Sünni Üçgeni'nde kan kaybeden Amerikan gücü, Irak'ın güneyinde Şii kentlerinde de güç yitirmeye devam ediyor.
Şiilerce kutsal kabul edilen Necef'te Sadr yanlıları işgale karşı direnişin boyutunu artırdılar.
Yaklaşık iki milyon direnişçiyi kontrol eden 31 yaşındaki Sadr'a kendi geniş sülalesinden ve dini kurumlardan büyük destek var.
Yandaşlarına karşı önceki gün yaptığı konuşmada direnişlerinin daha da artacağını ve kendisinin ölmesi durumunda dahi bu hareketin bitirilemeyeceğini söyleyen Şii lider Sadr ile Hükümet temsilcileri arasında ateşkes ile ilgili müzakereler de sürdürülüyor.
Irak Geçiçi Yönetimi Sadr'ın beklentilerinin ne olduğunu anlamaya çalışıyor.
Sadr'ın kafasındaki yönetim düşüncesi ile mevcut idarenin zihni projesi birbiriyle ayrık.
Yani bu ayrıklık ileriki süreçte barış diye birşeyin olmayacağı sinyalini veriyor.
Irak'ın güneyinde üstüste düşürülen helikopterler ve kaybedilen askerler Washington'u daha da endişelendirdi.
İşgalin başında Saddam'a karşı koz olarak kullanılmaya çalışan Şiiler Amerikan hükümetinin elinde patladı.
H.Z Ali Türbesi'nin Amerikan uçaklarınca vurulmasından sonra bugünle birlikte 10'uncu gününe giren güneydeki yeni Şii direnişi Amerika'nın başına bela oldu.
Pazaryerleri ve mahalleleri Nihai Operasyon adı altında bombalamaya devam eden Amerikan işgal gücü, bölgede kendi estirdiği şiddetin tepkilerini yaşıyor.
Hafta başından bu yana 500'den fazla sivili katleden işgalciler, verdikleri zayiatları da gizlemeye devam ediyorlar.
İran, Suriye ve Filistin gibi komşu ülkelerden ABD'ye sert tepkiler geliyor. Şam'da, Tahran'da ve Gazze Şeridi'nde Amerika'nın son saldırıları protesto edildi. Sokağa çıkan halk işgale lanet yağdırdı.
Güney bölgesindeki Şiiler ise dün yine sokaktaydı.
Binlerce gösterici, Hükümet Başkanı Allavi'yi Amerika'nın piyonu ve kafir olarak lanetleyerek biran evvel işgalin bitirilmesi çağrısında bulundu.
Irak'ta talan ve yağma başlatan Amerikan askerlerine halk kin kusuyor.
Kuzey kentlerinde de durum farklı değil.
Orta bölgede patlak veren çatışmalar Kuzey ve Güney bölgelerinde de yayılarak Irak tam bir ateş topu halini aldı.
Başkanlık seçimleri için rakibi Kerry ile ağız dalaşına giren Bush bu gerçekleri görmekten çok uzak.
Irak'ta tekrar başa dönüldü. Ne demokrasi var, ne özgürlük, ne güvenlik.
Irak'ta şiddet kol geziyor.
İşgal sürdükçe de bu ağ daha da
örülecek.
Şiilerce kutsal kabul edilen Necef'te Sadr yanlıları işgale karşı direnişin boyutunu artırdılar.
Yaklaşık iki milyon direnişçiyi kontrol eden 31 yaşındaki Sadr'a kendi geniş sülalesinden ve dini kurumlardan büyük destek var.
Yandaşlarına karşı önceki gün yaptığı konuşmada direnişlerinin daha da artacağını ve kendisinin ölmesi durumunda dahi bu hareketin bitirilemeyeceğini söyleyen Şii lider Sadr ile Hükümet temsilcileri arasında ateşkes ile ilgili müzakereler de sürdürülüyor.
Irak Geçiçi Yönetimi Sadr'ın beklentilerinin ne olduğunu anlamaya çalışıyor.
Sadr'ın kafasındaki yönetim düşüncesi ile mevcut idarenin zihni projesi birbiriyle ayrık.
Yani bu ayrıklık ileriki süreçte barış diye birşeyin olmayacağı sinyalini veriyor.
Irak'ın güneyinde üstüste düşürülen helikopterler ve kaybedilen askerler Washington'u daha da endişelendirdi.
İşgalin başında Saddam'a karşı koz olarak kullanılmaya çalışan Şiiler Amerikan hükümetinin elinde patladı.
H.Z Ali Türbesi'nin Amerikan uçaklarınca vurulmasından sonra bugünle birlikte 10'uncu gününe giren güneydeki yeni Şii direnişi Amerika'nın başına bela oldu.
Pazaryerleri ve mahalleleri Nihai Operasyon adı altında bombalamaya devam eden Amerikan işgal gücü, bölgede kendi estirdiği şiddetin tepkilerini yaşıyor.
Hafta başından bu yana 500'den fazla sivili katleden işgalciler, verdikleri zayiatları da gizlemeye devam ediyorlar.
İran, Suriye ve Filistin gibi komşu ülkelerden ABD'ye sert tepkiler geliyor. Şam'da, Tahran'da ve Gazze Şeridi'nde Amerika'nın son saldırıları protesto edildi. Sokağa çıkan halk işgale lanet yağdırdı.
Güney bölgesindeki Şiiler ise dün yine sokaktaydı.
Binlerce gösterici, Hükümet Başkanı Allavi'yi Amerika'nın piyonu ve kafir olarak lanetleyerek biran evvel işgalin bitirilmesi çağrısında bulundu.
Irak'ta talan ve yağma başlatan Amerikan askerlerine halk kin kusuyor.
Kuzey kentlerinde de durum farklı değil.
Orta bölgede patlak veren çatışmalar Kuzey ve Güney bölgelerinde de yayılarak Irak tam bir ateş topu halini aldı.
Başkanlık seçimleri için rakibi Kerry ile ağız dalaşına giren Bush bu gerçekleri görmekten çok uzak.
Irak'ta tekrar başa dönüldü. Ne demokrasi var, ne özgürlük, ne güvenlik.
Irak'ta şiddet kol geziyor.
İşgal sürdükçe de bu ağ daha da
örülecek.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005