Wikileaks en fazla Türkiye'yi etkiledi. En fazla gürültü Türkiye'de çıktı. Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere belgelerde adı geçen AKP'liler belgelerin kaynağı olan ABD'ye öfkelenmek yerine belgeleri yayınlayan Türk medyasına kızdılar. AKP, Amerika'ya kızabilir mi? Bırakınız ABD'yi eleştirmelerini kızma özgürlükleri bile yok! Nedeni, Nasreddin Hoca fıkrasında gizli: Hoca, evin anahtarını ahırda düşürmüş. Ama kaybettiği yer olan ahırda aramak yerine dışarıda, bahçede aramaya başlamış. Sormuşlar komşuları: -Hoca ne arıyorsun? -Anahtarımı. -Nerede düşürdün? -Ahırda! -Git orada arasana. -Ama orası çok karanlık! Mesela budur. Ahır çok karanlıktır. Orada Obama vardır, Pentagon vardır, stratejik ortaklık vardır, tekrar iktidara gelmek için lazım olan küresel destek vardır. Oraya dokunmak tehlikelidir. Orası karanlıktır. İçerde ise bağır bağırabildiğin kadar bir gariban medya ve ana muhalefet vardır: "Bu haberleri yayınlamak alçaklıktır!" Haber yapmak alçaklık olamaz. Rus basını Putin hakkındaki iddiaları, İsviçre basını Erdoğan'ın gizli hesabı ile ilgili iddiaları çarşaf çarşaf yazıyor. Dışarıda sorun yok. Sorun Türkiye'de. Burada "ahır karanlık!" Lizbon Zirvesi'nde, ABD Başkanı Obama , Abdullah Gül'ün sırtını sıvazladı diye "iki lider liseli arkadaş gibiydi, bütün dünya bu dostluğu hayranlıkla izledi" haberler yapan yalaka basının ağzını bıçak açmıyor. ABD'nin hakaretini görmezden geliyorlar. Yalakalık zor zanaat!