AB'ye giriş ya da müzakere tarihi almak için, Tanzimat'tan bu yana önümüze elli defa konulan "Avrupalı olmanın şartları" ile oyalanaduralım, asıl "şartlar" Türkiye'nin Güneydoğu'sundan geliyor.
Güneydoğu'da son aylarda olup bitenler, endişe verici boyutta.
Milliyet'ten Hasan Cemal, şu sıralar Güneydoğu'dan yazılar gönderiyor. Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir ile de bir mülakat yapmış Hasan Cemal. Baydemir'i nereden tanıyor kamuoyu? Çatışmada öldürülen teröristin evine yaptığı "resmî ziyaretten!"
"Devir artık isyan değil, inşa zamanıdır" diyor Baydemir.
Ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne 13 maddelik bir barış planı sunuyor.
Bir belediye başkanı, PKK'nın silah bırakmasının şartlarını sıralıyor devlete.
Nedir bu şartlar? "Ya da barış planı!"
Baydemir'in "silahlara veda zamanıdır" diyerek sıraladığı barış şartlarından birkaç madde sıralayayım sizlere:
"1- Yeniden çatışmazlık haline geçmek. Buna ateşkes de denilebilir.
2- Hapisteki 6 bin PKK'lıdan bini hasta. Sağlık durumu kötü. Bunların affını gündeme getirmek.
3- Bir yasal düzenlemeyle hem dağdaki hem de hapisteki PKK'lıların normal hayata dönüş kapılarının açılması.
4- Apo'nun tecridinin aşamalı olarak kaldırılması.
5- Yüzde 10 seçim barajının hiç olmazsa yüzde 6-7'ye indirilmesi (HADEP meclise girsin diye. (M.B).
6- Türkiyelilik üst kimliğini öne çıkaran yönelişlerde bulunulması.
7- Koruculuk sisteminin lağvedilmesi."(21 Eylül 2004, Milliyet, Hasan Cemal)
Baydemir terör örgütünün hangi şartlarda silah bırakacağının, "devletle PKK arasında hangi şartlarda barış sağlanabileceğinin" olmazsa olmazlarını sıralıyor Hasan Cemal'e.
(Bu şartları sıralamak için neden Doğan grubundan Hasan Cemal'in "seçildiği de" ayrı bir konu!)
Kim adına barış planı öneriyor Baydemir? Ne demek barış? Kim kiminle savaş yapıyor? Devlet, teröristlerle mi? Baydemir hangi safta?
Daha önemlisi acaba bu "barış şartlarını" (hadi daha ılımlı söyleyelim) barış planını Baydemir'e önerttiren hangi odaklardır?
Önümüzde günlerde bu plan doğrultusunda düzenlemelere başlanırsa, bu planın Diyarbakır'ı ziyaret eden Verheugen'in "acı bir hediyesi" olduğunu söyleyebilir miyiz?
Ve anlamadığımız, asla da anlayamayacağımız bir olay:
PKK'ya yakınlığı ile bilinen çatışmada öldürülen bir teröristin ailesini ziyaret eden, PKK'nın barış planını devlete ileten Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir, Orduevine bir ziyarette bulundu!
7'inci Kolordu Komutanı Korgeneral Necdet Özel'e tebrik törenine katılmak istediğini söyleyen Belediye Başkanı Baydemir'e Necdet Paşa'dan şu cevap geliyor:
"Tabii ki... Bu ordu sizin de ordunuz"
Bunun üzerine Baydemir, Orduevini ziyaret ederek Özel Paşa ile görüşüyor.
DEHAP tabanından gelen bir başkan böylece ilk kez Orduevine girmiş oluyor.
Ve çıkışta "sorunumuz silahlarla çözülemez" diyor. (19 Eylül 2004, Vatan)
Acaba Korgeneral Necdet Özel bu buluşmayı kendi inisiyatifiyle mi, Genelkurmay Başkanlığı'nın talimatlarıyla mı gerçekleştirmiştir?
Genelkurmay, HADEP'E karşı bir konsept değişikliğine mi girmiştir?
Leyla Zana, Hatip Dicle gibi mahkum DEHAP'lılarla kol kola gövde gösterisi yapan DEHAP'lı başkanlar, bundan sonra Orduevlerine alınacaklar mıdır?
Bu sorulara cevap verecek kimse var mıdır?