIA başkanlığına atanmasının ardından CENTCOM’un Komutanı Orgeneral Mattis oldu. 2002 yılından sonra Katar’da inşa edilen El Udeyd Üssü’ne taşınan CENTCOM’un internet sitesinde yayınlanan bir haritaya göre sorumluluk alanındaki ülkeler ise şöyle: Afganistan, Bahreyn, Mısır, İran, Irak, Ürdün, Kazakistan, Kuveyt, Kırgızistan, Lübnan, Umman, Pakistan, Katar, Suudi Arabistan, Suriye, Tacikistan, Türkmenistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Özbekistan ve Yemen. Kafkaslar, Orta Asya ve Ortadoğu’nun neredeyse tamamının sorumluluğunu üstlenen CENTCOM’un ilgi alanında olmayan tek ülke var, o da İsrail.
Mattis, ABD’nin Ortadoğu ile Asya’daki askeri operasyonlarının harekat merkezi olan CENTCOM’un Komutanı.
İşte bu Mattis aniden Ankara’ya geldi. Ankara’da Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Necdet Özel’le görüştü. Görüşmede Ortadoğu’daki gelişmelerin ele alındığı açıklandı. Kürecik’teki füze kalkanı ile ilgili detayların görüşüldüğü görüşmede, Adana’daki İncirlik Üssü’nün daha aktif kullanımının da gündeme geldiği öğrenildi.
Ama asıl gündem Suriye idi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da aynı saatlerde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Savunma Bakanı Leon Panetta ile görüşüyordu.
Orada da gündem Suriye idi.
ABD, bir an önce Suriye’de uçuşa yasak bölge oluşturmak istiyor. Bunun için Türkiye’nin nihai kararı vermesini istiyor. Ortadoğu’da Müslümanlara yönelik operasyonların başına getirilen Mattis, “Müslümanları öldürmekten zevk aldığını” gururla söyleyen bir sadist.
Onun en büyük dostu ise ‘Türkiye.’
Suriye’yi özgürlüğüne kavuşturmayı planlayan ABD’nin bu iş için nasıl birini görevlendirdiğini düşünelim ve bu özgülüğün nasıl olacağını tahayyül edelim.