Meseleye bir de bu açıdan bakalım.
Fransa Dışişleri Bakanı “haçlı seferini başlatıyoruz” deyip Libya üzerine bombardıman uçaklarını gönderdiği zaman, harekata ilk destek veren AKP iktidarı olmamış mıydı?
Hem de daha bir ay evvel; “NATO Libya’ya girer mi? Ne işi var Libya’da, böyle bir şeyi düşünmek bile abestir” diyen Başbakanımız, kısa bir zamanda; “Libya’nın Libyalılara ait olduğunu tescil için NATO Libya’ya girmelidir” çizgisine savrulmuştu.
Ondan sonraki süreci hep beraber hatırlıyoruz.
Haçlı uçakları aylarca kardeş Libya’yı acımasızca bombaladılar, bazen yanlışlıkla, bazen de kasıtlı olarak sivil yerleşim yerleri yerle bir edildi, on binler göz göre göre katledildi.
İmam-Hatip nesli iktidarının hemen üçüncü ayında nasıl Irak işgali başlamış ise, haçlı uçakları yıllarca nasıl başta Bağdat olmak üzere tüm Irak şehirlerine “demokrasi bombaları” yağdırmış ise, yine bu ekibin iktidarında ve destekleri ile kardeş Libya’ya da “demokrasi bombaları” yağmaya başlamıştı.
Şimdi tartışıyoruz, Fransa şöyle yaptı, şöyle haksızlık yaptı, ayıp etti, kahrolsun Fransa…
Güzel de, Fransa ve diğer işgal güçlerine yedek lastik olup, hatta daha sonra harekatın merkezini İzmir’e alıp masum insanların katlini seyrettiğimizi unutmuş gibi görünüyorsunuz.
Haçlıların bombaları ile şehit olanlar ve yakınlarını kaybedenler bu bombacılara ve destekçilerine hayır dua ettiklerini mi zannediyorsunuz?
Mazlumun ahı indirmez mi şahı?
Şimdi çıkmış; “Fransa tarihine baksın, Cazayir’deki cinayetlerine bir baksın” diyorsunuz da, daha senesi dolmadı, bombardımandan sağ kurtulanların yaraları iyi olmadı, sizin Libya operasyonuna verdiğiniz destek ne olacak?
On yıldır iktidar partisinin destekçisi olan arkadaşlar, kusura bakmasınlar Fransa’nın aldığı alçakça karara gösterdikleri tepkileri pek samimi gelmiyor bize.
Oturun inceleyin, araştırın, Avrupa başkentlerinde kabul edilen soykırım iftirası hangi iktidar dönemine rastlıyor ve dişe dokunur ne yapılmıştır?
On yıllık iktidarları boyunca; “Avrupa Birliği bir medeniyet projesidir” diyerek milleti oyalayan kendileri, bu sözde “Medeniyet Projesi” etrafında kümelenen ülkelerle bir olup kardeş ülkelere yönelik “bombalı demokrasileri” destekleyen de kendileri…
Bütün bunlar olurken iktidar partisini alkışlayan arkadaşlar şimdi güya Fransa’ya tepki gösteriyorlar.
Sizin eseriniz, sizin eserinizin eseri…
Libyalı şehitlerin ahını unutmayın.
Fransa Dışişleri Bakanı “haçlı seferini başlatıyoruz” deyip Libya üzerine bombardıman uçaklarını gönderdiği zaman, harekata ilk destek veren AKP iktidarı olmamış mıydı?
Hem de daha bir ay evvel; “NATO Libya’ya girer mi? Ne işi var Libya’da, böyle bir şeyi düşünmek bile abestir” diyen Başbakanımız, kısa bir zamanda; “Libya’nın Libyalılara ait olduğunu tescil için NATO Libya’ya girmelidir” çizgisine savrulmuştu.
Ondan sonraki süreci hep beraber hatırlıyoruz.
Haçlı uçakları aylarca kardeş Libya’yı acımasızca bombaladılar, bazen yanlışlıkla, bazen de kasıtlı olarak sivil yerleşim yerleri yerle bir edildi, on binler göz göre göre katledildi.
İmam-Hatip nesli iktidarının hemen üçüncü ayında nasıl Irak işgali başlamış ise, haçlı uçakları yıllarca nasıl başta Bağdat olmak üzere tüm Irak şehirlerine “demokrasi bombaları” yağdırmış ise, yine bu ekibin iktidarında ve destekleri ile kardeş Libya’ya da “demokrasi bombaları” yağmaya başlamıştı.
Şimdi tartışıyoruz, Fransa şöyle yaptı, şöyle haksızlık yaptı, ayıp etti, kahrolsun Fransa…
Güzel de, Fransa ve diğer işgal güçlerine yedek lastik olup, hatta daha sonra harekatın merkezini İzmir’e alıp masum insanların katlini seyrettiğimizi unutmuş gibi görünüyorsunuz.
Haçlıların bombaları ile şehit olanlar ve yakınlarını kaybedenler bu bombacılara ve destekçilerine hayır dua ettiklerini mi zannediyorsunuz?
Mazlumun ahı indirmez mi şahı?
Şimdi çıkmış; “Fransa tarihine baksın, Cazayir’deki cinayetlerine bir baksın” diyorsunuz da, daha senesi dolmadı, bombardımandan sağ kurtulanların yaraları iyi olmadı, sizin Libya operasyonuna verdiğiniz destek ne olacak?
On yıldır iktidar partisinin destekçisi olan arkadaşlar, kusura bakmasınlar Fransa’nın aldığı alçakça karara gösterdikleri tepkileri pek samimi gelmiyor bize.
Oturun inceleyin, araştırın, Avrupa başkentlerinde kabul edilen soykırım iftirası hangi iktidar dönemine rastlıyor ve dişe dokunur ne yapılmıştır?
On yıllık iktidarları boyunca; “Avrupa Birliği bir medeniyet projesidir” diyerek milleti oyalayan kendileri, bu sözde “Medeniyet Projesi” etrafında kümelenen ülkelerle bir olup kardeş ülkelere yönelik “bombalı demokrasileri” destekleyen de kendileri…
Bütün bunlar olurken iktidar partisini alkışlayan arkadaşlar şimdi güya Fransa’ya tepki gösteriyorlar.
Sizin eseriniz, sizin eserinizin eseri…
Libyalı şehitlerin ahını unutmayın.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024