Gazetemizi takip edenler, bundan yaklaşık bir ay önce yazdığımız "al haberi Zaman'dan" başlıklı yazımızı hatırlayacaklardır. Bugün yazımızın başlığındaki Hüseyin de yine söz konusu gazetenin etkili yazarlarından olan Hüseyin? Katıldığı bir televizyon programında, hazır Amerika'da bulunan Başbakana tavsiyelerde bulunarak, "ben onun yerinde olsaydım sayın Gülen'i ziyaret ederdim" diyor. Gerekçelerini de sıralıyor:"Sayın Başbakan'ın takdiridir bilemem. Türkiye'de 'Gülen Hareketi' ile AK Parti'nin özellikle bu Ergenekon davasında birbirlerine güç verdiklerini, destek verdiklerini görüyorlar. böyle bir kutuplaşmanın odak noktası gibi göstermek istiyorlar. AK Parti bu kutuplaşmanın odağıymış gibi gösterilmek isteniyor. Belki Başbakan bu iddiaların şu anki ortamda gündeme gelmesini, kuvvetlenmesini istemiyordur ama onun yerinde ben olsam Gülen'i bu kadar seven bir insan olarak ziyaret ederdim?"Biz yazdığımız zaman bize dudak kıvıranlar hocaefendinin sağ kolundan sadır olan itirafları iyi okusunlar.Demek ki neymiş efendim, özellikle Ergenekon meselesinde Gülen hareketi ile AKP biri birilerine güç ve destek veriyormuşlar. İşin başından beri, gazete ve televizyonlarında "Ergenekon terör örgütü" ifadesini kullanmalarından belliydi ki iktidara güç ve destek veriyorlardı.Karşılıklı çıkar ilişkisine dayanarak sekiz seneden beri iktidarın koltuk değenekliğini yaptıkları zaten herkesin malumudur.Mademki şahsi çıkarları vardır, cemaatleri güç kazanmaktadır,gerisi onlar için hiç de önemli değildir, arkadaşların bakış açıları baştan beri böyle.Türkiye kurumlarını kaybetmiş, iktisadi gücü sıfırlanmış, buna bağlı olarak siyasi etkinliği yerlerde sürünüyormuş hiç önemli değil?On yıldır ocağının başında oturdukları ülkenin çıkarları doğrultusunda ülkemizin şekillenmesini, şekillenmesine katkı sağlanmasını "hizmet" olarak yutturuyorlar ya gerisi onlar için hikaye.Zaman yazarı doğru söylüyor, Başbakan koltuğunu büyük ölçüde Amerika'dan yönetilen bu harekete borçludur ve gidip elini öpmek boynunun borcudur.Arkadaşlar, kaynağını, gözesini, evveliyatını bildikleri bir operasyon konusunda hem iktidar çevresini hem de milletimizi yönlendirme konusunda üzerlerine düşeni fazlası ile yapmışlardır.Son sözü onlara bırakalım:" "ABD'de think tank kuruluşları Türkiye'de iç savaş senaryolarını tartışıyor. Milli Savunma Üniversitesi'nde yapılan toplantılarda Türkiye ile ilgili iç savaş senaryoları tartışıldı. Türkiye'de görev yapmış bazı büyükelçiler ve Türkiye uzmanlarının katıldığı oturum, basına kapalı olarak gerçekleştirildi.Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre iç savaş senaryosu, Türkiye'nin toplumsal fay hattı sayılan Kahramanmaraş, Sivas, Erzincan, Kayseri ve Çorum'da bir Cuma namazında camilerde bombalar patlamasıyla çıkan karışıklıklar üzerine bina edildi. (...) Washington kaynakları, ABD hükümetinin Türkiye'de yaşanan iç siyasi gerginliğin doğurabileceği vahim sonuçların ABD çıkarlarını olumsuz yönde etkilemesinden endişe ediyor ve bu nedenle ABD'nin Türkiye üzerindeki baskısını arttıracağını ifade ediyorlar. Özellikle TSK üzerindeki geleneksel yaptırım gücünü kaybetmeye başlayan ABD, Türkiye siyasetindeki ağırlığını açıkça hissettiren Türk ordusunu nasıl ABD çizgisine çekebileceğini düşünüyor.Bu arada ABD'nin Türkiye ile ilgili diplomatik mesajlarının üslubunu giderek sertleştirme eğiliminde olduğu da gözden kaçmıyor. ABD hükümeti, Dışişleri Bakanlığı sözcüsü aracılığı ile Recep Tayyip Erdoğan'ın mahkum edilmesine Refah Partisi'ni kapatma kararından bile daha ağır bir dille resmi tepkisini gösterdi" (Zaman, 2 Haziran 1998)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025