Mısır, S. Arabistan ve İran'ın tepkileri
Şu anda, Mısır - Suudi Arabistan ve İran'dan tepki gelmektedir. Bu ülkeler kendilerine alenen dıştan müdahaleyi kınamaktadırlar. Bu ülkeler kendilerine hiç danışılmadan, üzerlerinde bir takım plan ve projelerin yapılmasına da karşı gelmeye çalışmaktadırlar. Ancak bu plana karşı gelmekte ne kadar başarılı olacakları da bilinmemektedir. Çünkü karşılarında şu ana kadar, - İran hariç - hiç biri ABD'nin isteklerine karşı gelememişlerdir. Fakat bu plan o devletlerin idarecilerini de tehdit altına almaktadır. Ellerindeki inançlarını, benliklerini, idare tarzlarını, yaşam biçimlerini, kısacası, ruhlarını, özlerini ve benliklerini bile ABD'liler değiştirmeye kalkmaktadırlar.
Onun için, o ülkelerdeki idarecilerde halklarında büyük öfre, kızgınlık, telaş ve belki de çaresizlik reaksiyonları olacaktır!
Şu anda onlar, biraz geç de olsa çıkış yollarını aramaktadırlar. Ama aralarında bölünmüşlükler olduğu için birlikte hareket imkanı bulunamamaktadır. Böylece bu bireysellikler kendilerini büsbütün zayıf düşürmektedir.
Planda mali yardım da önerilmektedir
Ortadoğu için bir nevi Marshal Planı uygulanılmak istenilmektedir. Bu yardımlar bir nevi Marshal Planı'nı andırmaktadır. Aslında bu "Marshal Planı" 2. dünya savaşından sonra ABD tarafından, Sovyetler'in dışındaki bazı dünya devletlerine uyguladıkları plandır. Türkiye de o plandan zamanında faydalanmıştı.
Marshal Planı'nın içerdikleri
Marshal Planı, ABD ile birlikte hareket eden ülkelere yapılan bir nevi mali ve ekonomik yardımlardan ibaret olmaktadır. Ama herşeyden önce bu plan uzun vadeli olacak ve büyük bir ihtimalle 10- 12 yıl devam edecektir. Ayrıca, bu planın safhaları da söz konusu olacaktır. Bunlar:
1- Bu plan G- 8 ülkeleri toplantısına sunulacaktır.
2- Plana mali destek sağlanacaktır. Ayrıca bu plana göre, 2010 yılına kadar aşağıdaki sonuçlar öngörülmektedir:
a- Bu ülkelerde okur yazar oranı % 50'nin üstüne çıkarılma istenecektir,
b- Eğitimi ABS kontrollü olacaktır. Batılı klasikler Arapça'ya çevrilecek ve onlar okutulacaktır,
c- Küçük girişimcilere özellikle kadınlara 500 milyon $'a kadar yardım yapılacaktır.
d- Kadınlara her bakımdan öncelik tanınacaktır.
(Not: Çünkü kadınlar, daha duygusal oldukları için onları yönlendirmek daha kolay olmaktadır. ("Kadın hakları" bahanesiyle, genellikle istenilen çizgiye, onların getirilmeleri çok daha az çabayla mümkün olabilmektedir.)
e- Bireysel refah artırılacaktır. Kendilerini destekleyenlere yardım edilecektir. (İşbirlikçilere yardımlar herhalde yoğun olacaktır.)
f- Aşırı dincilik, daha doğrusu "Dindarlık" takip edilerek adeta yasak edilecektir. Veya "İrtica" olarak damgalanacaktır.
(Şu anda bile birçok ülkede bu durum, herhalde yoğun bir şekilde uygulanmaktadır.)
g- Güvenlik sağlanarak "terörizm" ortadan kaldırılmaya çalışılacaktır. Özel yasalar uygulanacaktır.
h- Suç işleme oranları azaltılmaya çalışılacaktır.
ı- Yasa dışı "Göçler" azaltılmaya çalışılacaktır,
i- Proje bölgedeki tüm müslüman ülkeleri kapsayacaktır.
j- 80 yıldan beri Demokratik rejimle idare edilen, "Türkiye Cumhuriyeti'nin" aynı kriterlerin içine alınması ise çok garip olmaktadır. Türkiye zamanında hem meşhur "Marshal Planı"nı uygulamış ve bazı kriterleri çoktan uygulamaya koymuş bulunmaktadır.
k- Kendilerini bağımlı, fakat kendi ülkesine karşı "Bağımsız Özgür Medya" da oluşturulacaktır.
l- Demokrasi adına, Bağımsız Özgür seçimler uygulanacaktır.
(Not: Bu "Özgür" lafı bazı ortamlarda aşırı derecede forse edilmektedir. Çünkü bağımsız adıyla anılan medya, bazen bu medyaların "Esas Sahipleri" Yurt dışında olmakta ve adeta dışarıdan "Sahibinin sesiyle (Paranın Sesiyle) idare edilmektedir.
m- Orta ve yüksek okullardaki eğitimi de istedikleri şekilde kendilerine dönük biçimlendirdikten sonra, okur yazarlığın arttırılması sağlanarak kendilerine dönük yeni nesiller yetiştirilecektir. Bu konuda hedef ülkelere baskı da yapılması mümkündür!
Şu anda, Mısır - Suudi Arabistan ve İran'dan tepki gelmektedir. Bu ülkeler kendilerine alenen dıştan müdahaleyi kınamaktadırlar. Bu ülkeler kendilerine hiç danışılmadan, üzerlerinde bir takım plan ve projelerin yapılmasına da karşı gelmeye çalışmaktadırlar. Ancak bu plana karşı gelmekte ne kadar başarılı olacakları da bilinmemektedir. Çünkü karşılarında şu ana kadar, - İran hariç - hiç biri ABD'nin isteklerine karşı gelememişlerdir. Fakat bu plan o devletlerin idarecilerini de tehdit altına almaktadır. Ellerindeki inançlarını, benliklerini, idare tarzlarını, yaşam biçimlerini, kısacası, ruhlarını, özlerini ve benliklerini bile ABD'liler değiştirmeye kalkmaktadırlar.
Onun için, o ülkelerdeki idarecilerde halklarında büyük öfre, kızgınlık, telaş ve belki de çaresizlik reaksiyonları olacaktır!
Şu anda onlar, biraz geç de olsa çıkış yollarını aramaktadırlar. Ama aralarında bölünmüşlükler olduğu için birlikte hareket imkanı bulunamamaktadır. Böylece bu bireysellikler kendilerini büsbütün zayıf düşürmektedir.
Planda mali yardım da önerilmektedir
Ortadoğu için bir nevi Marshal Planı uygulanılmak istenilmektedir. Bu yardımlar bir nevi Marshal Planı'nı andırmaktadır. Aslında bu "Marshal Planı" 2. dünya savaşından sonra ABD tarafından, Sovyetler'in dışındaki bazı dünya devletlerine uyguladıkları plandır. Türkiye de o plandan zamanında faydalanmıştı.
Marshal Planı'nın içerdikleri
Marshal Planı, ABD ile birlikte hareket eden ülkelere yapılan bir nevi mali ve ekonomik yardımlardan ibaret olmaktadır. Ama herşeyden önce bu plan uzun vadeli olacak ve büyük bir ihtimalle 10- 12 yıl devam edecektir. Ayrıca, bu planın safhaları da söz konusu olacaktır. Bunlar:
1- Bu plan G- 8 ülkeleri toplantısına sunulacaktır.
2- Plana mali destek sağlanacaktır. Ayrıca bu plana göre, 2010 yılına kadar aşağıdaki sonuçlar öngörülmektedir:
a- Bu ülkelerde okur yazar oranı % 50'nin üstüne çıkarılma istenecektir,
b- Eğitimi ABS kontrollü olacaktır. Batılı klasikler Arapça'ya çevrilecek ve onlar okutulacaktır,
c- Küçük girişimcilere özellikle kadınlara 500 milyon $'a kadar yardım yapılacaktır.
d- Kadınlara her bakımdan öncelik tanınacaktır.
(Not: Çünkü kadınlar, daha duygusal oldukları için onları yönlendirmek daha kolay olmaktadır. ("Kadın hakları" bahanesiyle, genellikle istenilen çizgiye, onların getirilmeleri çok daha az çabayla mümkün olabilmektedir.)
e- Bireysel refah artırılacaktır. Kendilerini destekleyenlere yardım edilecektir. (İşbirlikçilere yardımlar herhalde yoğun olacaktır.)
f- Aşırı dincilik, daha doğrusu "Dindarlık" takip edilerek adeta yasak edilecektir. Veya "İrtica" olarak damgalanacaktır.
(Şu anda bile birçok ülkede bu durum, herhalde yoğun bir şekilde uygulanmaktadır.)
g- Güvenlik sağlanarak "terörizm" ortadan kaldırılmaya çalışılacaktır. Özel yasalar uygulanacaktır.
h- Suç işleme oranları azaltılmaya çalışılacaktır.
ı- Yasa dışı "Göçler" azaltılmaya çalışılacaktır,
i- Proje bölgedeki tüm müslüman ülkeleri kapsayacaktır.
j- 80 yıldan beri Demokratik rejimle idare edilen, "Türkiye Cumhuriyeti'nin" aynı kriterlerin içine alınması ise çok garip olmaktadır. Türkiye zamanında hem meşhur "Marshal Planı"nı uygulamış ve bazı kriterleri çoktan uygulamaya koymuş bulunmaktadır.
k- Kendilerini bağımlı, fakat kendi ülkesine karşı "Bağımsız Özgür Medya" da oluşturulacaktır.
l- Demokrasi adına, Bağımsız Özgür seçimler uygulanacaktır.
(Not: Bu "Özgür" lafı bazı ortamlarda aşırı derecede forse edilmektedir. Çünkü bağımsız adıyla anılan medya, bazen bu medyaların "Esas Sahipleri" Yurt dışında olmakta ve adeta dışarıdan "Sahibinin sesiyle (Paranın Sesiyle) idare edilmektedir.
m- Orta ve yüksek okullardaki eğitimi de istedikleri şekilde kendilerine dönük biçimlendirdikten sonra, okur yazarlığın arttırılması sağlanarak kendilerine dönük yeni nesiller yetiştirilecektir. Bu konuda hedef ülkelere baskı da yapılması mümkündür!
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006