logo
19 MART 2024

Biz 40 Yildir ABD'deyiz abi, bosuna tepinmiyelim

08.10.2004 00:00:00
Bir bayram havası var ki memlekette, sormayın,

Sorup da kendinizi yormayın.

Dile kolay, bakıra kalay,

Zılgıt ve halay, şinanay yavrum şinanay. Kırk yıldır kimsenin başaramadığını başardık.

Demek ki, kırk yıldır bu kadar "şey" bulamamıştık.

Geçen yıl vatandaşlarını Alaman vatandaşı olmaya teşvik eden Başbakan, geçen ay bazı ülkelerin vatandaşımızı "asimile" etmeye çalıştığından dem vurur ve bunun bir insanlık suçu olduğunu beyan buyurdu.

Eminim "mübarek zevat ve turfanda zervazat" bu son tespiti duymuş ve de alkışlamıştır.

Her halde şunu söylemek istiyor bizi idare edenler; "Ah şu ülke nüfusunun yarısı Alaman vatandaşı olsa, diğer yarısı da, Ruanda, Madagasgar ve diğer ülkelere taşınsa ne güzel idare ederdik bu ülkeyi."

Tıpkı, yerüstü ve yeraltı kaynakları bitme noktasına gelmiş, tavuk kümesinden enseleyeceği tavuğu tahlil eden tilki misali, sömüreceği ülke arayan AB'ye girmenin bize sağlayacağı üstün meziyetleri(!) saymakla meşgul dönmeler, dönekler, fırıldaklar ve üç kuruş menfaat uğruna elli takla atmayı göze alan ahmaklar.

Avrupa bitmiştir.

İnsan olarak bitmiştir.

Kaynak olarak bitmiştir.

Hele de kültürünü oluşturan Hıristiyanlık inancına göre "tanrı da fakir" olduğuna göre, bu bitmişlik ciddi bunalımlara da gebedir.

Kırk yıldır, bir ülkeyi haraç-mezat yabancılara peşkeş çeken bir başka idareci başa gelmediği için, biz bunca sene bekledik demek.

Bu "peşkeşe" olsa olsa dini ve milli duyarlılık sahibi "inanalar" karşı çıkabilir düşüncesiyle, bunun için "dini bütün", piposu tütün, kolu sütun(!), ekşimiş sütün biri gerekiyordu.

Bulundu ya.

Kırk yıldır AB'nin içindeyiz.

1960'da başlayan AB üyeliğimiz, "bir bakalım, hoşumuza giderse sizi düşünürüz" cilvesine niye bayram ediyoruz.

Peki, kırk yıldır içinde olduğumuz AB'de halimiz nicedir?

Bir dostumla bu konu üzerine söyleştik. Aslında söyleşmedik, o konuştukça ben donakaldım.

Niye mi? Anlatacağım.

Önce dostumu kısa bir tanıtayım. İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir yetkili değil tabi. Bu kalıp cümle, diğer meslektaşlarımın süslü yalanıdır ya, bana ters gelir.

Ama bu dostum öyle sıradan biri de değil hani. Doktorasını AB'yi oluşturan asıl ülkelerden birinde, Almanya'da yapmış.

Dünyanın en büyük kuruluşlarından birinde uzmanlık alanında çalışıyorken, oradaki dinî ve millî bozulmuşluk karşısında ve en önemlisi Türkiye'deki akademisyenlerin "aman haa!" demelerine rağmen, Türkiye'ye taşındı. Asıl sebep çoluk-çocuğu kurtarmak.

İşte havadan sudan konuştuklarımız.

Soru: Almanya'da kuşaklar nasıl?

Cevap: Yeşil, kırmızı, siyah, birinci dan, ikinci dan... değil tabi, bizim sorduğumuz karate kuşağı değil, bizim sorduğumuz, insanımız, Türk nesli.

Çok canlı bir misal verdi dostum.

Benim amcam Almanya'da.

Onun çocukları var, çocuklarının da çocukları, yani amcamın torunları var.

Amcam beş vakit namazında, niyazında. Amcamın beş çocuğundan üçü namazını kılıyor. Geride kalan iki kardeşten biri hapiste, diğerinin namaz niyaz diye bir derdi yok.

Peki torunlar?

Onların dünyasında, ibadet, milli kimlik, Türkiye, vatan, bayrak, sancak...gibi şeyler hiç yok.

Peki hapishanelerde durum nasıl?

Avrupa'nın en büyük hapishanesi Berlin'dedir. Adı Tegel Hapishanesi.

Mahkumların % 70'i Türk.

Yaşları? Yaşları 18-30 arası.

Suçları, gasp, cinayet, uyuşturucu...

Peki ya ırza geçme?

O suçtan yatan yok, zira o suç değil.

Peki ya dışarıdakiler?

Genç jenerikten dışarıdakilerle içeridekiler arasında kimlik, vatan, Türklük ve benzeri değerler açısından pek fazla fark yok.

Daha başka neler var?

Mesela, yabancılar arasında en fazla işsiz olan Türkler.

Türk gençlerinin % 50'si evlendikten kısa bir süre sonra boşanıyor.

Sebep? Özgür(!) yaşamak için.

Erkekler mi?

İkisi de, yani hem erkek hem kadın, daha serbest kalmak için boşanıyor.

Başka?

Berlin'de 30 bin insan sokakta yatıp kalkıyor.

Nasıl yani?

Onlara Obdachlos, yani çatısı belli olmayanlar denir.

Bizdeki "nerde akşam orda sabah" misali mi yani?

Aynen öyle. Ama Almanya'da kişi başına düşen millî gelir 27 bin Dolar'mış?

Öyle ama, geliri 27 bin Dolar olan kişi neden sokakta yatsın ki?

Peki sosyal imkanlar nasıl?

2004 tarihinden itibaren, diş sağlığını sigorta karşılamayacak.

2005'ten sonra da sağlık harcamalarının % 50'sini hastanın kendisi karşılayacak.

Son bir not; Son araştırmalara göre şu anda Almanya'daki işsiz sayısı 4 milyon 310 bin rakamına ulaştı.

Ortak para primine geçtikten sonra maaşlar 1000 marktan 500 Euro'ya düştü, 100 mark olan kira 100 Euro oldu, yani 200 marka çıktı.

Bu tablo karşısında millet Alman vatandaşı olmaz da, suçlusu biz oluruz diye burada noktalayayım.

Almanya böyle de, Hollanda farklı mı?

Daha beter...

Fransa, İsveç Belçika, hapsi aynı. Hepsi birbirinden beter.

Peki siz hala AB'ye girmeye karşı mısınız?

Fehmi bey istiyor, yeni ve orjinal bir isim bulmuşlar ama bana yakışmaz, kıl harmanı da istiyor.

Hilalden bıkmış,

Ezandan usanmış,

Yatmış uzanmış,

Hayadan utanmış zevat ve zerzavat istiyor diye sizin de istemeniz gerekmez.

Sahi, ille de girelim mi şu AB'ye?
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.