Şili'de yerin yüzlerce metre altında 5 Ağustos'tan itibaren mahsur kalan 33 madencinin gökyüzü özlemi sona eriyor. Tüm dünyanın sonucunu merakla beklediği kurtarma operasyonunda madenciler tek tek yeryüzüne çıkarılıyor

 

Şili'de 5 Ağustos'tan bu yana tam tamına 69 gün boyunca Copiago kenti yakınlarındaki bakır ve altın madeninde yerin 622 metre altında yaşamak zorunda kalan işçiler birer birer özgürlüklerine kavuşuyor. Yerin altından ilk kez 31 yaşındaki Florencio Avalos isimli madenci, Türkiye saatiyle 06.10 sularında kurtarma kapsülü içerisinde başarıyla yeryüzüne çıkarıldı. Yaklaşık 15 dakikada yukarı çekilen Avalos'u ilk karşılayanlar arasında eşi Monica ve 7 yaşındaki oğlu Bairo ile Şili Devlet Başkanı Sebastian Pinera da yer aldı. Bairo, babasını görünce gözyaşlarına boğulurken, Pinera 69 gün yerin altında kalan madenciye sıkı sıkı sarıldı. Avalos'un yüzeye çıkarılmasından kısa süre önce Manuel Gonzalez adlı kurtarma görevlisi, aynı kapsül içinde vinç ve makara aracılığıyla madencilerin yanına inmişti. Madenciler tarafından sıcak bir şekilde karşılanan kurtarma görevlisi, işçilere nasıl yukarı çıkarılacaklarını bir kez daha anlattıktan sonra Avalos'u kapsüle bindirmişti. Gonzalez'in ardından sağlık görevlisi Roberto Ros kapsülle madene indirildi. Madencilerin yanında bulunan iki görevli, işçilerin kapsüllere bindirilmesine yardımcı oluyor.

Hediye olarak taş getirdi

Avalos'tan yaklaşık 1 saat sonra da 39 yaşındaki madenci Mario Sepulveda kapsülle yukarı çıkarıldı. Çıkarılan ilk madenciye göre daha neşeli ve hareketli olduğu gözlenen Sepulveda, kendisini karşılayanlara madenden getirdiği taşlardan hediye etti. Taşlardan birini de Pinera'nın eline veren Sepulveda, "Çok mutluyum" diye bağırarak, yumruğunu havaya kaldırdı ve gördüğü herkesi kucakladı. Kurtarılan üçüncü madenciyse 52 yaşındaki Juan Illanes oldu. Madenden dördüncü olarak gruptaki tek Bolivyalı olan 23 yaşındaki Carlos Mamani çıkarıldı. Kurtarmalar böylece devam etti.

Yeni Zümrüdüanka efsanesi

Madenciler 622 metrelik kurtarma kuyusundan 'Zümrüdüanka Kuşu' adı verilen 4 metre uzunluğunda ve omuz genişliğindeki kapsülle tek tek yukarı taşınıyor. Her bir madencinin yukarı çıkarılması yaklaşık 1 saat alıyor. Kurtarma operasyonunun bugün öğle saatlerinde sona ermesi bekleniyor. İşçiler dünya rekorunu kırmak için en son çıkmak isterken yönetim, madenden ilk olarak psikolojik olarak en istikrarlı ve deneyimli madencilerin çıkmasını uygun buldu. İkinci çıkacak grup kalp ve tansiyon problemi olanlardan oluştu. En sona ise en sağlıklı olanlar bırakıldı. Madenden son olarak çıkarılacak ismin 54 yaşındaki vardiya amiri Luis Urzua olması bekleniyor. Madenciler, kapsüllerden gözleri kapalı olarak çıkıyor. Uzun süre karanlıkta kaldıkları için gözlerinde hasar meydana gelmemesi için çıkışta hemen özel gözlük takıyorlar. İşçiler, maden yakınında kurulan saha hastanesinde astronotlara uygulanan tıbbi kontrollerden geçtikten sonra biraz aileleriyle hasret giderip Copiago kentinde başka bir hastaneye götürülüyor. Madencilerin her birinin yüzeye çıkışı sirenle duyuruluyor. Madenci yüzeyde göründüğünde ambulans sirenine benzer bir siren çalışmaya başlıyor ve kurtarma kuyusunun yanındaki ışıklı uyarı da bir dakika boyunca yanıyor. Yetkililer, bunun tüm kurtarma ve ilk yardım ekiplerini en üst düzey alarm durumuna geçirmek için bir sinyal olduğunu ifade ediyor.

Devlet Başkanı gururlu

Kurtarma bölgesine gelen Şili Devlet Başkanı Pinera da kurtarma çalışmalarını bizzat yerinde takip ediyor. Pinera operasyondan önce gazetecilere yaptığı açıklamada, "Asla teslim olmayacağımıza dair söz vermiştik ve bu sözümüzü tuttuk" diye konuştu. Madencileri yeryüzünde bir medya ordusu bekliyor. Dünyanın dört bir yanında gelen yüzlerce gazeteci kurtarma bölgesine akın etti. Birçok televizyon kanalı kurtarma operasyonunu canlı yayınladı. Öte yandan işçilerin bir daha madene inmelerine pek gerek kalmayacak gibi görünüyor. Çünkü madencilere kitap yazmaları, sayısız televizyon şovuna katılmaları, filmlerde yer almaları, bedava tatil yapmaları gibi teklifler sunuluyor. 33 işçi, 5 Ağustos'ta San Jose altın ve bakır madeninde gerçekleşen göçüğün ardından, oturma odası büyüklüğündeki bir sığınakta mahsur kalmıştı. 22 Ağustos'ta öldükleri sanılırken, madene inen bir matkap ucuna "Yaşıyoruz ve kurtarılmayı bekliyoruz" notu iliştirince yaşadıkları anlaşılmıştı. Madencilere o tarihten bu yana açılan 6 ayrı 15 cm'lik delikten yiyecek, içecek ve oksijen gönderiliyor. Madenciler yerin altında geçirdikleri 2 aydan fazla süre boyunca çıkış kapsülüne sığabilmek için diyet ve egzersiz yapmıştı.