Kimin için özelleştirme?

Özelleştirmede sınır tanımayan AKP hükümeti son olarak da  köprülerin özelleştirilmesini gündem etti. Sokak röportajlarında dahi sata sata elimizde  bir şey kalmayacak yorumlarının yapıldığı bir icraat dönemindeyiz. Bugün globalleşmenin bir ayağı özelleştirme,  birdiğer ayağı ise senyoraj gelirlerine getirilen  yasaklamalardır. (  Prof. Dr. Haydar baş, milli ekonomi modeli,sy. 253) Globalizm ie ilgili pek çok yazı kaleme aldık. Devletlerin kaynaklarını ve  Milletlerin emeklerini sömürmenin 21 y.y. daki adı olan bu sihirli kelime özelikle az gelişmiş veya gelişmekde olan ülkelere  iş yaptırmanın formülü?Küresel bir dünyaya ayak uydurmak gerekçesiyle yapılan tavsiyelerin yerine getirilmesi aslında  süper devletlere bağımlı ve tüm imkanlarıyla hizmetkar devletler oluşturmaktadır. Emek ve sermayenin buralara akışınından başka bir işe de yaramamaktadır. İşte Türkiye örneği? son dönemde AKP iktidarında İMF ye ram olmanın  acı kaderine hepimiz şahidiz. Özelleştirilmelere hız verilmesi  ve  bu taleplere paralele olarak çıkarılan yabancıların mülk ve toprak alması önündeki engellerin kaldırılması yönündeki yasların çıkarılması , ülkemizi yabancıların tapulu arazisi haline  getirmektedir.İşlenmemiş Yer altı kaynakları ile dünyanın gözü üstümüzde iken, önemli maden rezervlerimiz  adeta bedava denilebilecek meblağlara yabancı şirketlere ruhsat karşılığı sunulmaktadır. Kamu hizmetlerinden maksat  devletin millete  el tutması , milletin ihtiyaçlarını karşılamasıdır.  Köprünün, KİT'lerin, Telekom'un, kamuya ait önemli alanların özelleştirilmesi haksız rekabete sebep olabileceği gibi, yabancıların eline geçen bu hizmetler  ederinin çok üstünde değerlerle halka sunulacaktır.Kaldı ki, bu özelleştirmelerden  millet yararına bir maddi kar da elde edilememektedir. Hangi özelleştirmenin  karı hangi kamu hizmetine  kullanılmıştır. Zararı karının çok üzerindedir. İşin millet yararına değerlendirilebilecek hizmet  yönü olduğu gibi, ülke  zenginliği olarak ifade edebileceğimiz bu kurumların özelleştirmelerinde bir de milli menfaatler kısmının  incelenmesi gerekir. Bugün Petkim, Tüpraş, Erdemir, Telekom  gibi stratejik değeri   satışından elde edilecek meblağdan çok daha yüksek  olan kurumlar bir bir özelleştirilmektedir. Aslında bunlara özelleştirme değil,  ülkenin saç ayaklarının bir bir milletin elinden alınması demek daha doğru olur.  Milletin alın teri ile yıllar süren çalışmalarla oluşturulan bu kurumlar millete hiç danışılmadan neden yabancılara peş keş çekilmektedir. Blok satışların olduğu özelleştimelerde ayrı bir inceleme konusu olmalıdır. Demek isteriz ki, özelleştirmeler Türk milletine değil, global sermayedarların işine yaramaktadır.Yarın, globalizmin 2. ayağı senyoraj gelirlerini inceleyeceğiz?