Hz. Peygamber'in (s.a.v.), Hz. Hüseyin'in (a.s.) soyundan gelecek imamlara, henüz sağlığında işaret ettiğini belirten Prof. Dr. Haydar Baş, "Bu, Ehl-i Beyt soyunun Allah tarafından nasp edilmiş olduğunun işaretidir" dedi Ehl-i Beyt Sempozyumu'nun kapanış konuşmasını yapan Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Hz. Peygamber (s.a.v.), Hz. Hüseyin'in (a.s.) soyundan gelecek imamlara, henüz sağlığında işaret etmiştir ki, bu, Ehl-i Beyt soyunun Allah tarafından nasp edilmiş olduğunun da işaretidir. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: 'Ben, Allah'ın bütün insanlara gönderdiği elçiyim. Ancak, Benden sonra Allah tarafından insanlar için Ehl-i Beyt'imden imamlar tayin edilecektir. Bunlar insanlar arasında imamlık görevini yerine getirirken, küfür ve sapıklık imamları ile onların izleyicileri, onları yalanlayacak onlara zulmedeceklerdir. Haberiniz olsun, kim onları dost edinir, onlara tâbi olur ve onları tasdik ederse, o Bendendir, Benimle beraberdir ve Bana kavuşacaktır. Haberiniz olsun, kim de onlara zulmederse, onlara yapılan zulme yardımcı olursa ve onları yalanlarsa, o Benden olmadığı gibi Benimle beraber de değildir ve ben ondan beriyim.' (el-Mehasin, s. 155). Hadise dikkat edilirse, Hz. Peygamberin (s.a.v.) dikkat çektiği nokta, Ehl-i Beyt soyundan gelenlere itaattir. Onlara sahip çıkmak ve onların hayat tarzını yaşamaktır. Allah tarafından seçilmiş imamların özellikleri şunlardır: 1. İmamlar, Allah tarafından tayin edilen, O'nun ilminin bekçileridir, 2. İmamlık, Allah'!ın verdiği bir görevdir, birinden diğerine geçer, 3. İmamlar, ilmin vârisleridir, ilim mirasını birbirlerinden alırlar, 4. İmam, kendinden sonraki imamı bilir, 5. İmamlık, babadan oğula geçer, 6. İmamlar, ilim, cesaret, Allah'a itaat etme hususunda eşit düzeydedirler, 7. İmamlar, bir şeyi bilmek istedikleri zaman onlara bildirilir, 8. İmamlar, ne zaman öleceklerini bilir.Ehl-i Beyt'e göre imamlar mâsumdur. Ehl-i Beyt'in samimi kanaati budur. Diğer yandan Sünniler, sahabelerin fiilleri konusunda 'biz eleştiremeyiz' derler. Bu hüküm ile aşağı yukarı her iki görüş de aynı noktaya gelmektedir. Birisi imamet konusunda, diğeri de sahabeler konusunda. O bakımdan, Ehl-i Beyt'in imamet konusundaki bu görüşüne hürmet ve Sünnilerin de sahabe görüşüne saygı duymak lazım."Ehl-i Beyt'te ilmin kaynağı"İmamiye inancına mensup olan dünyanın hadis kaynaklarının tamamı Hz. Peygambere (s.a.v.), İmam Ali'ye (a.s.) ve Hz. Fatımatü'z-Zehra (a.s.) annemize aittir" diyen Prof. Baş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazı Sünnilerin "bu kaynak eserler imamlardan çok sonra yazılmıştır" iddiası doğru değildir. Resulullah (s.a.v.) sağlığında Kur'an ayetleri ile karışmasın diye hadisleri yazdırmamıştır. O'ndan sonra da diğer halifeler hadis yazmayı yasaklamışlardır. Ancak, Resulullah (s.a.v.) sadece Hz. Ali'ye (a.s.) kendisinden duyduklarını yazması için izin vermiştir.Bu izinle Hz. Ali (a.s.) Efendimizin külliyatı şu şekilde oluşmuştur: 1. Hz. Ali'nin (a.s.) Kur'an'ı, 2. Hz. Fatıma'nın (a.s.) Mushafı (Hz. Ali tarafından yazılmıştır), 3. Câmia (Hz. Ali'nin derlediği hadisler), 4. Cifr Kitabı, 5. Ayrıca Hz. Ali'nin (a.s.) hutbelerinden ve sohbetlerinden meydana gelen Nehcü'l -Belağa adlı eser İbn Ebi'l-Hadid tarafından yazılmış ve günümüze kadar gelmiştir.Bu eserler Hz. Ali'den (a.s.) sonra çocukları ve torunları olan Ehl-i Beyt imamlarına nesilden nesile aktarılmış, bir imamdan diğer imama miras olarak bırakılmıştır.Bu emanetler bir imamdan diğerine sandık içinde aktarılırken, Peygamberimizin (s.a.v.) mührü ve silahı da bu emanetler arasındadır.Peygamberimiz (s.a.v.) hadis yazmasını hiçbir sahabesine müsaade etmediği için hadislerin yazılması Hicri 2. yüzyılda Emevi halifesi Ömer b. Abdülaziz tarafından başlatılmıştır. Yani Ehl-i Sünnet'in elindeki hadislerin tamamı, Ehl-i Beyt kaynaklarından 100 sene sonra yazılmaya başlanmıştır.Burada üzerinde durulması gereken bir konu da İmamiye yolunun sonradan ortaya çıktığı iddiasıdır. Bu iddia tamamen yanlıştır. Bu yolun başı İmam Ali (a.s.) ve onun çocukları ve torunlarıdır. Kısaca bu yol, Peygamber Hz. Muhammed'e (s.a.v.) ve Hz. Ali'ye (a.s.) dayanmaktadır."