"Ülkeyi kim yönetiyor? Sloganlar mı, sloganlarla yönetmem diyenler mi?Sevinmiştik, Başbakan Erdoğan Şemdinli'ye gecikmiş de olsa devletin kararlılığını ve terör karşısındaki ödün vermez tutumunu göstermek için gittiğini düşünerek.Ama sevincimiz kursağımızda kaldı, hayal kırıklığına uğradık.Geciken ziyaret yapıldı. Ama sevinen taraf biz olamadık. AB oldu PKK oldu. AB Komisyonu Ankara Temsilcisi HansJörg Kretschmer, Şemdinli'de meydana gelen olayları takip ediyor musunuz? sorusuna, "Hakkâri'yi ziyaret ettiğimde, muhataplarımın en çok şikâyet ettikleri şey, hükümetin kendilerine ilgi göstermemesi oldu. Onun için Başbakan'ın oraya gitmek için çaba sarf etmesi önemli bir jesttir" açıklamasında bulunarak Erdoğan'ın ziyaretinin kimin isteğiyle ve kime jest amacıyla yapıldığını ortaya koydu.Ziyaretin hemen ardından hükümetin eliyle devlet geri adım atıp, bölücülerin görevinden alınmasını istedikleri Hakkâri valisinin de görevinden alınması bunu doğrular nitelikte. Oysa Erdoğan sloganlarla ülkeyi yönetmem demişti. Bu sözünde çok haklıydı, Başbakan. Ülkeyi aslında kimlerin yönettiği artık herkesin malumu?"Büyükanıt Paşa neden yıpratılmaya çalışılıyor? Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Şemdinli'deki olaylarda adı geçen astsubayla ilgili sözleri konusunda sürekli olarak eleştiri yağmuru altında tutuluyor. Büyükanıt'a saldırmak için fırsat kollayanlar, hiç zaman kaybetmediler. "Biz yargıya saygılıyız" diyen ve "hiçbir soruşturma neticelendirilmeden, hiçbir yargı kararı olmadan, hemen olaya Susurluk yaftasını yapıştıranlar yargıya saygı gösterdiler mi?" anlamlı sorusunu yönlendiren Büyükanıt, ortaya koyduğu tutumda ne kadar tutarlı olduğunu gösterdi bence.Tutarsızlara tokat gibi bir tutarlılık gösterildi anlayacağınız.Bir astsubayın Şemdinli'deki olaylarda adı geçmektedir, ama henüz yargının verdiği herhangi bir karar yoktur. Yargı "suçludur" demeden bir insanı suçlu ilan etmek yargısız infaz değil midir? Birçokları bu cürümü işlemektedir. Oysa olması gereken tutumu ortaya koyan bir tek Büyükanıt olmuştur. Büyükanıt, "hiçbir komutan yargıya gittikten sonra suçlu bulunmuş bir kişiyi savunmaz, savunamaz" demekte ve çok doğru bir duruş ortaya koymaktadır. Suçu daha ispat edilmemiş olan bir zanlıyı hukuk suçsuz olarak değerlendirmek gerektiğini söylediği halde hukuka uyan Büyükanıt paşa mı yanlış yapmaktadır? Yoksa hukukun kararını beklemeden adı karışanları suçlu ilan edenler mi büyük bir yanlışın içerisindedir? "?ben iyi bir astsubay olarak tanıyorum. Ama iyi bir astsubay günün birinde suça karışırsa cezasını alır. Ben karışırsa diyorum, belli olana kadar korurum. Ama belli olduktan sonra yapacak bir şeyim yok benim" diyen Büyükanıt, hem hükümete hem de yargısız infaz yapan pek çok basın mensubuna büyük bir hukuk dersi verdiğini düşünüyorum.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023