Bilhassa Batı ülkeleri, dalga dalga büyüyen yeni bir terör tehdidiyle karşı karşıyalar. Sadece Fransa değil bütün Batı ve Suriye'deki çeteleri destekleyen ülkeler bu tehdit konseptinin içinde yer alıyor. Paris'teki saldırıların her ne kadar Hz Muhammed'e hakaret eden bir karikatürden dolayı meydana geldiği iddia ediliyorsa da, her halükarda saldırganlar Suriye'de batının oluşturduğu bataklıktan yetiştiler. Ve bu bataklıktan yetişen binlerce kişi 'eylem sırasının' kendilerine gelmesini bekliyor. Bunun sebebi ise her ne kadar yüksek sesle ifade edilmiyorsa da belli aslında: Bugüne kadar Türkiye başta olmak üzere Suriye muhalefetini (IŞİD dahil olmak üzere!) 'TIR TIR' destekleyen ülkeler, şimdi yeni oluşan konjonktür gereği tedricen bu desteği çekmeye başladılar. Çünkü desteklenen unsurlar kontrolden çıktı ve sadece Ortadoğu için planlanan yangın, adım adım Batı ülkelerini de kuşatmaya başladı. "Esad'ı düşürün, ha yiğitler!" denilerek pohpohlanan, ellerine silah verilen, cepheye sürülen on binlerce 'militan' şimdi ortada bırakılmakla karşı karşıya. Ortada kalan bu grupların eski müttefiklerine karşı "bizi ortada bırakamazsınız, yoksa sizi cezalandırırız" diyerek yeni bir terör tehdidi oluşturacakları aslında aylar öncesinden öngörüyordu, bekleniyordu. Beklenen de oluyor nitekim. Avrupa'nın her tarafına yayılmış, Esad güçlerine kaşı savaşarak ülkelerine geri dönmüş, hücre evlerde kendilerine verilecek görevleri bekleyen o kadar çok "saldırı emri bekleyen" kişi var ki. Bunların ellerinde ağır silahlardan tutun da sarin gazına kadar her türlü "dehşet verici" maddenin bulunma ihtimali çok yüksek. Batının bunları kısa vadede önlemesi mümkün değil. Beşar Esad, yıllardan beri ülkesinin birliğini ve egemenliğini savunmak için girdiği onurlu savaşta, batıya karşı hep şu uyarıyı yapıyordu: "Desteklediğiniz teröristler bir gün silahlarını size de doğrultacak." Dediği de çıktı nitekim! Silah, Batı'ya döndü. Geçtiğimiz ekim ayında Şam'a bir ziyarette bulunan bir İran heyetini kabulünde ise, muhalifleri destekleyen ülkelerin teröre karşı işbirliği çağrılarına karşı şöyle diyecekti: Terörizmle savaş, terör örgütlerinin oluşumuna destek veren, onlara lojistik ve maddi yardım gönderen ve dünyada terörizmin yayılmasına yol açan devletler tarafından yürütülemez" ifadelerini kullandı. "Terörizmle savaş, terör örgütlerinin oluşumuna destek veren, onlara lojistik ve maddi yardım gönderen ve dünyada terörizmin yayılmasına yol açan devletler tarafından yürütülemez." Ve önceki gün Charlie Hebdo dergisi baskını üzerine bir açıklama yapan Esad şunları söyledi: "Bu baskının sorumlusu öngörüsü olmayan ve terörü destekleyen Batı'dır. Bu olup bitenler söylediğimiz her şeyde haklı olduğumuzun kanıtıdır." Suriye'deki muhalif gruplara her türlü desteği veren Türkiye gibi ülkelerin politikacıları sadece kendilerini değil ülkelerini de mahvetti. Ateş her tarafı sardı ve sarmaya devam ediyor.