BTP Lideri Prof. Dr. Baş, "Herkesin karnını doyurup, sırtını giydireceğim. Herkes hayatından memnun olacak. Ve elinizi açıp Allah'a dua edeceksiniz. Bu da bana yetecek" dedi.

 

Eleştirmeye varlar, çözümde yoklar"Sağdan olsun, soldan olsun, bizdeki bütün partiler, eleştirmekte, dövmekte ve kovmakta bir tanedirler, ama gel gör ki, bir tanesinin çözümü var mıdır? Hayır. Hiçbirinin çözümü yok" diyen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Baş şöyle konuştu: " Ülkedeki vahim durum ortada bunu en fazla eleştiren kimdir? Muhalefet partisidir. Yeminle konuşuyorum, onun da yapacağı bir şey yoktur. Niye? Çözümü yok ki. Muhalefet partisinin büyüğü böyle, ya küçüğü? Onu getir, onun da yapacağı bir şey yok. Onların tamamını biz hayatımızın içerisinde gördük ve denedik. Hiçbirinin bir çözümü yok. Kendilerine ait bir tarım politikası yok. Kendilerine ait bir ormancılık politikası yok. Kendilerine ait bir madencilik politikası yok. Yahu kendilerine ait bir iç siyaset politikası da yok."

Birileri söylüyor, bunlar yapıyor"Hazırlanmış senaryolar, geliyor bir tanesi A şahsınınkini uyguluyor, öteki B şahsınınkini uyguluyor" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Şimdi böyle bir siyasetin milletin hayrına görebileceği ne hizmet olabilir?" diye sordu. Tarım köylüsünün sıkıntılarına da değinen BTP Genel Başkanı şunları söyledi: "O bakımdan bunlar çözüm değildir. Ve millet artık uyanması lazım. Takım tutar gibi, 'Ben şu partideyim, ben bu partideyim', 'Buna ben şu kadar oy verdim...' gibi düşüncelerden milletin kurtulması gereklidir. Çünkü bu düşünce milleti mahvediyor, milleti yok ediyor. Türkiye turu kapsamında Anadolu'nun pek çok şehrini ziyaret ettik. Gittiğimiz yerlerde gördük. Anadolu kan ağlıyor. 'Battık' diyor, 'mahvolduk' diyor. Vallahi billahi, 'mahvolduk' diyor. 'Bittik' diyor, 'Ne olacak Hocam' diyor. Şimdi iktidarın yapacağı hiçbir şey yok, yapamaz. İktidar AB'ye söz verdi. 'Ben' diyor 'tarım nüfusunu aşağıya indirmekle mükellefim'. Şu anda tarım nüfusu yüzde 30. Bunu diyor, 15 milyona indirmeye mükellefim ben. 'Ben söz verdim' diyor. Şimdi kalkıp da köylülere, 'Ey köylüler buradan hicret edin' diyecek hali yok. Ne yapacak? Köylünün elektriğini kesecek, köylünün suyunu kesecek, köylüye vergiyi muazzam bir şekilde vuracak, adam da canından bıkacak, 'lanet olsun' diyecek, budur. Yapılan da bu, öyle değil mi?"

Milletimin hayır duası bana yeter"Gelinen noktada ülkemizin yaşadığı tüm çıkmazlardan çıkışın tek formülü de biziz" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Türkiye'nin beklediği açılım BTP dışındaki bir hareketle mümkün değil" ifadelerinde bulunduğu konuşmasında şunları söyledi: "Türkiye kabul etsek de etmesek de bir noktaya geldi. Açılım istiyor. Bu açılım, Bağımsız Türkiye Partisi'nin dışındaki bir hareketle mümkün değil? Herkes bir bilek bir yürek olacak! Olmaya mecburuz. Bunu biz yapmaya hazırız? Ve ben dediğim gibi herkesin karnını doyuracağım, sırtını giydireceğim. Herkes hayatından memnun olacak. Ve elinizi açıp, Allah'a dua edeceksiniz; Yarabbi bunu ekenden doğurandan razı ol? Bu da bana yetecek."

Tek kurtuluş kapısı BTP'dir"Partilerin hepsi Avrupa Birliği diyor, IMF diyor ve ABD diyor" diye konuşan Prof. Dr. Baş,  "IMF'nin dışında, ABD'nin dışında ve AB'nin dışında çözümü olan bir yola girilmedikçe kurtuluşun mümkün olmayacağının altını çizdiği konuşmasına şöyle devam etti:"O halde IMF'nin dışında, ABD'nin dışında, AB'nin dışında çözümü olan bir yola girmeliyiz. Nedir o? Sosyal Devlet anlayışıdır. Karına bakacak, çocuğuna bakacak, eğitimini temin edecek, yedirecek, içirecek, giydirecek ve ticaret hayatında yükselmene imkân tanıyacak... Kısaca sosyal devleti sana hibe edecek bir anlayış. O da kimde var? IMF, AB ve ABD kulvarında yürümeyen tek parti olan Bağımsız Türkiye Partisi ve Haydar Hocada var. Daha? Kalkındıracak, açı doyuracak ve sırtını giydirecek bir iktisat anlayışı kimde var? Haydar Hocada var, Milli Ekonomi Modeli... Buna gelmeye mecburuz. Buraya girmediğimiz müddetçe, yeminle konuşuyorum, şu avucumun içini seyrettiğim gibi görüyorum, vallahi de millet batmaya, yok olmaya mahkûmdur, billahi de."