Önceki gün sürpriz bir telefon aldım. Zaman zaman arayan ve Çoruh Vadisi'nin hidroelektrik santrallerle yok edilişinden, Trakya'nın yerlileri olan Trak'larla ilgili son çalışmalara kadar pek çok konuda yeni bilgiler aktaran Hilmi Yeltek'ti telefonun ucundaki. On yıldan beri AKP'nin yıkıcı politikalarına muhalefet eden vatansever bir kişidir Hilmi Bey. Hilmi Bey "hükümet cenahından ilginç haberler var" diyerek söze başladı: "Mevcut cari açığın sürdürülebilir bir durumu kalmadı. Böyle devam ederse ekim ayında büyük bir kriz bekleniyor. Hükümet bu muhtemel krize karşı bir tedbir aldı." "Nedir o tedbir?" "Para basmayı düşünüyorlar. Ama bu para basma politikasının amacı başka. İhracatı artırmak için para basarak ihracatçı firmalara fon aktaracaklar ve bu firmalardan ihracat yapmalarını isteyecekler. Böylece döviz girişi sağlayarak olası krizi önlemeyi planlıyorlar. Hükümetin para basarak ihracatı destekleme fikrini duyunca hemen seni aradım, 'para basma fikri
Haydar Baş Hocaya ait, oradan mı esinlendiler?' diye sormak istedim." "Esinlenmediler Hilmi Bey" dedim "resmen aşırdılar" dedim. "Bugüne kadar para basılırsa enflasyon artar diyen kapitalist ekonomik modeli uygulayanlar anlaşılan çıkış yolu arıyorlar.
Milli Ekonomi Modeli'nde senyorajı artırma fikri var ama bunun sebebi ihracatı artırmak değil halkın alım gücünü artıracak yardımlar yapıp talebi ve dolayısıyla üretimi artırmak. Halkın alım gücünün artmasıyla rahatlayan firmalar elbette ihracat yaparak da ekonomiye büyük katkı sağlayabilirler." Hilmi Bey, uzun telefon sohbetimizden çok memnun kaldı. Anlaşıldığı kadarıyla hükümet bir zamanlar Rıza Zarrab'ın dışarıdan getirdiği altınlarla çevirdiği cari açık makasının artışını önlemek için bu skandalın oraya çıkışından sonra başka yollar aramaya başladı. Bunun bir yolunu da "bir kenarından da olsa" MEM'e tutunmakta buldu. Buna göre
Merkez Bankası para basacak, belli başlı şirketlere dağıtacak ve "üretin ve ihracat yapın, bana döviz getirin" diyecek. Böyle bir yöntemle yani basılan parayı sadece dar sermaye kesimine dağıtmakla cari açığın kapanacağı fikir hayalden ibaret... Milli Ekonomi Modeli, Gayri Safi Milli Hasılanın (GSMH) yüzde 30'u civarında bir paranın basılarak Sosyal Devlet Modeli anlayışı içine halka verilmesini savunuyor. Böylece bütün halk ve ekonomik refah eşit olarak sağlanmış olacak. Eğer AKP'liler "Milli Ekonomi Modeli'nde para basma fikri savunuluyor, biz de para basıp sanayiciye dağıtalım" diyerek yola çıkmışlarsa tezi yanlış anladılar demektir. Kapalı kapılar ardında yorumlar yaparak, MEM'i yanlış anlayarak bugüne kadar devasa boyuta getirdikleri cari açığı kapatmayı düşünüyorlarsa yanılıyorlar. MEM'de üreticinin ve ihracatçının desteklenmesi elbette var ama az önce anlattığım bütünlük içinde var. Bence AKP'liler bunu "bizzat TEZ'in sahibine sorup öyle uygulasınlar!" Çekinmeye gerek yok, baksanıza Rusya bile tezi daha iyi kavramak için heyet üstüne heyet gönderiyor.