Yeni çıkan Teşvik Yasası'nın neler getireceği, neler götüreceği üç aşağı beş yukarı tahmin ediliyordu. Denilebilir ki, bu Yasa amacına hizmet etmeye yasalara örnek gösterilebilecek en tipik bir yasadır. Yasanın amacı; Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine yatırımları kaydırmaktır. Niyet iyi idi, ama sonuç çok kötü oluyor. Çünkü Yasa ile bazı Batı illeri de teşvik kapsamına alındı. Bundan dolayı yatırımların yine Batı'da yoğunlaşacağı muhakkaktır. Zaten yasaya itirazlar da bu noktada odaklanıyordu. itiraz edenler diyor ki: "1500 dolar kriteri doğru ve adil değildir. Bu kriterlerden hareket ederek Batı illerini de teşvik kapsamına alırsanız, yatırımlar Doğu ve Güneydoğu'ya gitmez."
Nitekim söylenenler ve beklenenler aynen oluyor. Afyon, Uşak ve Düzce gibi illere, Bingöl, Bitlis ve Şırnak illeriyle aynı teşviki uygularsanız, yatırımcılar elbette Batı illerini tercih edeceklerdir. Bunu tahmin etmek ve görmek için çok bilgiye, çok tecrübeye ihtiyaç yoktur. Ömründe bir kere olsun bu illeri gören, bu mukayeseyi yapar, bu sonuca varır.
Yapılması gerekeni teşvik kapsamına alınan ve alınmayan illerin Ticaret ve Sanayi odası Başkanları söylüyorlar. Oda başkanlarının ortak görüşü şu: Bütün illere kademeli teşvik uygulanmalı. Doğrusu da bu değil mi? Şunu unutmayalım ki, eşitlik her zaman adalet getirmez. Eşit olanlara eşit, farklı olanlara farklı davranmak adalettir. Teşvik kapsamına alınmayı talep eden Trabzonlulara Başbakan Tayyip Erdoğan şu soruyu sordu: "Siz benden adalet mi, yoksa eşitlik mi istiyorsunuz?" Soruyu soran Başbakan cevabı da yine kendisi verdi: "Adalet istiyorsanız, size teşvik yok." Halbuki adalet, Trabzon'a ve Trabzon gibi illere teşvik vermeyi gerektiriyordu.
Yeni Teşvik Yasası çıkalı, dün bir bugün iki. Gerçekler görülmeye, sesler yükselmeye başladı. Afyon ve Uşak'a yatırım için başvuranların sayısı hızla artıyor. Kırşehir'de parsel, Osmaniye OSB'de yer kalmadı. Düzce, pazara yakınlık dolayısıyla tercih sırasında önde. Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ümit Özmen, "Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Düzce'nin 100'ün üzerinde yatırım başvurusu aldığını" söylüyor. Yeni Yasa, Uşak, Kırşehir, Osmaniye, Aksaray, Afyon, Giresun, Tokat ve Malatya'ya hareketlilik, en azından bir ümit, bir heyecan getirdi. Teşvik kapsamına alınan diğer illerden Şırnak, Van, Ağrı, Diyarbakır, Adıyaman ve hatta Erzurum, yatırımcı beklemeye devam ediyor.
Erzurum Ticaret ve Sanayi odası Başkanı Lütfi Yücelik, "Erzurum'da şu ana kadar hiç müracaat olmadı. Yasa yeniden gözden geçirilmeli. Burada haksız rekabet var" diyor. Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zahir Kandaşoğlu'nun iddiası ise çok ilginç. Diyor ki: "Bu yasa Van'a hiçbir şey kazandırmadığı gibi kaybettirdi. 10 yatırımcının bize sözü vardı. Hem de İstanbul'dan, Bursa'dan gelecek önemli yatırımcılardı. Teşvik kapsamı açıklandıktan sonra yatırımcı yön değiştirdi. Şimdi hiç biri gelmiyor. Batı'ya Düzce'ye, Afyon'a, Uşak'a gittiler."
Hükümet, illeri haklı bir rekabet ve yarış içine sokması gerekirken, tam zıttın yaptı. İller arasına husumet ve sürtüşme soktu. Bu yara derinleşmeden, bir an önce teşvik yasası ele alınmalı, ekonomik gerçeklere uygun hale getirilmelidir. Ekonomik gerçeklere uymayan, ekonomi ile ilgili yasalar, ya hiç işe yaramaz, ya da olumsuz sonuç verirler. Yeni çıkan bu yasa, maalesef olumsuz sonuç verecek bir yasadır. Yanlışlar ve haksızlıklarla doludur. Bunu çıkaran hükümet ve oy verenler hata yapmışlardır. Hatadan dönmek bir fazilettir. Millet, bu faziletin gösterilmesini bekliyor. Bizden söylemesi...
Nitekim söylenenler ve beklenenler aynen oluyor. Afyon, Uşak ve Düzce gibi illere, Bingöl, Bitlis ve Şırnak illeriyle aynı teşviki uygularsanız, yatırımcılar elbette Batı illerini tercih edeceklerdir. Bunu tahmin etmek ve görmek için çok bilgiye, çok tecrübeye ihtiyaç yoktur. Ömründe bir kere olsun bu illeri gören, bu mukayeseyi yapar, bu sonuca varır.
Yapılması gerekeni teşvik kapsamına alınan ve alınmayan illerin Ticaret ve Sanayi odası Başkanları söylüyorlar. Oda başkanlarının ortak görüşü şu: Bütün illere kademeli teşvik uygulanmalı. Doğrusu da bu değil mi? Şunu unutmayalım ki, eşitlik her zaman adalet getirmez. Eşit olanlara eşit, farklı olanlara farklı davranmak adalettir. Teşvik kapsamına alınmayı talep eden Trabzonlulara Başbakan Tayyip Erdoğan şu soruyu sordu: "Siz benden adalet mi, yoksa eşitlik mi istiyorsunuz?" Soruyu soran Başbakan cevabı da yine kendisi verdi: "Adalet istiyorsanız, size teşvik yok." Halbuki adalet, Trabzon'a ve Trabzon gibi illere teşvik vermeyi gerektiriyordu.
Yeni Teşvik Yasası çıkalı, dün bir bugün iki. Gerçekler görülmeye, sesler yükselmeye başladı. Afyon ve Uşak'a yatırım için başvuranların sayısı hızla artıyor. Kırşehir'de parsel, Osmaniye OSB'de yer kalmadı. Düzce, pazara yakınlık dolayısıyla tercih sırasında önde. Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ümit Özmen, "Yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Düzce'nin 100'ün üzerinde yatırım başvurusu aldığını" söylüyor. Yeni Yasa, Uşak, Kırşehir, Osmaniye, Aksaray, Afyon, Giresun, Tokat ve Malatya'ya hareketlilik, en azından bir ümit, bir heyecan getirdi. Teşvik kapsamına alınan diğer illerden Şırnak, Van, Ağrı, Diyarbakır, Adıyaman ve hatta Erzurum, yatırımcı beklemeye devam ediyor.
Erzurum Ticaret ve Sanayi odası Başkanı Lütfi Yücelik, "Erzurum'da şu ana kadar hiç müracaat olmadı. Yasa yeniden gözden geçirilmeli. Burada haksız rekabet var" diyor. Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zahir Kandaşoğlu'nun iddiası ise çok ilginç. Diyor ki: "Bu yasa Van'a hiçbir şey kazandırmadığı gibi kaybettirdi. 10 yatırımcının bize sözü vardı. Hem de İstanbul'dan, Bursa'dan gelecek önemli yatırımcılardı. Teşvik kapsamı açıklandıktan sonra yatırımcı yön değiştirdi. Şimdi hiç biri gelmiyor. Batı'ya Düzce'ye, Afyon'a, Uşak'a gittiler."
Hükümet, illeri haklı bir rekabet ve yarış içine sokması gerekirken, tam zıttın yaptı. İller arasına husumet ve sürtüşme soktu. Bu yara derinleşmeden, bir an önce teşvik yasası ele alınmalı, ekonomik gerçeklere uygun hale getirilmelidir. Ekonomik gerçeklere uymayan, ekonomi ile ilgili yasalar, ya hiç işe yaramaz, ya da olumsuz sonuç verirler. Yeni çıkan bu yasa, maalesef olumsuz sonuç verecek bir yasadır. Yanlışlar ve haksızlıklarla doludur. Bunu çıkaran hükümet ve oy verenler hata yapmışlardır. Hatadan dönmek bir fazilettir. Millet, bu faziletin gösterilmesini bekliyor. Bizden söylemesi...
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018