İşgal Döneminin Gazetecileri

Evvelki günkü "Derin devlet Sığ siyaset" yazımızda Başbakan'ın açtığı "derin devlet" tartışmasının zamanlamasına dikkat çekmiş ve Cinayet ellerinde patladıkça bu neviden girişimler artıyor demiştik. Özetle şunu da eklemiştik:"Buyurun bu söyleminizin üstüne adam gibi gidin. Ama karşınıza "Derin ABD", "Derin İsrail" çıkarsa ne yapacaksınız. Son 50 yıldır bu ülkenin çarkları acaba kimin için dönüp durd u?"Yazının mürekkebi kurumadan bu tartışmayı açanlar, sağlarında sollarında bulunup da menfaat dilenen gazeteciler üzerinden bir saldırı başlattılar. Prof. Dr.Haydar Baş'ın "Maneviyatçı, Millici ve Ulusalcı" olmak gibi müthiş bir suç işlediğini keşfettiler! Buna bağlı olarak da genel başkanlığını üstlendiği BTP'nin affedilemeyeceğini ve ebediyen kapatılması gerektiğini yumurtladılar!Tesbit 1: Bu ülkede milleti, devleti savunmak, dindar olmak, vatanperver olmak bu kafalara göre suçtur!Nasıl demeyin?Ülkenin getirildiği nokta yazık ki budur!Ezber bozmak, tekere çomak sokmak, kısaca yanlışa yanlışsın demek ve doğru olmak bugün ülkede yapılamayacak fiiller arasına sokulmaktadır.En azından bu çabalar bugün zirve yapmıştır.***Yazık ki bu işlerin maşası olarak kullanılan gazeteciler vardır bu ülkede. En azından onlar kendilerini gazeteci olarak tanıtmaktadırlar. Oysa onların kariyerlerinde yok yoktur. İş takipciliği, çanaktan beslenmek, bitmiş sermayelerini yenilemek için Hocaefendilerin elini eteğini öpmek, öptükleri eteğin fotoğraflarını bürolarına asmak da dahil her şey vardır.Şimdi bu zengin(!) kariyerlerine muhbirliği de eklediler!2. sınıf, kifayetsiz muhteris sıfatlı gazeteciler üzerinden başlattıkları  muhbirliği kendileri devam ettiriyorlar. Niye vatanperversin suçlaması ile savcıları göreve çağırıyorlar ya da bir takım ucuz paslaşmalarla "Bakın Devletin Adamı bunlar haaa görüyorsunuz değil mi"  numarasına yatıyorlar!Bu tezgahın "siyasetin tepesinden" ve "CIA himayesinde ABD'de yaşayan zat'tan" başladığını bilmiyoruz söylemeye gerek var mı?Ama aradaki dalkavuklar rollerinin üstüne çıkarak, gelecek de yaşanabilecek muhtemel suçlamalar içinde ortam hazırlamaya çalışıyorlar!Unuttukları şey kendilerini akıllı, kendileri dışındakileri ahmak ve bir de yaşadıkları şu ipleri bırakılmış vasatın normal olduğunu ve ilelebed devam edeceğini zannetmeleri ile ilgilidir!Halbuki ülkeye geçirttikleri travma arızidir. Bu anormallikler sürgit devam edemez. Bir ülkede devleti savunmak, milleti savunmak, birliği, dirliği savunmak, dini, mukaddesatı savunmak suç olamaz! İşgal dönemlerinde işgalin aydınları ya da işgalin gazeteci kılıklı muhbirleri bunu suç olarak göstermeye çalışabilirler! Ama bu kural sadece işgal dönemleri için geçerlidir!Ve bir şey daha...5000 yıllık geçmişi olan bir millet için işgal de geçici bir durumdur!