AKP'nin eski kurmaylarından Dengir Mir Mehmet Fırat'ın geçtiğimiz günlerde yeni kabine ile ilgili çok önemli bir yazısı yayınlandı. Bütün kabine üyelerini değerlendirdiği bu yazıda bilhassa dışişleri bakanlığına getirilen Mevlüt Çavuşoğlu üzerinden yola çıkarak şu değerlendirmeleri yapıyor: "Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun Dışişleri Bakanlığına, Sayın Volkan Bozkır'ın Avrupa Birliği Bakanlığına getirilmesiyle AB ile ilişkilerin yumuşatılması amaçlanmaktadır. Özellikle Suriye'deki iç savaşta Türkiye'nin kullanmak istediği ve bu nedenle de destek verdiği aşırı bazı 'İslami Örgütler' nedeniyle Sayın Erdoğan'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanma tehdidinin ortadan kaldırılması ve bozulan AB ilişkilerinin yumuşatılması amacını taşımaktadır." Hem Türkiye hem AKP hem de Erdoğan açısından çok önemli bir ifade bu: "Erdoğan'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanma tehdidinin ortadan kaldırılması?" Demek oluyor ki, AKP içinde de Türkiye'nin uyguladığı politikalarından dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne çıkma ihtimali konuşuluyor. Böyle bir endişe, böyle bir korku var. Aynı saatlerde Almanya Federal Meclisinde Sol Parti Meclis grubu adına konuşan partinin İçişleri Politikası Sözcüsü, geçtiğimiz günlerde Suriye ve Kuzey Irak'ta incelemelerde bulunan Ulla Jelpke, Türkiye'yi IŞİD terör örgütüne destek vermekle suçladı. Bu görüş Alman vekiller tarafından da destek gördü. Almanya'nın Türkiye'ye yönelik telefon dinlemelerinde "IŞİD'e destek konusunda nelerin olduğunu" henüz bilmiyoruz. Ama 'henüz!' bilmiyoruz. Aylardan beri gerek Amerikan basınında gerek Batı basınında Türkiye'nin IŞİD'e verdiği destekle ilgili yüzlerce haber ve yazı yayınlandı. Bu haber ve yorumların boşu boşuna yayınlandığını sırf habercilik saikıyla kaleme alındığını düşünmek saflık olur. Ortadoğu'da kontrol dışına çıkan, Suriye'deki katil çetelerin en büyük destekçisi olarak nam salan Türkiye'ye karşı uluslararası bir abluka var. Bu konuda hazırlanan geniş dosyaların günü geldiğinde gerekli yerlere gönderileceğine emin olabilirsiniz. Dolayısıyla eski bir AKP kurmayının söylediği "Erdoğan'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanma" riskini çok önemseyin.