Filistinli liderlerin memnuniyetle karşıladığı açıklama, Filistin Kurtuluş Örgütü tarafından da "tarihi bir an" olarak nitelendi. Filistin'i bir devlet olarak tanımaya karar veren ülkeler, bu adımın İsrail ile Filistinliler arasında barış görüşmelerinin gelişmesine yardımcı olacağını ifade ediyor. İsrail, Filistin'in bir devlet olarak tanınmasına kesin olarak karşı duruyor ve böyle bir devletin "İsrail'in varlığına tehdit olacağını" iddia ediyor. Birleşmiş Milletler'e (BM) üye 193 ülkeden 144'ü Filistin'i devlet olarak tanıyor. Bunların arasında BM'deki 22 üyeli Arap Grubu, 57 ülkeli İslam İşbirliği Teşkilatı ve 120 üyeli Bağlantısızlar Hareketi de bulunuyor. Son açıklama ile Filistin'i tanıyan BM üyesi ülke sayısı 147'ye yükselmiş olacak. Filistin'i 15 Kasım - 25 Aralık 1988 arasında 82 ülke tanımıştı. Türkiye, 15 Kasım 1988'de ilk tanıyan ülkelerden biri. Bu tarihten önce Filistin'i tanıyan ülke bulunmuyor.
İşte tanımayan kuklalar
Filistin'i tanımayan ülkeler ise şunlar: Andorra, Ermenistan, Avusturya, Estonya, Letonya, Litvanya, Liechtenstein, Fiji, İsrail, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Kanada, Avustralya, Hollanda, İtalya, Portekiz, Finlandiya, Danimarka, Marshall Adaları, Moldova, Monako, Kuzey Makedonya, Yeni Zelanda, San Marino, Portekiz, Samoa, Solomon Adaları, Tonga, Tuvalu, İsviçre, Belçika, Yunanistan (Kıbrıs Rum Kesimi tanıyor), Japonya, Güney Kore, Myanmar, Eritre, Tayvan, Panama, Kamerun, bir kaç minik ülke...
Tayvan'ı yanıyan ülke sayısı ise son derece az, dolayısıyla listeye almaya gerek yoktu aslında! Avustralya bu ay yaptığı açıklamada, "iki devletli çözüme ön ayak olmak üzere" Filistin'i devlet olarak tanıyabileceğini bildirdi. Mart ayında İspanya, İrlanda, Malta ve Slovenya liderleri, "uygun koşullar sağlandığında" Filistin'i devlet olarak tanımaya yönelik çalıştıklarını açıklamışlardı. Bu açıklamadan önce, yalnızca 9 Avrupa ülkesi Filistin'i devlet kabul ediyordu. Bunların da çoğu, 1988'de, Sovyet Bloku'nun bir parçası oldukları dönemde karar almıştı. BM Güvenlik Konseyi'ne gelen taslaklar ancak beş daimi üyeden hiçbirisi veto etmediği takdirde onaylanabiliyor. Bu beş ülke ise şöyle: ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin.
Çorum'da korkutan deprem! Amasya, Samsun ve Tokat'tan da hissedildi
AFAD, Çorum'un Mecitözü ilçesinde Richter ölçeğine göre 4.4 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu.
23.05.2024 18:45:00
Haber Merkezi
Kudüs'te öldürülen imam Hasan Saklanan Şanlıurfa'da defnedildi
Kudüs'te İsrail polisi tarafından öldürülen imam Hasan Saklanan'ın cenazesi, memleketi Şanlıurfa'da defnedildi.
23.05.2024 17:05:00 / Güncelleme: 23.05.2024 17:09:56
İhlas Haber Ajansı
Kudüs'te İsrail polisi tarafından öldürülen Şanlıurfalı imam Hasan Saklanan'ın (34) cenazesi, 23 gün sonra kurulan diplomasi çalışmalarının ardından hava yolu ile memleketi Şanlıurfa'ya getirildi.
GAP Havalimanında ailesi tarafından teslim alınan cenaze, yüzlerce araçlık konvoy ile Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu Morguna götürüldü. Burada otopsi işlemleri yapılan cenaze yakınlarına teslim edildi.
Cenaze, merkez Eyyübiye ilçesindeki Eyüp Peygamber Camisine götürüldü. İkindi namazının ardından kılınan cenaze namazına imamın yakınları ile birlikte yüzlerce vatandaş katıldı.
Cenazeye katılan vatandaşlar, slogan atarak İsrail'e tepki gösterdi. Tekbirler de getiren vatandaşlar, Hasan Saklanan ve Gazze'de hayatını kaybedenler için dua etti.
Cami avlusunda dev Türk ve Filistin Bayrakları açan kalabalık, namazın ardından tabutun üzerini de Filistin Bayrağıyla örttü. Namaz ve duaların ardından imamın cenazesi cami bahçesinde yer alan mezarlıkta defnedildi.
Ne olmuştu?
Şanlıurfa'nın Haliliye ilçesine bağlı Kepez kırsal Mahallesi'nde cami imamı olarak görev yapan 4 çocuk babası 34 yaşındaki Hasan Saklanan, Diyanet İşleri Başkanlı tarafından düzenlenen bir organizasyonla Ürdün'e gitti. Pasaportunu yanına alan Saklanan, kafileden ayrılarak 30 Nisanda Filistin'e geçti. İddiaya göre İsrail polisi, Mescid-i Aksa'ya girmeye çalışan Hasan Saklanan'a fiziki şiddet uygulayarak izin vermedi. Çarşı bölgesinden satın aldığı bıçakla polise saldıran Saklanan, vurularak öldürülürken İsrail polisi ise yaralandı.
Hasan Saklanan'ın naaşı, adli soruşturmanın tamamlanmasının ardından Tel Aviv Büyükelçiliği tarafından teslim alınarak Türkiye'ye getirildi.
TGC, İmamoğlu'nun Roma'ya götürdüğü gazetecileri uyardı
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 40'tan fazla gazeteciyi kiraladığı THY uçağı ile Roma'ya götürmesi konusunda ÇGD'nin ardından TGC'den de açıklama geldi.
23.05.2024 15:51:00
Haber Merkezi
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Onur Kurulu 22 Mayıs 2024 Çarşamba günü yaptığı toplantıda gündemdeki etik tartışmaları değerlendirdi. Toplantıdan, "Masraflarını ticari kuruluşların karşıladığı gezilere katılarak karşılığında ürün ve marka tanıtımı içeren yayın yapılmamalıdır." uyarısı çıktı.
Toplantının ardından yapılan açıklamada şu görüşler yer aldı:
"Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü konusunda ağır ihlallerin yaşandığı ülkemizde haberin yurttaşlara ulaştırılma sürecinde birçok sorun ortaya çıkmaktadır. İşten atılma, siyasetçiler tarafından hedef gösterilme, saldırıya uğrama, haksız gözaltı ve tutukluluk tehdidi altındaki gazeteciliğin gündeminde etik sorunlar da önemli yer tutmaktadır.
Son olarak gazetecilerin katıldığı yurt dışı gezilerle ilgili etik tartışmalar yaşanmıştır. Gazeteciler görevlerini yaparken Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'ni dikkate almalıdır. Bildirgeye göre gazeteci yayın yaparken öncelikle halkın haber alma hakkı, mesleğin temel ilkeleri ve özgürlükçü demokrasi ölçütlerini göz önünde bulundurur. Gazeteci, mağdurun, güçsüzün, yoksulun, ötekileştirilenin ve sesini duyuramayanların sesi olmakla yükümlüdür.
Bildirgenin kurumsal çıkar ve davetler maddesine göre; gazeteci, çıkar ve nüfuz sağlayacak habercilikten kaçınmalıdır. Mesleğini gölgeleyecek, itibarını sarsacak türden oluşumlar içerisinde yer almamalıdır.
Masraflarını ticari kuruluşların karşıladığı gezilere katılarak karşılığında ürün ve marka tanıtımı içeren yayın yapılmamalıdır. İstisnai durumlarda gidilen ve masrafları karşılanan gezinin haber yapılması halinde de gezinin davet olduğu açıkça belirtilmelidir. Hem iktidarın hem de muhalefetin liderleri, belediye başkanları sahip olduğu kaynakların, kamu kaynağı olduğunu unutmadan hareket etmelidir. Haber amaçlı toplantılarda, yurt içi ve yurt dışı gezilerde kamu vicdanını yaralayan abartılı harcamalardan kaçınılmalıdır.
Siyasetçiler haber amaçlı toplantı ve gezilerine her medya kuruluşundan bir temsilciyi davet edebilmeli, akreditasyon uygulamamalıdır."