Tam doksan beş yıl evvel bir 18 Mart günü, Müslüman Türk'ün okkalı tokadını yiyerek "geldikleri gibi gidenleri" hatırlıyor musunuz? Çanakkale Deniz Zaferinin 95. yılındayız. Bizi, ceddimizi, vatanımızı yemek için dünyanın dört bir yanından kalkıp ta kapımızın önüne kadar gelen ve kapımızı kırıp evimize,mahremimize girmek için akıl almaz vahşetler sergileyenler kimlerdi? Soralım ve kemali edeple dinleyelim dedemiz Akif'i: Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya- Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya. Ne hayasızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı! Nerde-gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı!" Dedirir-yırtıcı,his yoksulu, sırtlan kümesi, Varsa gelmiş, açılıp mahpesi, yahud kafesi!
Eski Dünya, yeni Dünya, bütün akvam-ı beşer, Kaynıyor kum gibi,tufan gibi, mahşer mahşer Yedi iklimi cihanın duruyor karşına da Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada, Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk; Sade bir hadise var ortada: Vahşetler denk. Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela? Hani, ta'una da züldür bu rezil istila! Ah o yirminci asır yok mu o mahluk-i asil, Ne kadar gözdesi mevcud ise hakkıyle sefil, Kustu Mehmetciğin aylarca durup karşısına Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz? Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.. Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab, Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harap. Şiirin devamını elbette tekrar tekrar okumalısınız, öğretmenler sınıflarda, vaizler cami kürsülerinde, hatipler hutbelerde mısra mısra açıklamalılar milletimize, gençliğimize? Maske yırtılmış, aradan nice on yıllar geçmiş olmasına rağmen, vatanımızı baskına gelip yırtıcı hayvanları dahi utandıracak vahşetler sergileyen o dünyayı; "AB bir medeniyet projesidir" diyerek millete yalan söyleyenlerin de maskelerini düşürmeliler kelam ve kalem sahipleri. Vicdan sahibi kelam ve kalem sahipleri, bir şey daha yapmalılar; 250 bin dedemizin ölümüne sebep olan o haçlı dünyasının birliğini millete hedef olarak gösteren ve; "caminin kapısında durun, çıkanlara sorun, bakalım kaç kişi AB ile, ABD ile entegre olmaya karşı çıkacak" tarzında açıklamalarla milletimizi haçlı dünyası ile entegre olmaya teşvik eden hocaların da maskelerini artık düşürmeliler. Aşk ile bir daha buyurun: Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz? Medeniyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.. Bu gün bizim ecdadımızı soykırımcı ilan edenlerin dedelerini tanımak için, yeni nesillere tanıtmak için bu şiir bulunmaz bir hazinedir. Bu hazineyi bari kullanalım ki hem onları hem de onların içimizdeki kara sevdalılarını tanıyabilelim. Vahşetlerin denkliği hala devam etmiyor mu?
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Emekli ağlar yıkılır dağlar / 29.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024