Çocuğun gelişimide babanın rolü büyük
Baba şefkati, çocuğun zihinsel, duygusal, sosyal ve kişilik gelişiminde önemli bir rol oynar. Uzmanlara göre babasız büyüyen çocuklar, kendilerini yalnız, terk edilmiş, güvensiz, yetersiz, sevgisiz hisseder. Uzmanlar babasız büyüyen çocukların davranışsal sorunlar yaşama riskinin daha yüksek olduğunu söylüyor
20.02.2024 11:12:00 / Güncelleme: 20.02.2024 11:21:27
Hasan Parlak
Hasan Parlak
Baba şefkati, babanın çocuğuna karşı gösterdiği sevgi, ilgi, koruma, destek ve saygı duygularının bütünü olarak tanımlanabilir. Baba şefkati, çocuğun zihinsel, duygusal, sosyal ve kişilik gelişiminde önemli bir rol oynar. Baba şefkati, çocuğa özgüven, benlik saygısı, güvenlik duygusu, sevgi ihtiyacı, yaşam becerileri, sorumluluk bilinci, mantıklı düşünme, problem çözme, sosyal uyum gibi pek çok olumlu kazanım sağlar.
Baba şefkati, hayatı boyunca çocuğun başarılı ve mutlu olmasına katkıda bulunur. Baba şefkati, sadece sözlerle değil, davranışlarla, bakışlarla, dokunuşlarla, oyunlarla, kitaplarla, etkinliklerle, paylaşımlarla, örnek olmakla, dinlemekle, anlamakla, kabul etmekle, yönlendirmekle, ödüllendirmekle, disiplinle, sınırlar koymakla, özür dilemekle, teşekkür etmekle, övmekle, eleştirmekle, tartışmakla, uzlaşmakla, eğlenmekle, gülmekle, ağlamakla, sevmekle ve sevildiğini hissettirmekle gösterilebilir. Baba şefkati, çocuğun en büyük hediyesi ve en değerli mirasıdır.
yenimesaj.com.tr'ye konuşan uzmanlar, çocukların babasız büyüdüklerinde, çeşitli duygusal ve davranışsal sorunlar yaşayabileceklerini söylediler. Uzmanlara göre babasız büyüyen çocuklar, kendilerini yalnız, terk edilmiş, güvensiz, yetersiz, sevgisiz, korkulu, öfkeli, suçlu, kıskanç, aşağılık, mutsuz, depresif, kaygılı, umutsuz, bağımlı, çaresiz, çelişkili, kararsız, çatışmalı, uyumsuz, başarısız, sorunlu, riskli, suçlu, şiddetli, madde bağımlısı, intihara meyilli gibi hissedebilirler.
Bu duygular, çocukların kişilik gelişimi, akademik başarı, sosyal ilişkiler, duygusal sağlık, yaşam becerileri, güvenlik duygusu, sevgi ihtiyacı gibi alanlarda olumsuz etkiler yaratabilir. Babasız büyüyen çocukların psikolojik durumunu iyileştirmek için, annelerin, ailelerin, öğretmenlerin, arkadaşların, uzmanların, kurumların, toplumun destekleyici, anlayışlı, ilgili, saygılı, sevgili, güvenli, sıcak, sabırlı, tutarlı, olumlu, cesaretlendirici, yönlendirici, örnek olucu, yardımcı, koruyucu, önleyici, iyileştirici roller üstlenmeleri gerekmektedir.
Babasız büyüyen çocukların davranışsal sorunlar yaşama riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen uzmanlar, bu sorunları şöyle sıraladı:
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Babasız büyüyen çocuklar, dikkatlerini toplamakta, odaklanmakta, kurallara uymakta, sakin kalmakta ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanabilirler. Bu durum, okulda ve evde sorunlara neden olabilir.
Yeme bozuklukları: Babasız büyüyen çocuklar, yeme davranışlarını düzenlemekte güçlük çekebilirler. Aşırı yeme, yetersiz yeme, kusma, aşırı diyet yapma gibi yeme bozuklukları, babasız büyüyen çocuklarda daha sık görülebilir. Bu durum, fiziksel ve duygusal sağlıklarını olumsuz etkileyebilir.
Duygusal bozukluklar: Babasız büyüyen çocuklar, duygularını ifade etmekte ve yönetmekte zorlanabilirler. Öfke, korku, üzüntü, suçluluk, utanç, kıskançlık gibi duygular, babasız büyüyen çocuklarda daha yoğun ve sık yaşanabilir. Bu duygular, çocukların saldırgan, yıkıcı, içe kapanık, çekingen, kaygılı, depresif, suçlu, şiddetli, madde bağımlısı, intihara meyilli gibi davranışlar sergilemelerine neden olabilir.
Sosyal uyum sorunları: Babasız büyüyen çocuklar, sosyal ilişkiler kurmakta ve sürdürmekte zorlanabilirler. Babasız büyüyen çocuklar, arkadaş edinmekte, güven duymakta, işbirliği yapmakta, empati kurmakta, çatışma çözmekte, uyum sağlamakta, saygı göstermekte, sorumluluk almakta, kendilerini ifade etmekte güçlük çekebilirler. Bu durum, çocukların yalnızlık, dışlanma, reddedilme, zorbalık, taciz, istismar gibi sorunlarla karşılaşmalarına neden olabilir.
Oyun bağımlılığı: Babasız büyüyen çocuklar, oyun oynamak için aşırı zaman ve enerji harcayabilirler. Oyun oynamak, babasız büyüyen çocuklar için bir kaçış, bir rahatlama, bir tatmin, bir ödül, bir başarı, bir güç, bir kontrol, bir özgürlük, bir eğlence, bir arkadaşlık, bir aidiyet, bir kimlik yaratma yolu olabilir. Ancak, oyun oynamak, çocukların gerçek hayattan kopmalarına, okul, aile, arkadaş, sağlık gibi alanlarda sorunlar yaşamalarına neden olabilir.
Babasız büyüyen çocukların davranışsal sorunlarını önlemek ve iyileştirmek için, annelerin, ailelerin, öğretmenlerin, arkadaşların, uzmanların, kurumların, toplumun destekleyici, anlayışlı, ilgili, saygılı, sevgili, güvenli, sıcak, sabırlı, tutarlı, olumlu, cesaretlendirici, yönlendirici, örnek olucu, yardımcı, koruyucu, önleyici, iyileştirici roller üstlenmeleri gerekmektedir.
Baba şefkati, hayatı boyunca çocuğun başarılı ve mutlu olmasına katkıda bulunur. Baba şefkati, sadece sözlerle değil, davranışlarla, bakışlarla, dokunuşlarla, oyunlarla, kitaplarla, etkinliklerle, paylaşımlarla, örnek olmakla, dinlemekle, anlamakla, kabul etmekle, yönlendirmekle, ödüllendirmekle, disiplinle, sınırlar koymakla, özür dilemekle, teşekkür etmekle, övmekle, eleştirmekle, tartışmakla, uzlaşmakla, eğlenmekle, gülmekle, ağlamakla, sevmekle ve sevildiğini hissettirmekle gösterilebilir. Baba şefkati, çocuğun en büyük hediyesi ve en değerli mirasıdır.
Babasız büyüyen çocuklar ne hisseder?
yenimesaj.com.tr'ye konuşan uzmanlar, çocukların babasız büyüdüklerinde, çeşitli duygusal ve davranışsal sorunlar yaşayabileceklerini söylediler. Uzmanlara göre babasız büyüyen çocuklar, kendilerini yalnız, terk edilmiş, güvensiz, yetersiz, sevgisiz, korkulu, öfkeli, suçlu, kıskanç, aşağılık, mutsuz, depresif, kaygılı, umutsuz, bağımlı, çaresiz, çelişkili, kararsız, çatışmalı, uyumsuz, başarısız, sorunlu, riskli, suçlu, şiddetli, madde bağımlısı, intihara meyilli gibi hissedebilirler.
Bu duygular, çocukların kişilik gelişimi, akademik başarı, sosyal ilişkiler, duygusal sağlık, yaşam becerileri, güvenlik duygusu, sevgi ihtiyacı gibi alanlarda olumsuz etkiler yaratabilir. Babasız büyüyen çocukların psikolojik durumunu iyileştirmek için, annelerin, ailelerin, öğretmenlerin, arkadaşların, uzmanların, kurumların, toplumun destekleyici, anlayışlı, ilgili, saygılı, sevgili, güvenli, sıcak, sabırlı, tutarlı, olumlu, cesaretlendirici, yönlendirici, örnek olucu, yardımcı, koruyucu, önleyici, iyileştirici roller üstlenmeleri gerekmektedir.
Çocuk davranışsal sorunlar yaşar
Babasız büyüyen çocukların davranışsal sorunlar yaşama riskinin daha yüksek olduğunu söyleyen uzmanlar, bu sorunları şöyle sıraladı:
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu: Babasız büyüyen çocuklar, dikkatlerini toplamakta, odaklanmakta, kurallara uymakta, sakin kalmakta ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanabilirler. Bu durum, okulda ve evde sorunlara neden olabilir.
Yeme bozuklukları: Babasız büyüyen çocuklar, yeme davranışlarını düzenlemekte güçlük çekebilirler. Aşırı yeme, yetersiz yeme, kusma, aşırı diyet yapma gibi yeme bozuklukları, babasız büyüyen çocuklarda daha sık görülebilir. Bu durum, fiziksel ve duygusal sağlıklarını olumsuz etkileyebilir.
Duygusal bozukluklar: Babasız büyüyen çocuklar, duygularını ifade etmekte ve yönetmekte zorlanabilirler. Öfke, korku, üzüntü, suçluluk, utanç, kıskançlık gibi duygular, babasız büyüyen çocuklarda daha yoğun ve sık yaşanabilir. Bu duygular, çocukların saldırgan, yıkıcı, içe kapanık, çekingen, kaygılı, depresif, suçlu, şiddetli, madde bağımlısı, intihara meyilli gibi davranışlar sergilemelerine neden olabilir.
Sosyal uyum sorunları: Babasız büyüyen çocuklar, sosyal ilişkiler kurmakta ve sürdürmekte zorlanabilirler. Babasız büyüyen çocuklar, arkadaş edinmekte, güven duymakta, işbirliği yapmakta, empati kurmakta, çatışma çözmekte, uyum sağlamakta, saygı göstermekte, sorumluluk almakta, kendilerini ifade etmekte güçlük çekebilirler. Bu durum, çocukların yalnızlık, dışlanma, reddedilme, zorbalık, taciz, istismar gibi sorunlarla karşılaşmalarına neden olabilir.
Oyun bağımlılığı: Babasız büyüyen çocuklar, oyun oynamak için aşırı zaman ve enerji harcayabilirler. Oyun oynamak, babasız büyüyen çocuklar için bir kaçış, bir rahatlama, bir tatmin, bir ödül, bir başarı, bir güç, bir kontrol, bir özgürlük, bir eğlence, bir arkadaşlık, bir aidiyet, bir kimlik yaratma yolu olabilir. Ancak, oyun oynamak, çocukların gerçek hayattan kopmalarına, okul, aile, arkadaş, sağlık gibi alanlarda sorunlar yaşamalarına neden olabilir.
Babasız büyüyen çocukların davranışsal sorunlarını önlemek ve iyileştirmek için, annelerin, ailelerin, öğretmenlerin, arkadaşların, uzmanların, kurumların, toplumun destekleyici, anlayışlı, ilgili, saygılı, sevgili, güvenli, sıcak, sabırlı, tutarlı, olumlu, cesaretlendirici, yönlendirici, örnek olucu, yardımcı, koruyucu, önleyici, iyileştirici roller üstlenmeleri gerekmektedir.