AKP'nin propaganda afişlerinde Başbakan Davutoğlu'nun yeni hedefi şu sloganla açıklanıyor: "Milli aşımızı üreteceğiz!"Evet, maalesef Türkiye şu anda kendi aşısını üretemiyor. Daha doğrusu, son 20 yıldan beri aşı üretimini engellemek için bütün gayri milli politikalar devreye konuldu. 200 sene önce ilk aşısını üreten, bütün dünyaya aşı pazarlayan, milli mücadeledeki ağır savaşın o yokluk ve çile yıllarında bile aşısını üreten Türkiye, bugün üretim yapamıyor.Aşısını dışarıdan alıyor!Nedeni ise gerek AKP'nin, gerek daha önceki liberal iktidarların klasik tezinde gizli: "Aşı satın almak, üretim yapmaktan daha ucuz." Sağlık politikamız buna göre şekillendiği için domuz gribinden tavuk gribine kadar, ani salgınlarda yüz milyonlarca dolar vererek dışarıdan aşı dileniyoruz.Aşı üretiminde son kalemiz olan Manisa Tavuk Hastalıkları ve Aşı Üretim Enstitüsü'nü de, 11 Haziran 2004'de AKP hükümeti kapattı. Burası kuş gribi gibi hastalıklara karşı aşı üreten ilk ve tek araştırma enstitümüzdü. Bu enstitü, 250 milyon doz aşı üretim kapasitesine sahipti. Kuş gribi dahil 7 çeşit kanatlı aşısı, antijen, anti serum üretiyordu. Aşı üretiminde kullanılan özel yumurtaları üreten bu tek enstitümüz bunları Suudi Arabistan, Rusya, Peru, İsrail'e tanesi bir dolardan 60 bin yumurta satıyordu.AKP hükümeti 'milli aşı üreten!' bu çok önemli kurumu kapattı.Binaları boşaltıldı. Yılların birikimi ile konularında uzmanlaşan elemanlar başka ilgisiz görevlere dağıtıldı. Peki, sebebini biliyor musunuz?Bu konudaki iddialar insanın tüylerini diken diken edecek boyutta: "O civara konan seçim sandıklarından başka partilerin oyları çok çıktığı için!"Yani bugün Davutoğlu, 'milli aşımızı üreteceğiz' diye propaganda yaparken milli aşımızı üreten son merkez olan Manisa'daki kurumu kapatan yine kendileri idi!Asıl aşı üretimimiz ise uzun yıllar boyu Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü tarafından gerçekleştirildi.Dr. Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsü Cumhuriyet devrinde (1928) kuruldu. Bütün ülkenin aşı ihtiyacını karşılayan kurum, 20. yüzyılda Çin'de ortaya çıkan kolera salgını için ihtiyaç duyulan aşıları gönderdi. İlk çiçek aşısını üretti. Dünyada kuduz aşısını ilk üretenlerin başında geliyor. Yıllarca tifo, dizanteri, kolera, veba, menengokok, stafilokok, boğmaca, brucella, nezle, kuduz, verem, tetanos, difteri, kızıl, karma aşı, tifüs, çiçek, grip gibi birçok aşının üretimini gerçekleştirdi. 1996'da aşı üretimini durdurdu.2002 yılında yani AKP'nin iktidara geldiği yılında yeni teknolojilerle yeni binalarla Refik Saydam'ı yeniden ihya etme projesi AKP dönemiyle tekrar rafa kaldırıldı. Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Aşı Serum Üretim ve Araştırma eski Müdürü Dr. Erkan Özcengiz, bu projenin hayata geçmemesinin sebebini Sağlık Bakanlığı'nın 'devlet üretim yapmaz, denetim yapar' mantığıyla hareket etmesine bağlıyor.Türkiye, maalesef aşısını üretemeyen bir ülke haline geldi. Ve biz aşıları ithal ediyoruz. Bulgaristan'dan bile aşı aldığımızı ilave edeyim! Hani bize saman gönderen ülkeden!Samanı yok eden mantıkla aşıyı yok eden mantık aynı aslında.Davutoğlu, 'milli aşımızı yapacağız' derken, bugün kadar ortaya koydukları gayri milli politikalarla, milli aşımızı da, milli tarımımızı da, milli hayvancılığımızı da, milli dış politikamızı da, milli kimliğimi de kendilerinin tarafından yok ettiğini gizlemeye çalışıyor.Kendilerine ve 'dava arkadaşlarına' çok etkili bir 'milli aşı' lazım.Temel sorun bu!