Tatil döneminde birçok alışkanlığı değişen çocukta başağrısı, ishal, kusma gibi rahatsızlıklar görülebilir
Yanık, güneş çarpması, gözlerde kızarıklık ve yanma, ishal ve kusma, ateş, sistit, böcek sokması; yaz aylarında çocuklarda görülen en yaygın rahatsızlıklardır. Çocuğun; evden uzakta, kendi doktoruna ya da bir hastaneye uzak bir tatil yöresinde, rahatsızlanması anne babayı endişelendiren artı bir nedendir. Ancak tatil sırasında ortaya çıkabilecek her rahatsızlığın endişe verici bir durum olmadığını bilmek ve paniğe kapılmadan gerekeni yapmak gerekir.
Yaz mevsiminde çocuklarda görülen en yaygın sağlık sorunları ve yapılması gerekenler:
Ateş: Ateşini ölçmeden önce çocuğu serin bir ortamda bir süre dinlendirin ve üstünü soyun. Sonra koltuk altından ateşini ölçün. Çocuklarda 37,5 dereceye kadar ateşin normal olduğunu unutmayın. Hatta hava çok sıcaksa, ağlamışsa veya yeni yemek yediyse 38 dereceye kadar ateş de normaldir. Ancak ateş 38 derecenin üstündeyse ve ateşin yanısıra öksürük, nezle, kısık/boğuk ses, kızarık gözler gibi belirtiler de varsa viral bir enfeksiyon söz konusu olabilir, ama endişelenmeyin; doktora götürmeden önce 3 gün bekleyebilirsiniz. Bu arada ateşi düşürmek için 4 saatte bir ateş düşürücü parasetamol verebilirsiniz.
Ateşle birlikte boğaz ağrısı, kusma ve ishal de varsa yine viral bir enfeksiyon söz konusu olabilir. Önce boğazı sonra bağırsakları hedef alan mikroorganizmaların neden olduğu bu rahatsızlık kendiliğinden geçebilir. İlaca gerek olmaz.
Ateş 39 dereceyi aşarsa, boğazı ağrıyorsa ve damağının dibinde kırmızı lekeler görürseniz, faranjitten kuşkulanabilirsiniz. Bu durumda bir doktora danışmalısınız.
Ateşle birlikte görülen kulak ağrısı da doktor müdahelesi gerektirir. Orta kulak iltihabından kaynaklanan şikayetler antibiyotiklerle tedavi edilir.
Baş ağrısı: Çocuklar da strese girer. Özellikle de, birçok alışkanlığının değiştiği tatil döneminde. Çocuklarda baş ağrısı genellikle duygusal bir gerilimden kaynaklanır. Tatilde arkadaş çevresi, yatağı, beslenme düzeni değişen çocuk, bu duruma başağrısı ile tepki verebilir.
Eğer tatilin ilk günlerinde başağrısından şikayetçiyse, endişelenmeyin; ağrının psikolojik kökenli olma ihtimali yüksektir. Ona ilgi ve sevgi gösterin; sıkıntısının nedenini öğrenmeye çalışın.
Yarım başağrısından şikayetçiyse, ağrı alın kısmındaysa ve beş günden fazla sürüyor ya da ışıktan ve gürültüden de rahatsız olduğunu ifade ediyorsa doktora danışın. Migren olabilir.
Karın ağrısı: Karın ağrısı da bir stres belirtisi olabilir. Stresten kaynaklanan ağrı da bir iki gün içinde geçer. Karın ağrısının dışında başka şikayeti yoksa, bir neden de kabızlık olabilir. Beslenme düzeninin veya ortam değişikliğinden kaynaklanan kabızlık için, bağırsaklarını yumuşatacak haşlanmış sebve ve meyve yedirin. Kesinlikle ilaç vermeyin. Sorun bir iki gün içinde kendiliğinden geçecektir.
Karın ağrısının apandisit gibi ciddi bir durumdan kaynaklanıp kaynaklanmadığını öğrenmek için çocuğun hareketlerine dikkat edin. Ağrı eğer göbek kısmına yakınsa ciddi bir şey olma olasılığı azdır. Çocuk hareket ediyorsa, ağrı gidip geliyorsa normal bir karın ağrısıdır. İltihaplanan apandist kadın cidarına baskı yapar, çok şiddetli ağrıya neden olur. Şiddetli ağrıdan hareket edemez durumdaysa, ağrı bir saatten fazla sürüyorsa hemen hastaneye götürün. Apandist olabilir.
İshal ve bulantı: Her ikisi de çocuklarda sık görülen bir şikayettir. Eğer ishalse ama günde 8 kereden az tuvalete çıkıyorsa, doktora gitmeye gerek yok. Antibiyotiğe gerek kalmadan geçer. Normal beslenmesine devam edebilir. Önemli olan çok su içmesi, sıvı gıdalarla beslenmesidir.
Eğer çocuk tatil yöresine gider gitmez kusarsa bu stresten kaynaklanabilir. 24 saat içinde 3 kereden fazla kusmazsa endişelenmeyin. Daha sık kusar ve kusma birkaç gün sürerse doktora danışın. Kendiliğinizden ilaç vermeyin. Daha kötü sonuçlar doğurabilir. Yapılacak şey kaybettiği sıvıyı telafi etmesi için bol su içirmektir.
Göz kızarması: Yazın çok sık görülen bir sorundur. Gözün beyaz kısmı kızarırsa ve çocuk havuza giriyorsa kızarıklık, havuz suyundaki klordan kaynaklanıyor olabilir. Yüzerken gözlük takması yeterli. Ancak gözlerdeki tahriş 3 günde geçmezse bir doktora danışın.
Çocuk gözlerini açık tutamıyorsa hemen bir göz doktoruna başvurun. Gözünden sarı ve yapışkan bir akıntı geliyorsa gözünü kaynar suyla ıslatılmış bir parça pamukla temizleyin ve birkaç gün sonra geçmezse göz doktoruna danışın.
Yanık, güneş çarpması, gözlerde kızarıklık ve yanma, ishal ve kusma, ateş, sistit, böcek sokması; yaz aylarında çocuklarda görülen en yaygın rahatsızlıklardır. Çocuğun; evden uzakta, kendi doktoruna ya da bir hastaneye uzak bir tatil yöresinde, rahatsızlanması anne babayı endişelendiren artı bir nedendir. Ancak tatil sırasında ortaya çıkabilecek her rahatsızlığın endişe verici bir durum olmadığını bilmek ve paniğe kapılmadan gerekeni yapmak gerekir.
Yaz mevsiminde çocuklarda görülen en yaygın sağlık sorunları ve yapılması gerekenler:
Ateş: Ateşini ölçmeden önce çocuğu serin bir ortamda bir süre dinlendirin ve üstünü soyun. Sonra koltuk altından ateşini ölçün. Çocuklarda 37,5 dereceye kadar ateşin normal olduğunu unutmayın. Hatta hava çok sıcaksa, ağlamışsa veya yeni yemek yediyse 38 dereceye kadar ateş de normaldir. Ancak ateş 38 derecenin üstündeyse ve ateşin yanısıra öksürük, nezle, kısık/boğuk ses, kızarık gözler gibi belirtiler de varsa viral bir enfeksiyon söz konusu olabilir, ama endişelenmeyin; doktora götürmeden önce 3 gün bekleyebilirsiniz. Bu arada ateşi düşürmek için 4 saatte bir ateş düşürücü parasetamol verebilirsiniz.
Ateşle birlikte boğaz ağrısı, kusma ve ishal de varsa yine viral bir enfeksiyon söz konusu olabilir. Önce boğazı sonra bağırsakları hedef alan mikroorganizmaların neden olduğu bu rahatsızlık kendiliğinden geçebilir. İlaca gerek olmaz.
Ateş 39 dereceyi aşarsa, boğazı ağrıyorsa ve damağının dibinde kırmızı lekeler görürseniz, faranjitten kuşkulanabilirsiniz. Bu durumda bir doktora danışmalısınız.
Ateşle birlikte görülen kulak ağrısı da doktor müdahelesi gerektirir. Orta kulak iltihabından kaynaklanan şikayetler antibiyotiklerle tedavi edilir.
Baş ağrısı: Çocuklar da strese girer. Özellikle de, birçok alışkanlığının değiştiği tatil döneminde. Çocuklarda baş ağrısı genellikle duygusal bir gerilimden kaynaklanır. Tatilde arkadaş çevresi, yatağı, beslenme düzeni değişen çocuk, bu duruma başağrısı ile tepki verebilir.
Eğer tatilin ilk günlerinde başağrısından şikayetçiyse, endişelenmeyin; ağrının psikolojik kökenli olma ihtimali yüksektir. Ona ilgi ve sevgi gösterin; sıkıntısının nedenini öğrenmeye çalışın.
Yarım başağrısından şikayetçiyse, ağrı alın kısmındaysa ve beş günden fazla sürüyor ya da ışıktan ve gürültüden de rahatsız olduğunu ifade ediyorsa doktora danışın. Migren olabilir.
Karın ağrısı: Karın ağrısı da bir stres belirtisi olabilir. Stresten kaynaklanan ağrı da bir iki gün içinde geçer. Karın ağrısının dışında başka şikayeti yoksa, bir neden de kabızlık olabilir. Beslenme düzeninin veya ortam değişikliğinden kaynaklanan kabızlık için, bağırsaklarını yumuşatacak haşlanmış sebve ve meyve yedirin. Kesinlikle ilaç vermeyin. Sorun bir iki gün içinde kendiliğinden geçecektir.
Karın ağrısının apandisit gibi ciddi bir durumdan kaynaklanıp kaynaklanmadığını öğrenmek için çocuğun hareketlerine dikkat edin. Ağrı eğer göbek kısmına yakınsa ciddi bir şey olma olasılığı azdır. Çocuk hareket ediyorsa, ağrı gidip geliyorsa normal bir karın ağrısıdır. İltihaplanan apandist kadın cidarına baskı yapar, çok şiddetli ağrıya neden olur. Şiddetli ağrıdan hareket edemez durumdaysa, ağrı bir saatten fazla sürüyorsa hemen hastaneye götürün. Apandist olabilir.
İshal ve bulantı: Her ikisi de çocuklarda sık görülen bir şikayettir. Eğer ishalse ama günde 8 kereden az tuvalete çıkıyorsa, doktora gitmeye gerek yok. Antibiyotiğe gerek kalmadan geçer. Normal beslenmesine devam edebilir. Önemli olan çok su içmesi, sıvı gıdalarla beslenmesidir.
Eğer çocuk tatil yöresine gider gitmez kusarsa bu stresten kaynaklanabilir. 24 saat içinde 3 kereden fazla kusmazsa endişelenmeyin. Daha sık kusar ve kusma birkaç gün sürerse doktora danışın. Kendiliğinizden ilaç vermeyin. Daha kötü sonuçlar doğurabilir. Yapılacak şey kaybettiği sıvıyı telafi etmesi için bol su içirmektir.
Göz kızarması: Yazın çok sık görülen bir sorundur. Gözün beyaz kısmı kızarırsa ve çocuk havuza giriyorsa kızarıklık, havuz suyundaki klordan kaynaklanıyor olabilir. Yüzerken gözlük takması yeterli. Ancak gözlerdeki tahriş 3 günde geçmezse bir doktora danışın.
Çocuk gözlerini açık tutamıyorsa hemen bir göz doktoruna başvurun. Gözünden sarı ve yapışkan bir akıntı geliyorsa gözünü kaynar suyla ıslatılmış bir parça pamukla temizleyin ve birkaç gün sonra geçmezse göz doktoruna danışın.