Dünkü yazımızda Başbakan Erdoğan'ın TÜSİAD'ın ağalarının önünde "Otomobil sektörünün babaları burada, artık yerli otomobilimizi yapalım" diye yaptığı konuşmayı yorumlamıştık. Ve dedik ki, "Bu milli olmayan siyaset, otomobil üretemez." Türkiye AKP döneminde 'milli olan' her şeyi terk etti. Bunun başında da ekonomideki milli yatırımları bıçak gibi keserek, satarak, özelleştirerek işlediği cinayetler geliyor. Ülke borç batağına sokuldu. Bu öyle bir borç yükü ki ülke 'savaşa girmekten beter hale' getirildi. Türkiye Birinci Dünya Savaşı'na girerken 1914 yılında toplam dış borcu 162 milyon lira idi. Harbin sonunda Almanlardan aldığımız avanslarla birlikte borcumuz 476 milyon liraya yükseldi. Yani yaklaşık 1'e 3 oranında arttı borcumuz. AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye'nin borcu 200 milyar dolardı, bugün 800 milyar dolara ulaştı. Yani 1'e 4 oranında artış var. Türkiye'yi Çanakkale, Filistin Kanal, Kafkasya, Irak, Hicaz, Galiçya ve Yemen cephelerinde 4 yıl savaşan bir ülkenin borcundan daha büyük bir borç batağına sokan hükümetin 'otomobil fantezisi' gerçek olmaktan çok hayalden ibaret. AKP'nin 'otomobil üretin' diye yalvardığı 'babalar' küresel otomobil firmalarını montaj acentası olarak astronomik karlar elde ederken ve diğer yandan da ülkenin için sürüklendiği yeni ekonomik tablo gereği 'üreten' değil 'marketçilik yapan' yeni holding modellerini gündeme getirmişken 'yerli otomobil üretmek' gibi zahmetli, külfetli ve de masraflı bir işe neden girsinler? Türkiye otomobil yapamaz mı? Yapar elbet. Uçak da yapar, tank da yapar. Ama 'bu kafa' ile değil. İthalatçı, IMF'ci, Brüksel'ci, özelleştirmeci, 'babalar gibi satarım'cı kafa ile yerli otomobil üretemezsiniz. Yerli otomobil üretmek isteyenler öncelikle kendileri yerli olacak. Kafaları, kadroları, projeleri yerli olacak. Milli olacak! Dünyada sanayileşmelerini gerçekleştiren bütün ülkeler bunu 'milli bir kafa' ila yaptı. Ne mi yapacaksınız? 1. Özelleştirme, satma - savma politikalarından vazgeçeceksiniz. 2. Türk sanayicilerinin son yıllarda neden Türkiye'deki tesislerini söküp Romanya, Bulgaristan gibi ülkelere gibi ülkelere taşıdığına kafa yoracaksınız. 3. Üretime destek vereceksiniz. Sabah gazetesini alsın diye milyar dolarlar aktardığınız Çalık grubuna verdiğiniz paraları milli sanayi oluşumuna aktaracaksınz. Yoksa birilerinin size "Çalık'a söyleyin, otomobili o üretsin!" demesine mani olamazsınız. 4. Liberal sömürgeci vahşet yerine 'devletçi ekonomiye' döneceksiniz. Devlet olarak otomobil gibi büyük projeleri gerçekleştirmek isteyenlere vergi muafiyeti, arazi kolaylığı, finansman desteği, AR-GE desteği vesaire sağlayacaksınız. 5. "ABD'nin doğal müttefiki olmak" yerine "Kendi otomobilin yapan İran'ın doğal müttefiki olmayı" tercih edeceksiniz. 6. Sorosların kapısını bırakıp, milli ekonominin manifestosunu yazmış olan
Haydar Baş'a koşacaksınız, "Hocam, bu iş nasıl olacak?" diye soracaksınız. Bunları yapın, otomobilin de uçağın da 'âlâ'sını yaparsınız.