Trabzon Fırıncılar Odası Başkanı Yahya Baş, fırıncıların sıkıntılı günler geçirdiğini söyledi. Yahya Baş, Türkiye'nin bazı kesimlerinin tek kriz yaşadığını, fırıncıların ise çift krize maruz kaldığını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Fırıncılar olarak yaz döneminde merkez nüfusunun köylere taşınması, işsizlik ile birlikte, çifte kriz yaşadık. İnşaatlara, pazarlara gidin. Göreceksiniz ki; en eski, en iyi fırıncılar oralarda çalışıyor. Çünkü aldığı para yetmiyor, fırıncı da daha fazla veremiyor. Eskiden aylık un alırdık artık parakende çuval işi alıyoruz. Fırıncıların yüzde 90'ı kredi kullanmış durumda ve ödeyemiyorlar, haciz dosyaları hazırlanmış."
Un piyasası büyük dert
Fırıncıların en büyük derdinin un piyasası olduğunu ve hiçbir şekilde kontrol edilmediğini vurgulayan Baş, şöyle devam etti:
"Un fiyatları iki günde bir değişiyor, ne yapacağımızı şaşırdık. Fındığı olan fırıncı, fındığını satarak aldığı parayla ayakta durmaya çalışıyor. Sektörün hiç bir mekanizmasında kontroller doğru yürütülmüyor. Trabzon'da 120 fırın var, Trabzon'a 80 dükkan yeterli hizmeti verebilir. Ancak etraftaki ilçelerden de gelen ekmeklerle ürün artarken, satış alanı azalıyor. Trabzon'da yaklaşık olarak 3 bin fırın işçisi bulunuyor, bunlar aileleri ile birlikte 15 bin kişiyi buluyor. Biz 15 bin insanın yükünü devletin sırtından kurtardık. Devlet gereksiz vergi uygulamaları ile bizleri sıkıntıya sokuyor. Bizler de maddi gelirimizi artırmak için işçilerin çıkışlarını vermek zorunda kalıyoruz." Ekonomik krizin en iyi yönünün ekmeğin çöpten kurtulması olduğunu ifade eden Baş, "İnsanlar ekonomik nedenlerden dolayı artık çok dikkatli davranıyorlar. Aldıkları ekmeği sonuna kadar tüketiyorlar. Bunun için artık ekmekte israf çok azaldı" diye konuştu.
"Fırıncılar olarak yaz döneminde merkez nüfusunun köylere taşınması, işsizlik ile birlikte, çifte kriz yaşadık. İnşaatlara, pazarlara gidin. Göreceksiniz ki; en eski, en iyi fırıncılar oralarda çalışıyor. Çünkü aldığı para yetmiyor, fırıncı da daha fazla veremiyor. Eskiden aylık un alırdık artık parakende çuval işi alıyoruz. Fırıncıların yüzde 90'ı kredi kullanmış durumda ve ödeyemiyorlar, haciz dosyaları hazırlanmış."
Un piyasası büyük dert
Fırıncıların en büyük derdinin un piyasası olduğunu ve hiçbir şekilde kontrol edilmediğini vurgulayan Baş, şöyle devam etti:
"Un fiyatları iki günde bir değişiyor, ne yapacağımızı şaşırdık. Fındığı olan fırıncı, fındığını satarak aldığı parayla ayakta durmaya çalışıyor. Sektörün hiç bir mekanizmasında kontroller doğru yürütülmüyor. Trabzon'da 120 fırın var, Trabzon'a 80 dükkan yeterli hizmeti verebilir. Ancak etraftaki ilçelerden de gelen ekmeklerle ürün artarken, satış alanı azalıyor. Trabzon'da yaklaşık olarak 3 bin fırın işçisi bulunuyor, bunlar aileleri ile birlikte 15 bin kişiyi buluyor. Biz 15 bin insanın yükünü devletin sırtından kurtardık. Devlet gereksiz vergi uygulamaları ile bizleri sıkıntıya sokuyor. Bizler de maddi gelirimizi artırmak için işçilerin çıkışlarını vermek zorunda kalıyoruz." Ekonomik krizin en iyi yönünün ekmeğin çöpten kurtulması olduğunu ifade eden Baş, "İnsanlar ekonomik nedenlerden dolayı artık çok dikkatli davranıyorlar. Aldıkları ekmeği sonuna kadar tüketiyorlar. Bunun için artık ekmekte israf çok azaldı" diye konuştu.