logo
18 MAYIS 2024

DİSK'ten 1 Mayıs değerlendirmesi: Bu irade zorbalığı mutlaka yenecektir

DİSK, Taksim'e çıkılmasına izin verilmeyen 1 Mayıs kutlamalarına dair bir değerlemdrirme açıklaması yaptı.
02.05.2024 08:27:00 / Güncelleme: 02.05.2024 12:04:05
Haber Merkezi
DİSK'ten 1 Mayıs değerlendirmesi: Bu irade zorbalığı mutlaka yenecektir
DİSK'ten 1 Mayıs değerlendirmesi: Bu irade zorbalığı mutlaka yenecektir
1 Mayıs için Taksim Öeydanı çağrısı yapan ancak polisin izin vermemesi üzerine Saraçhane'de bir açıklama yaparak eyleme son verdiği gerekçesi ile eleştirilerin hedefi haline gelen Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 1 Mayıs'ta yaşananlara dair bir açıklama yaptı. 

Açıklamada, "Saraçhane'de buluşanların mücadelesi nasıl ki 2010'da 1 Mayıs alanın tümüyle kazanıldığı bir süreci başlattıysa, bugün de "bizim gösterdiğimiz yerlerde 1 Mayıs kutlayın" dayatmasına karşı aynı meydanda toplananlar Taksim 1 Mayıs alanını kazanacağımız büyük bir mücadelenin önemli bir aşamasını hayata geçirmişlerdir. Bu irade önümüzdeki sene başta olmak üzere her sene daha da büyüyerek zorbalığı mutlaka yenecektir." ifadelerine yer verildi.

DİSK'in açıklaması şöyle:

2024 1 Mayıs'ı Türkiye'nin dört bir yanında oldukça yaygın biçimde kutlanmış, illerde ve hatta ilçelerde son yılların en kitlesel 1 Mayıs buluşmaları gerçekleşmiştir. Ekmek, Adalet ve Hürriyet için 1 Mayıs meydanlarında buluşan, emeğe yönelik ağır bir saldırı sürecine 1 Mayıs meydanlarından karşı duran herkese, tüm sınıf kardeşlerimize teşekkür ederiz.

Tüm bunlara ek olarak, işçi sınıfının Anayasal düzene, hakkına, hukukuna sahip çıkma iradesi İstanbul 1 Mayıs'ına damgasını vurmuştur. Hukuku ve Anayasa'yı hiçe sayan bir düzenin işçi sınıfı için ne kadar büyük bir tehdit olduğunun bilinciyle Saraçhane Meydanı'nda buluşan on binler bu memleketin sigortasının kendileri olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır.

Her türlü hukuk dışı yasağa, engele, tüm şehrin bir açık hava hapishanesine çevrilmesine ve tehditlere aldırış etmeden Saraçhane'ye akan on binler ekmeğimizin, aşımızın, haklarımızın teminatıdır. DİSK'in en baştan beri ortaya koyduğu "Toplumsal, tarihsel ve hukuksal olarak Taksim 1 Mayıs alanıdır" gerçeğine sahip çıkarak, meşruiyetimize inanarak, sürecin en başından beri açıkça ilan ettiğimiz barışçıl eylem çağrısına yanıt vererek, çiçeklerimizle, çocuklarımızla ve hatta pusetteki bebeklerimizle Saraçhane'ye gelen, emeğin disipliniyle omuz omuza duran herkesin emeğine, yüreğine sağlık.

Bugün Saraçhane Meydanı'nda toplanan on binler en önde DİSK kortejinin yürüyüşüyle, iktidarın tarihe kalacak simge bir fotoğraf karesi yarattığı su kemerlerindeki barikata kadar dayanmış; ancak iktidarın tümüyle hukuksuz engeliyle karşı karşıya kalmıştır. Öte yandan iktidarın bu yasağı karşısında işçi sınıfının Taksim iradesi toplumda büyük bir karşılık bulmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kitlesel fiili 1 Mayıs buluşmasının yaratılmasına katkıda bulunan herkes, Taksim 1 Mayıs alanının kazanılmasında kritik bir eşiği aşmamız için güç vermiştir. 2004 yılında "Çayıra çukura gitmeyeceğiz" diyerek işçi sınıfının 1 Mayıs'ı kendi belirlediği meydanlarda kutlaması iradesini gösterip Saraçhane'de buluşanların mücadelesi nasıl ki 2010'da 1 Mayıs alanın tümüyle kazanıldığı bir süreci başlattıysa, bugün de "bizim gösterdiğimiz yerlerde 1 Mayıs kutlayın" dayatmasına karşı aynı meydanda toplananlar Taksim 1 Mayıs alanını kazanacağımız büyük bir mücadelenin önemli bir aşamasını hayata geçirmişlerdir. Bu irade önümüzdeki sene başta olmak üzere her sene daha da büyüyerek zorbalığı mutlaka yenecektir.

Evet; 2024 1 Mayıs'ında bu ülkeyi yönetenler Anayasa'yı, yasaları ve mahkeme kararlarını ayaklar altına alarak suç işlemişlerdir. İktidarın 1 Mayıs'ı yasaklama ısrarı sadece 1 Mayıs'a katılmak isteyen işçileri, emekçileri, emeklileri değil adı konulmamış bir OHAL ile tüm İstanbulluların kişisel hak ve özgürlüklerini hedef almıştır.

Bu koşullar altında birden fazla koldan kurgulanan yürüyüşümüzün son gün tek kola inmesi bir dizi örgütsel ve teknik sorunlara da yol açmış, Tertip Komitesi'nin inisiyatif kurmasında, kararları duyurmasında ve uygulanmasını sağlamakta yer yer aksaklıklara neden olmuştur. Bu aksaklıkların giderilmesi de boynumuzun borcudur.

Çağrımızın haklılığına inanarak 2024 1 Mayıs'ında Türkiye'nin en kitlesel fiili 1 Mayıs'ında toplanan on binler bizlere büyük bir sorumluluk vermiştir. Hem Taksim 1 Mayıs alanının kazanılması hem de işçi sınıfına yönelik IMF destekli ağır bir saldırı programına karşı acil bir mücadele programının oluşturulması gibi ikili bir görevle karşı karşıyayız.

Bilinmelidir ki, İstanbul başta olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanındaki 1 Mayıs Birlik-Mücadele ve Dayanışma Günü kutlamalarında ortaya çıkan irade 2 Mayıs'tan itibaren bu görevler için seferber olacaktır.

Zengini daha zengin yoksulu daha yoksul yapan bu adaletsiz düzene karşı, gelirde ve vergide adaletsizliğe, hepimizi yoksullaştıran IMF programına karşı mücadeleyi 1 Mayıs alanlarından alınan güçle yarından itibaren tüm gücümüzle işyerlerinden sokaklara, sokaklardan meydanlara büyüteceğiz.

Yaşasın 1 Mayıs!

Yolumuz açık olsun!

Mücadeleye devam!
Erdoğan, Hamas üzerinden baltayı taşa vurdu
Kuva-yi Milliye'ye kimler hain diyordu?
Baş'tan Yavaş'a 'hayırlı olsun' ziyareti
'Yeni dönemde üstün başarılar dilerim'
Fiyatı dudak uçuklatan 5 yıldızlı otelde konakladılar
45 gazeteci ile Roma sefası!
İthalat da boğuyor
İstihdamın lokomotifi zorda
'Tarım ve hayvancılıkta başarı hikayesi yazdık'
Ciddi ciddi böyle konuştu!
CHP'ye geçen belediyede oylama yapıldı
Alkol satışı oy çokluğuyla kabul edildi
Bakan Tekin, hangi gelenekten geldiğini açıkladı
'Cemaatçi değilim, Atatürk'ü seviyorum'
Mehter Marşı'yla çağırır, İzmir Marşı'yla uğurlardı
Erkan Yolaç hayatını kaybetti
'Sizler olmasanız ölünceye kadar kalırdık burada'
Tahliye edilen generalin ilk sözleri
'İhtiyaca binaen' dediği Audi A8'i iade etmek zorunda kaldı
Ali Erbaş'ı da 'Şimşek' çarptı
13 ülke İsrail'e Refah için uyarı mektubu gönderdi
ABD imzalamadı
Kim söylüyor, BOP eş başkanı mı, Cumhurbaşkanı mı?
BTP lideri Baş'tan Erdoğan'a zor soru
Tahliye edilen Çetin Doğan'dan ilk açıklama
'Bu bir af değil, görevin geç ifası'
Bakan Şimşek grafik paylaştı
'Hedefimize ulaşmakta kararlıyız'
'Tarlada ucuz' olduğuna emin misiniz?
Taze fasulye tarlada 50 lira!
Erdoğan, Hamas üzerinden baltayı taşa vurdu
Kuva-yi Milliye'ye kimler hain diyordu?
Baş'tan Yavaş'a 'hayırlı olsun' ziyareti
'Yeni dönemde üstün başarılar dilerim'
Fiyatı dudak uçuklatan 5 yıldızlı otelde konakladılar
45 gazeteci ile Roma sefası!
İthalat da boğuyor
İstihdamın lokomotifi zorda
'Tarım ve hayvancılıkta başarı hikayesi yazdık'
Ciddi ciddi böyle konuştu!
CHP'ye geçen belediyede oylama yapıldı
Alkol satışı oy çokluğuyla kabul edildi
Bakan Tekin, hangi gelenekten geldiğini açıkladı
'Cemaatçi değilim, Atatürk'ü seviyorum'
Mehter Marşı'yla çağırır, İzmir Marşı'yla uğurlardı
Erkan Yolaç hayatını kaybetti
'Sizler olmasanız ölünceye kadar kalırdık burada'
Tahliye edilen generalin ilk sözleri
'İhtiyaca binaen' dediği Audi A8'i iade etmek zorunda kaldı
Ali Erbaş'ı da 'Şimşek' çarptı
13 ülke İsrail'e Refah için uyarı mektubu gönderdi
ABD imzalamadı
Kim söylüyor, BOP eş başkanı mı, Cumhurbaşkanı mı?
BTP lideri Baş'tan Erdoğan'a zor soru
Tahliye edilen Çetin Doğan'dan ilk açıklama
'Bu bir af değil, görevin geç ifası'
Bakan Şimşek grafik paylaştı
'Hedefimize ulaşmakta kararlıyız'
'Tarlada ucuz' olduğuna emin misiniz?
Taze fasulye tarlada 50 lira!

Fiyatı artan ilaçlar listeden düşüyor

 
Yenimesaj.com.tr'nin bazı ilaçların neden yazılmadığı sorusuna aile hekimi ilginç cevap verdi.
17.05.2024 17:33:00
HASAN PARLAK
Fiyatı artan ilaçlar listeden düşüyor
Fiyatı artan ilaçlar listeden düşüyor


Yenimesaj.com.tr'nin bazı ilaçların neden yazılmadığı sorusuna aile hekimi ilginç cevap verdi: "Fiyatı artan ilaçları sistem devre dışı bırakıyor. Daha ucuz olanlarını yazabiliyoruz. Vatandaş illa da yarar sağladığı ilacı yazdırmak istiyor ancak yapabileceğimiz bir şey yok. Bazen de ilça firmaları fiyat düşük kaldığı için bazı ilaçları getirmeyebiliyor."

Kobani davası kararı, yeni çözüm sürecinin ilk adımı mı?

Verilen karara DEM Parti’den tepki gelirken, ABD, AB ve Kandil’deki PKK yönetiminden üst düzey bir itiraz gelmemesi dikkat çekti.
17.05.2024 15:52:00
Ahmet Şimşek
Kobani davası kararı, yeni çözüm sürecinin ilk adımı mı?
Kobani davası kararı, yeni çözüm sürecinin ilk adımı mı?
HDP eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın da aralarında olduğu 108 siyasetçinin yargılandığı Kobani Davası'nda karar açıklanıyor. HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş hakkında 43 yıl, 8 ay ve Figen Yüksekdağ hakkında 23 yıl 6 ay hapis cezası kararı verildi.

Verilen karara DEM Parti'den tepki gelirken, ABD, AB ve Kandil'deki PKK yönetiminden üst düzey bir itiraz gelmemesi dikkat çekti.

Avrupa Birliği Türkiye raportörü Nacho Sánchez Amor, Kobani davasında verilen kararlara tepki göstererek "Bugünkü haksızlık, Türkiye ekonomisinin güvenilirliğini satmak için yapılan turların neden boşa çıktığını gösteriyor" demekle yetinirken şu ana kadar başkaca bir tepki gelmedi.

Yeni süreç Kandil üzerinden mi planlandı

Kobani Davası'nda DEM Partili isimlere ve dönemin HDP yöneticilerine çıkan cezaların, yerel seçimlerin ardından yeni bir çözüm süreci başlayacağı beklentisi içinde olan Kürt siyasetçileri hayal kırıklığına uğrattığı şeklinde değerlendirmeler yapılıyor.

Özellikle Ahmet Türk ve Leyla Zana gibi isimlerin 31 Mart yerel seçimlerinden önce bu yönde bir beklenti içinde olduklarını ve bunu da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yapabileceğini açıklamışlardı.

Çıkan karar hakkında genel kanaatin aksi yönünde düşünenler de var.

AK Parti'nin yeni dönemde DEM Parti'yi muhatap almadan doğrudan Kandil'deki PKK yönetimi ve İmralı'da tutuklu bulunan PKK elebaşı Abdullah Öcalan üzerinden yeni bir süreç başlatabileceği belirtiliyor.

Ayrıca bölücü örgütün Avrupa'daki uzantılarının da bu sürecin bir parçası olabileceği ve AB'nin de bu plan nedeniyle karar konusunda temkinli bir tavır gösterdiği iddia ediliyor.

Diyanet'i de 'Şimşek' çarptı: Audi A8'i iade ettik!

Diyanet İşleri Başkanlığı, kamuoyunda tartışma yaratan Audi A8 makam aracını iade ettiğini duyurdu. Diyanet, kararın Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamında uygulanacak tedbirlere ilişkin alındığını açıkladı.
17.05.2024 13:54:00
Haber Merkezi
Diyanet'i de 'Şimşek' çarptı: Audi A8'i iade ettik!
Diyanet'i de 'Şimşek' çarptı: Audi A8'i iade ettik!
Diyanet İşleri Başkanlığı, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamında uygulanacak tedbirlere ilişkin bir açıklama yaptı.

Diyanet'in açıklamasında, kamuoyunda tartışma yaratan Audi A8 lüks makam aracına ilişkin de bir bilgi yer aldı.



Diyanet açıklamasında tasarruf için alınan tedbirler şöyle sıralandı:

- Tüm hizmet içi eğitimlerin eğitim merkezlerinde ve Başkanlığımıza ait diğer mekanlarda yapılması ve içeriği müsait eğitim programlarının çevrim içi olarak gerçekleştirilmesi planlanmıştır.

- Başkanlığımız hizmetinde kullanılan 1 adet Audi A8 araç iade edilmiştir.

- Merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatlarında çok zorunlu ihtiyaçlar dışında demirbaş eşya, büro malzemesi, kırtasiye vb. alımlar yapılmayacaktır.

- Başta ataşe-müşavirler toplantısı olmak üzere kurumsal toplantılar çevrim içi yapılacaktır.

- Başkanlığımız hizmetleri açısından çok önemli ve zaruri haller dışında yurt dışı programları iptal edilecek ve yurt dışı personel görevlendirmeleri en asgari düzeyde tutulacaktır.

- Uygun kadrolarda uzaktan çalışma imkanları geliştirilecektir.

-Bu bağlamda, tasarruf tedbirleri kapsamında yer alan tüm alanlarda Başkanlık merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatlarında gerekli çalışmalar titizlikle yapılacak ve takip edilecektir.

'İhtiyaca binaen' diye savunulmuştu

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, kamuda tasarruf tedbirleri hayata geçirilirken Audi A8 marka bir otomobil talep etmesine ilişkin bir açıklama yapmıştı.

Erbaş, Diyanet'e 2010'da tahsis edilen 2006 model otomobilin kullanılamaz hale gelip envanterden düştüğünü ifade etmişti.

Erbaş söz konusu lüks aracın kiralama yöntemiyle kullanılmaya başlandığını duyurmuş ve "Bize 2023 yılına kadar hiç araba tahsis edilmedi. Eski araba artık kullanılamaz hale gelip envanterden düşünce ihtiyaca binaen söz konusu araba, kiralama yöntemiyle kullanılmaya başlanıldı." ifadelerini kullanmıştı.

Yurt dışından getirilen ikinci cep telefonları 3 ay gümrükte bekletilecek

Ticaret Bakanlığı, yurt dışından getirilen cep telefonlarında vergi kayıp ve kaçağının önüne geçilmesi amacıyla uygulamada değişikliğe gitti. Yolcunun kişisel eşya statüsündeki bir adet cep telefonuna muafiyet uygulaması sürerken, yurda sokulmak istenen ikinci cep telefonlarının teslim edilmeyeceği ve 3 aylık süre boyunca gümrük ambarlarında bekleyeceği belirtildi.
17.05.2024 13:40:00
İhlas Haber Ajansı
Yurt dışından getirilen ikinci cep telefonları 3 ay gümrükte bekletilecek
Yurt dışından getirilen ikinci cep telefonları 3 ay gümrükte bekletilecek
Ticaret Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, yolcu beraberinde yurda sokulmak istenilen eşyalar kapsamının 'Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkındaki Karar' kapsamında düzenlendiği kaydedilerek, listede 'GSM-cep telefonu'nun de yer aldığı hatırlatıldı.

Cep telefonunun yabancı misyon mensupları hariç yolcunun kimlik numarasına kayıtlı hatlar ile kullanılması kaydıyla üç takvim yılında bir adet getirebilecekleri ifade edilen açıklamada, 'Yolcular beraberinde getirdikleri cep telefonlarını 2009/15481 sayılı Karar'ın 9 no'lu eki kapsamında üç takvim yılında bir adet olmak ve kendi adına kayıtlı hat ile kullanmak üzere bir adet cep telefonunu yolcu beraberi kişisel eşya statüsünde gümrük vergilerinden muaf olarak serbest dolaşıma sokabilmektedirler. Bunun haricinde yolcu beraberi hediyelik eşya statüsünde veya posta/hızlı kargo taşımacılığı yoluyla muafen veya vergileri ödenmesi suretiyle dahi cep telefonu getirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Kararın uygulanması esasında yolcuların beraberindeki eşya statüsünde ve muafiyet limiti dışında beyanlarına aykırı olarak getirdikleri cep telefonunun gümrük vergilerinin iki kat olarak alınması ve eşyanın sahibine teslim edilmesi, bu durumda 1 adet muafiyet sınırını aşan ve vergileri alınarak teslim edilen telefonları getiren kişi veya üçüncü kişiler adına ulusal ağa tanıtılarak doğabilecek vergi kayıp ve kaçağını önüne geçilmesi amacıyla gerekli tedbirler alınarak bölge müdürlüklerince Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna 1 adet muafiyet sınırını aşan telefonların kişi ve IMEI numaralarının bildirilmesi gerektiği hususu talimatlandırılmıştır' denildi.

İkinci cep telefonu 3 ay gümrük ambarlarında bekletilebilecek

Uygulama değişikliğiyle sadece yolcu beraberinde getirilen kişisel eşya statüsünde olan bir adet cep telefonuna muafiyet tanınması uygulamasında değişiklik olmadığının altı çizilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

'Yolcu beraberinde getirilen cep telefonlarına ilişkin olarak sadece yolcu beraberi kişisel eşya statüsünde olan cep telefonuna muafiyet tanınması yönündeki uygulamada herhangi bir değişiklik olmamış olup, yolcu beraberi hediyelik eşya statüsünde veya beyana aykırı bir şekilde yurda sokulmak istenen ikinci cep telefonlarının IMEI kaydı yapılmamak suretiyle kullanımı engellenemediği için bu kapsamdaki telefonun 235/3'üncü madde kapsamında maktu vergileri ödenerek teslimi konusundaki uygulama kaldırılmıştır.'

Açıklamada, yolcu beraberinde muafiyet fazlası olarak getirilen cep telefonunun yolcu tarafından tekrar yurtdışına çıkışında teslim alınmak istenmesi durumunda 'Gümrük Kanunu'nda belirtilen 3 aylık süre boyunca gümrük ambarlarında bekleyeceği belirtildi. 3 aylık süre içerisinde yolcu tekrar yurtdışına çıkarken teslim edilerek iade edilebileceği kaydedildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.