Münih Konferansı'nda alınan karar gereği, Suriye rejime ile muhalifler arasında ateşkes 27 Şubat'ta başlayacak. Nusra ve IŞİD hariç bütün muhalif gruplar, ateşkes anlaşmasına dahil edilecek gruplar arasında yer alacak.
"Aylardır hatta yıllardır süregelen ateşkes çabalarının sonuç almasının sebebi ne olabilir?" diye sorarsanız, kayyum tarafından el konulan Bugün gazetesinin yazarı Vehbi Kara'ya göre bunun sebebi "Suudi Arabistan önderliğinde kurulan İslam ordusunun ABD ve Rusya'yı fena korkutması!"
Aynen şöyle yazmış yazar: "ABD ve Rusya'ya ne oldu ki birden barış söylemlerine başladılar? Bunun cevabını ararken öncelikle görünüşte Suudi Arabistan önderliğinde ve gerçekte ise Türkiye'nin başını çektiği İslam Ordusu'nun kurulması fikrinde aramak gerekir. Çünkü Rusya, Türkiye'nin önderliğinde Suriye'ye kara harekâtı yapılacağını öğrendiği anda frene bastı ve ABD ile birlikte yapmış oldukları anlaşmaları beklemeden alelacele barış-ateşkes söylemlerine başladılar."
Yani değerli okurlarımız kahraman Suudi askerleriyle Türkiye'nin kurduğu 'İslam ordusu', ABD ve Rusya'yı öyle korkuttu, öyle korkuttu ki, korkudan helaya bile çıkamadılar, apar topar ateşkes kararı aldılar!
Ha, bir de Kadir Mısıroğlu'nun son konuşması var: " Yok böyle bir şey! Yurtta sulh cihanda sulh yok. Ben de varım dünyaya karşı. Davam var, fikrim var, ecdadımın kanı dökülmüş olan her yeri 'dava' ediyorum. Güçlendikçe davamı büyüteceğim, Tuna Nehri'ne kadar dövüşeceğim."
E tabi, bu konuşma üzerine ABD ve Rusya genelkurmay başkanları acilen bir araya geldiler ve 80 küsür yaşındaki Kadir Abi'nin elindeki bastonu ile Tuna Nehri'ne kadar dövüşme kararı almasını duymalarının verdiği panikle hemen ateşkes kararı aldılar!
Yoksa 3.sü yapılan Cenevre Barış görüşmelerinin, muhaliflerle Suriye reijminin BM öncülüğünde defalarca buluşmasının, Rusya, ABD ve Avrupa ülkeleri arasında süren yoğun diplomasi trafiğinin, IŞİD'in Avrupayı kana bulayan eylemleri sonrası Suriye'de mutlaka barış tesis edilmesi telaşının "bu ateşkesin ilan edilmesinde" hiç bir katkısı yok.
Olay tamamen kahraman Suudi ordusu öncülüğündeki İslam ordusuna duyulan korku ve Kadir Abi'nin "dövüşmeye geliyorum!" diye bağırması.
Ateşkes kararı bundan alındı!
Yandaş medya ve yalaka yazarlar, Türkiye'nin Azez'deki muhalif gruplara desteğini kökten kesecek ve ateşkes sonrası o bölgenin bir kaç gün içinde PYD'nin eline geçmesine yol açacak gelişmeleri gizlemek için kahramanlık nutukları atıyorlar.
Şu anda Türkiye'nin 'kırmızı çizgimiz' dediği Azez'in PYD'ye teslim edilmesi için saatler sayılıyor. Ateşkes devreye girdiği an PYD, Azez'i de Minnig Havaalanını da teslim alacak.
Türkiye bakalım ateşkes kararına rağmen Azez'e bomba yağdırabilecek mi?
Bombaladığı an BM'in amborga dahil ağır müeyyidelerine maruz kalmayacak mı?
Kendi hava sahamızın 1 metre ötesine savaş uçaklarımızın burnunu bile sokamayacak hale getirilmiş bir ülke ile, yıllardan beri "Türkmen kardeşlerimizi sonuna kadar savunacağız" diye diye Bayırbucak'ı Rusya'ya teslim eden hamaset simsarları ile, nezaket icabı olarak bile Türkiye'ye danışılmadan alınan ateşkes kararı ile bakalım daha ne kadar sağa sola dayılanacaksınız?