Hükümet, ABD heyeti ile muhtemel Irak operasyonunun Türkiye'ye yönelik zararlarına dair pazarlığı sürdürürken, AKP lideri Erdoğan, "hiçbir AK Parti'linin savaşa razı olmayacağı" açıklamasını yaptı. Erdoğan, savaş için BM kararının beklenmesi gerektiğini söyledi
AKP Hükümeti bir taraftan ABD'lilerle "Irak pazarlığını" sürdürürken; AK Parti Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan, halka dönük mesajlar veriyor. Erdoğan, hiçbir AK Parti'linin savaşa razı olmayacağını, sorunun barışçı yollardan çözümünden yana olduklarını belirterek, BM Güvenlik Konseyi kararı olmadan Türkiye'nin kararını netleştirmeyeceğini söyledi.
Hazine Müsteşarlığı'nda pazarlıkErdoğan'ın bu sözleri söylediği sırada ise ABD Hazine Bakan Yardımcısı John Taylor ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Grossman, olası Irak operasyonunun Türkiye'ye getireceği maliyet ve ABD yardımlarını görüşmek üzere Hazine Müsteşarlığı'ndaydı. Görüşmede 28 milyar dolar olarak öngörülen operasyonun Türkiye'ye maliyeti ve ABD'nin yardımları üzerine pazarlık yapılıyordu. Toplantıya, Hazine, Merkez Bankası, DPT ve Dışişleri bakanlığından 18 kişilik üst düzey bürokratlar da katıldı. ABD'li bir yetkili, Babacan'ın, bu ayın ilk yarısında Washington'da Taylor'la görüştüğünü hatırlatarak, Ankara'daki ziyaretin bu görüşmenin devamı niteliğinde olacağını belirtti. İki ABD'li yetkili daha sonra, Başbakan Abdullah Gül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Devlet Bakanı Ali Babacan ve Dışişleri yetkilileriyle görüştü. Görüşmelerde, Grossman, ABD Başkanı George Bush'un ''Türkiye, artık kararını versin'' mesajını bir kez daha tekrarladı.
Erdoğan'ın açıklamasıAKP'nin hükümet kanadı ABD heyeti ile pazarlıkları sürdürdüğü sırada ise AKP lideri Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: "Savaşa hiçkimse razı olmaz. Dolayısıyla 'AK Parti'de bazıları savaşa razı, bazıları savaşa razı değil gibi' bir ikilemi ortaya koyarsanız, biz buna üzülürüz. Geneli itibarıyla hiçbir AK Parti'li savaşa razı değil. Bizim baştan itibaren söylemimiz, bunun barışçı yolarla çözülmesidir. Barışçı yollarla çözümü için de bütün gayretimizi sarfediyoruz. Bu arada da tabi, BM kararının bizim için bağlayıcı olduğunu, uluslararası anlaşmalar altındaki imzalarımız sebebiyle sizler de takdir edersiniz. BM Güvenlik Konseyi kararı olamadan Türkiye'nin de kararını netleştirmeyeceğini bizler de, hükümet yetikilileri de söylüyor."
BM kararı beklenmeliErdoğan, BM denetçilerinin kitle imha silahlarıyla ilgili raporunun kendileri için önem taşıdığını belirterek, bunun süresinin 26 Ocak'ta dolduğunu hatırlattı. Erdoğan, "26 Ocak'a kadar şu anda söylenenlerin, yazılanların dedikodu ve tahminden öte olmadığı düşüncesindeyim. Bunları doğru da bulmuyorum. Medyadaki abartılı haberlerin ülkemiz için zararı olduğuna inaniyorum. Netleştikten sonra bunların yazılıp söylenmesinin, konuşulmasının doğru olacağı kanaatindeyim. Şu anda adeta kararlar verilmiş, adımlar atılmış gibi haberlerin çıkması, hatta stratejilerin yazılıp çizilmesi ülke ekonomisini ciddi manada sarsmaktadır, rahatsız etmektedir. Bundan kaçınılması inancındayım'' diye konuştu. Erdoğan, "Türkiye'nin Irak operasyonuna katılması için son sözü Meclis mi vermeli?'' sorusuna, "evet' karşılığını verdi.
İşte zarar tablosuABD'ye sunulan Irak faturası şu kalemlerden oluşuyor:
Ticaret: 14 milyar
Savaş halinde Türkiye'nin sadece Irak'a değil, diğer bölge ülkelerine de ihracatı kesilecek. Sınır ticareti duracak. Dış ticaretteki zararımız 14 milyar doları bulacak.
Turizm: 6 milyar
Türkiye'nin gelecek yıl en az 10 milyar dolar gelir beklediği turizmdeki savaş kaybının 6 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Taşıma: 5 milyar
Türk taşıma şirketleri ile transit taşımacılık açısından toplam ekonomik zararın da 5 milyar dolara çıkabileceği belirtiliyor.
İnşaat: 3 milyar
Irak krizinden etkilenen bölge ekonomilerinde Türk müteahhitlerinin uğrayacağı proje kaybının 3 milyar dolara yaklaşacağı hesaba katılıyor.
AKP Hükümeti bir taraftan ABD'lilerle "Irak pazarlığını" sürdürürken; AK Parti Genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan, halka dönük mesajlar veriyor. Erdoğan, hiçbir AK Parti'linin savaşa razı olmayacağını, sorunun barışçı yollardan çözümünden yana olduklarını belirterek, BM Güvenlik Konseyi kararı olmadan Türkiye'nin kararını netleştirmeyeceğini söyledi.
Hazine Müsteşarlığı'nda pazarlıkErdoğan'ın bu sözleri söylediği sırada ise ABD Hazine Bakan Yardımcısı John Taylor ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Grossman, olası Irak operasyonunun Türkiye'ye getireceği maliyet ve ABD yardımlarını görüşmek üzere Hazine Müsteşarlığı'ndaydı. Görüşmede 28 milyar dolar olarak öngörülen operasyonun Türkiye'ye maliyeti ve ABD'nin yardımları üzerine pazarlık yapılıyordu. Toplantıya, Hazine, Merkez Bankası, DPT ve Dışişleri bakanlığından 18 kişilik üst düzey bürokratlar da katıldı. ABD'li bir yetkili, Babacan'ın, bu ayın ilk yarısında Washington'da Taylor'la görüştüğünü hatırlatarak, Ankara'daki ziyaretin bu görüşmenin devamı niteliğinde olacağını belirtti. İki ABD'li yetkili daha sonra, Başbakan Abdullah Gül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Devlet Bakanı Ali Babacan ve Dışişleri yetkilileriyle görüştü. Görüşmelerde, Grossman, ABD Başkanı George Bush'un ''Türkiye, artık kararını versin'' mesajını bir kez daha tekrarladı.
Erdoğan'ın açıklamasıAKP'nin hükümet kanadı ABD heyeti ile pazarlıkları sürdürdüğü sırada ise AKP lideri Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: "Savaşa hiçkimse razı olmaz. Dolayısıyla 'AK Parti'de bazıları savaşa razı, bazıları savaşa razı değil gibi' bir ikilemi ortaya koyarsanız, biz buna üzülürüz. Geneli itibarıyla hiçbir AK Parti'li savaşa razı değil. Bizim baştan itibaren söylemimiz, bunun barışçı yolarla çözülmesidir. Barışçı yollarla çözümü için de bütün gayretimizi sarfediyoruz. Bu arada da tabi, BM kararının bizim için bağlayıcı olduğunu, uluslararası anlaşmalar altındaki imzalarımız sebebiyle sizler de takdir edersiniz. BM Güvenlik Konseyi kararı olamadan Türkiye'nin de kararını netleştirmeyeceğini bizler de, hükümet yetikilileri de söylüyor."
BM kararı beklenmeliErdoğan, BM denetçilerinin kitle imha silahlarıyla ilgili raporunun kendileri için önem taşıdığını belirterek, bunun süresinin 26 Ocak'ta dolduğunu hatırlattı. Erdoğan, "26 Ocak'a kadar şu anda söylenenlerin, yazılanların dedikodu ve tahminden öte olmadığı düşüncesindeyim. Bunları doğru da bulmuyorum. Medyadaki abartılı haberlerin ülkemiz için zararı olduğuna inaniyorum. Netleştikten sonra bunların yazılıp söylenmesinin, konuşulmasının doğru olacağı kanaatindeyim. Şu anda adeta kararlar verilmiş, adımlar atılmış gibi haberlerin çıkması, hatta stratejilerin yazılıp çizilmesi ülke ekonomisini ciddi manada sarsmaktadır, rahatsız etmektedir. Bundan kaçınılması inancındayım'' diye konuştu. Erdoğan, "Türkiye'nin Irak operasyonuna katılması için son sözü Meclis mi vermeli?'' sorusuna, "evet' karşılığını verdi.
İşte zarar tablosuABD'ye sunulan Irak faturası şu kalemlerden oluşuyor:
Ticaret: 14 milyar
Savaş halinde Türkiye'nin sadece Irak'a değil, diğer bölge ülkelerine de ihracatı kesilecek. Sınır ticareti duracak. Dış ticaretteki zararımız 14 milyar doları bulacak.
Turizm: 6 milyar
Türkiye'nin gelecek yıl en az 10 milyar dolar gelir beklediği turizmdeki savaş kaybının 6 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Taşıma: 5 milyar
Türk taşıma şirketleri ile transit taşımacılık açısından toplam ekonomik zararın da 5 milyar dolara çıkabileceği belirtiliyor.
İnşaat: 3 milyar
Irak krizinden etkilenen bölge ekonomilerinde Türk müteahhitlerinin uğrayacağı proje kaybının 3 milyar dolara yaklaşacağı hesaba katılıyor.