logo
09 MAYIS 2024

Paranın olduğu yerde siber mücadele büyüyor

Bilgisayar korsanlarının finans kuruluşlarını hedef alan saldırıları hizmetlerin aksaması ve yüklü faturaları beraberinde getiriyor.
 
12.11.2023 12:40:00 / Güncelleme: 12.11.2023 19:19:16
Ahmet Şimşek
Paranın olduğu yerde siber mücadele büyüyor
Paranın olduğu yerde siber mücadele büyüyor
Siber güvenlik alanında ülkeye önemli altyapılar kazandıran, pek çok kuruluşun siber güvenliğine katkı sağlayan STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ, bu alandaki gelişmeleri ve güncel tehditleri de yakından takip ediyor.

STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, internetin gündelik hayatta doldurulamaz bir yere sahip olduğu bu dönemde, kullanım ve erişim kolaylığı sağlayacak, zamandan tasarruf ettirecek çözümlerin birçoğu için internetten faydalanıldığını söyledi.

Finans sektörünün daha çok fiziksel olarak işlediği, banka işlemlerinin çoğunun şubelerde yapıldığı ve ATM'lerin hayatı kolaylaştıran bir yenilik olduğu dönemlerin artık geride kaldığını dile getiren Güleryüz, internetin bu sektörde de çözümler sunmaya başlamasının birçok açıdan kolaylık sağlasa da beraberinde yeni sorunlar getirdiğini ifade etti.

İnsanları banka şubelerinden uzaklaştıran mobil ve internet bankacılığı çözümlerinin günümüzde finans işlemlerinin büyük bir kısmını oluşturmasının bu alanda yapılan geliştirmeleri de aynı doğrultuda hızlandırdığını anlatan Güleryüz, ancak siber dünyada yazılımsal olarak yapılan her yeni uygulama ve servis benzeri çözümün beraberinde siber saldırı tehdidi oluşturduğunu belirtti. Fidye yazılımları, finansal dolandırıcılık... Siber saldırıları gerçekleştiren grupların temel olarak politik, stratejik, ulusal veya finansal motivasyonları olduğunu belirten Özgür Güleryüz, şöyle konu

ştu:"Özellikle finansal olarak getiri elde etmeye çalışan tehdit aktörlerinin yüzdesi oldukça yüksektir. Bundan dolayı bu tehdit aktörleri her yıl onlarca bankaya siber saldırı düzenlemektedir. Bunlara kimlik hırsızlığı, fidye yazılımları, veri ihlalleri ve finansal dolandırıcılık gibi saldırılar örnek verilebilir. Getiri elde etmek yerine başka amacı olan tehdit aktörleri yalnızca bankaların itibarını zedelemek ve finansal olarak zarar etmelerini sağlamak amacıyla DDOS (Dağıtılmış Hizmet Reddi) saldırıları da gerçekleştirebilmektedirler."

Yakın zamanda çeşitli ülkelerdeki merkez bankaları, bankalar ve finansal kuruluşların siber saldırıya uğradığını hatırlatan Güleryüz, sektörde bu yıl ortaya çıkan tabloya ilişkin şu bilgileri paylaştı:

"Araştırmalara göre 2023 yılında en çok veri sızıntılarından etkilenen ikinci sektör finans olmuştur. 2023 yılında 10 ay içinde finans ve sigorta kuruluşları dünya çapında 566 ihlal yaşamıştır ve bu da 254 milyondan fazla kaydın sızdırılmasına yol açmıştır. Bu veri ihlallerinin kurumlara getirdiği itibarsızlaştırma gibi etkilerin yanı sıra ortalama bir fidye yazılımının kurumlara maliyetinin 2023 yılında 1,6 milyon dolar (2022 yılı verileri 272 bin dolar) olduğu tahmin ediliyor. Bu saldırıları incelemek için siber güvenlik uzmanları ve organizasyonlara verilen ücretler, halkla ilişkiler ve kriz yönetimi ücretleri, müşteri tazminatları gibi ekstra finansal etkiler de bulunmaktadır. Ek olarak saldırının başarıyla gerçekleşmesi sonucunda, uygulanması gereken düzenleyici ve yasal uyumlulukları (PCI DSS uyumluluğu) takip etmediklerinden ötürü bankalara kesilen cezalar da bankalar için karlılığı oldukça etkilemektedir." Sürekli tetikte olmak gerekiyor Özgür Güleryüz, finans sektöründeki kurumların bu tür olaylarla karşı karşıya kalmaması için güvenlik ekiplerinin, tehdit aktörlerinin başarılı olması durumunda iş sürekliliğini sağlayacak planları tasarlaması, bu planları sürekli iyileştirmesi ve sürekli gözden geçirmesi gerektiğini söyledi.

İyi belgelenmiş ve üzerine çalışılmış bir olay müdahale planı ve saldırı sonrası iş akışı bulunması, sistem ve operasyonları kurtarmak ve müdahale planını kolaylaştırmak için gerekli çalışma prosedürlerinin önceden hazırlanması ve veri yedekleme süreçlerinin düzenli olarak gerçekleştirilmesi ve kurtarma planlarının hazırlanmasının olmazsa olmazlar arasında yer aldığını vurgulayan Güleryüz, atılması gereken diğer adımları şu şekilde sıraladı:

- Güçlü şifre politikalarının ve çoklu faktörlü kimlik doğrulamalarının kullanılması.

- Kurum çalışanlarına fidye yazılımları ve sosyal mühendislik saldırıları gibi siber güvenlik konularında eğitimler verilmesi.

- Ağ güvenliğini sağlamak adına veri trafiğini incelemek ve zararlı yazılımları tespit etmek ve bu yazılımları önlemek için güvenli şifreleme algoritmalarının kullanılması ve ağ trafiğinin sıkı bir şekilde kontrol edilmesi.

- Üçüncü taraf güvenlik incelemelerini sağlamak adına harici güvenlik şirketleri ve uzmanlarla işbirliği yaparak bağımsız güvenlik incelemelerinin gerçekleştirilmesi.

- Yasal düzenlemelere ve regülasyonlara uyumluluğu sağlamak adına gerekli kontrollerin düzenli bir şekilde yapılması."

Bireysel kullanıcılar "güçlü parola" uyarısı

STM Genel Müdürü Güleryüz, bireysel kullanıcıların ise finansal hesapları için güçlü parolalar oluşturması ancak aynı parolaları farklı hesaplarda kullanmaması gerektiğini söyledi.

Banka ve finansal uygulamaların çoklu faktörlü kimlik doğrulama özelliğinin aktif edilmesinin önemini vurgulayan Güleryüz, işletim sistemleri, anti-virüs yazılımları, tarayıcılar ve banka uygulamalarının versiyonlarının sürekli güncel tutulmasını hatırlattı. Güleryüz, "Oltalama saldırılarından kaçınmak için e-posta eklerine ve gelen mesajlara dikkat edilmeli. Hesaplara giriş yapılırken güvenli internet ağları üzerinden giriş yapılmalı." dedi.
 
İsrail Maliye Bakanı'ndan küstah çağrı
"Refah kenti tamamen işgal edilsin"
BM: Filistinliler yeni bir göçe maruz kaldı
80 bin kişi Refah'ı terk etti
'Enflasyon mayıs ayında zirveyi görecek'
TCMB enflasyon tahminini yükseltti
İlan sitelerinin ücretleri tercihleri değiştirdi
Araç satışında eskiye dönüş
47 ilaç geri ödeme listesine alındı
8'i yenilikçi kanser ilacı
Kızını taciz edip şantaj yaptığını söylediği genci öldürdü
'Daha fazla kaldıramadım'
'Çözüm üretmeyen diyalogun itibarı yoktur'
Cicim ayları ne kadar sürer?
O görüşmeyi bu sözlerle savundu
"Bire birde bana 'abi' der"
Biden'den İsrail'e Refah uyarısı
'Silah göndermeyi durdururum'
Milsiz eğitim
Trabzonspor finale yükseldi
Beşiktaş ile kupa için mücadele edecek
Atanmayan öğretmenlere çağrı yaptı
'Saraçhane'ye bekliyoruz'
Okula silahla girip cinayet işlemişti
Öğretmen katili tutuklandı
Özgür Özel geri adım atmayacak
'Tepkiler maksatlı ve örgütlü'
Cezaevinde intihar ettiği açıklanmıştı
Cem Garipoğlu'nun son görüntüsü
İsrail Maliye Bakanı'ndan küstah çağrı
"Refah kenti tamamen işgal edilsin"
BM: Filistinliler yeni bir göçe maruz kaldı
80 bin kişi Refah'ı terk etti
'Enflasyon mayıs ayında zirveyi görecek'
TCMB enflasyon tahminini yükseltti
İlan sitelerinin ücretleri tercihleri değiştirdi
Araç satışında eskiye dönüş
47 ilaç geri ödeme listesine alındı
8'i yenilikçi kanser ilacı
Kızını taciz edip şantaj yaptığını söylediği genci öldürdü
'Daha fazla kaldıramadım'
'Çözüm üretmeyen diyalogun itibarı yoktur'
Cicim ayları ne kadar sürer?
O görüşmeyi bu sözlerle savundu
"Bire birde bana 'abi' der"
Biden'den İsrail'e Refah uyarısı
'Silah göndermeyi durdururum'
Milsiz eğitim
Trabzonspor finale yükseldi
Beşiktaş ile kupa için mücadele edecek
Atanmayan öğretmenlere çağrı yaptı
'Saraçhane'ye bekliyoruz'
Okula silahla girip cinayet işlemişti
Öğretmen katili tutuklandı
Özgür Özel geri adım atmayacak
'Tepkiler maksatlı ve örgütlü'
Cezaevinde intihar ettiği açıklanmıştı
Cem Garipoğlu'nun son görüntüsü

Eyüpsultan'da okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı tutuklandı

Eyüpsultan'da okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürünü silahla vurup hayatını kaybetmesine neden olan Y.K. çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi.
08.05.2024 19:45:00
İhlas Haber Ajansı
Eyüpsultan'da okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı tutuklandı
Eyüpsultan'da okul müdürü İbrahim Oktugan'ı öldüren zanlı tutuklandı
Eyüpsultan'da 7 Mayıs'ta meydana gelen olayda iddiaya göre yabancı uyruklu öğrenci Y.K. (17), okuduğu özel liseden atılmasından sorumlu tuttuğu ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediği okul müdürü İbrahim Oktugan'ı odasında silahla vurarak ağır yaralamıştı. Hastaneye kaldırılan Oktugan hayatını kaybederken, olayın ardından yakalanan Y.K. gözaltına alınmıştı.

Tutuklandı

Emniyetteki işlemleri tamamlanan suça sürüklenen çocuk Y.K., Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildi. Burada Savcılığa ifade veren Y.K., daha sonra çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 'kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Hayati vücut bölgesine hedef alarak 2 el ateş ettiği belirtildi

Olaya ilişkin detaylar ise Savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, öldürülen Oktugan ile suça sürüklenen çocuk Y.K. arasında okulda ilişiğin kesilmesi ve aralarında geçen tartışma dolayısıyla husumet beslediğinin anlaşıldığı, 2023 Aralık ayında gerçekleşen olay sonrasında suça sürüklenen çocuğun ulaştığı ruhi sükûnete rağmen fiilini planladığı şekilde icra ettiği, böylece Y.K.'nın eğitimci Oktugan'ı silahla hayati vücut bölgesine hedef alarak 2 el ateş ettiği ve hayatını kaybetmesine neden olduğu belirtildi.

"Bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim''

Öte yandan suça sürüklenen çocuk Y.K.'nın Savcılıkta verdiği ifadesi ortaya çıktı. Y.K.'nın ifadesinde, ''2023'ün ilk döneminin ortalarında başka bir okuldan bu özel liseye kayıt oldum. Burada çeşitli sebeplerde hakkımda disiplin cezaları yazıldı, ben imzalamak istemedim. Aralık ayında sınıfımdayken disiplin cezalarından dolayı annemin geldiğini öğrendim. Müdür İbrahim Oktugan'ın odasına gittim, annemle oturuyorlardı. Anneme Arapça bir şeyler söylemek istediğim sırada müdür, ''Burası Türkiye, benim okulumda kimse bu şekilde başka dil konuşamaz' dedi. Aramızda sözlü bir tartışma yaşandı. Annemin üzerine yürümesi üzerine polisi de aradık, daha sonra okulu terk ettik ve olaydan sonra bir daha okula dönmedim. Bizden aldıkları parayı da geri vermediler. Bu olaydan dolayı yaşananları kendime yediremedim'' dedi.

''Sabah anneme börek alacağımı söyleyerek çıktım, okula gideceğimden kimsenin haberi yoktu''

Olaydan 1 gün önce aynı okulda okuyan birini gördüğünü ve Aralık ayında yaşadığı olayın aklına geldiğini söyleyen Y.K. ifadesinin devamında, ''Tekrar sinir oldum. Müdürün hala okulda olup olmadığını sordum. Hala orada çalıştığını söyleyince 4 Mayıs günü 10 bin lira karşılığında aldığım tabanca ile okula gitmeye karar verdim. Sabah anneme börek alacağımı söyleyerek çıktım, okula gideceğimden kimsenin haberi yoktu. Kapıya geldiğimde selam verdim, bir anda kapı açıldı. Kimseye bir şey söylemeden hızlı bir şekilde müdürün odasına geçtim. Masada oturuyordu, beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. 2 mermim vardı, ikisi de karnına geldi. Bana saldıracağını düşünerek ateş ettim. Sonrasında hızlıca odadan çıkıp geldiğim kapıya yöneldim ve silahı yere doğru tutarak 'peşimden gelmeyin' dedim. Kapıya koşup kapıyı zorladım, açılmayınca birinden açmasını rica ettim. Bir çocuk da kapıyı açtı. Benim amacım öldürmek değildi, dövmekti. Eve geçtim ve börek götürdüm. Üzerimi değiştirdim. Bir süre sonra da silahı ve telefonumu Alibeyköy Barajı'na attım'' ifadelerini kullandı.

Cem Garipoğlu'nun cezaevindeki son görüntüsü ortaya çıktı

Münevver Karabulut'u canice katleden ve cezaevindeyken intihar eden Cem Garipoğlu'nun cezaevinde intihar etmeden önceki son görüntüleri ortaya çıktı.
08.05.2024 16:05:00
İhlas Haber Ajansı
Cem Garipoğlu'nun cezaevindeki son görüntüsü ortaya çıktı
Cem Garipoğlu'nun cezaevindeki son görüntüsü ortaya çıktı

Münevver Karabulut'u 3 Mart 2009 tarihinde canavarca hisle ve hunharca öldüren Cem Garipoğlu, 2014 yılında Silivri'de kaldığı koğuşta intihar etmişti.

Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etmiş ancak bu talep Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedilmişti.

Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan Cem Garipoğlu'nun otopsi sırasında yapılan işlemlerine ait fotoğraflar ve video kayıtlarının hazırlanıp gönderilmesi istenerek dosyaya bilirkişi atanmıştı.

İntihar etmeden önceki son görüntüleri

Cezaevindeyken intihar eden Cem Garioğlu'nun intihar etmeden önceki son görüntüleri ortaya çıktı.


Görüntülerde Cem Garipoğlu, 9 Ekim'i 10 Ekim'e bağlayan gece koridorda göründüğü ve birkaç tur attıktan sonra görüntüden kaybolduğu görülüyor.

Görüntünün sonunda ise infaz koruma memurlarının Garipoğlu'nun kaldığı odanın kapısının önünde bekledikleri görülüyor.

Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi

Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında 28 kamu görevlisi yargılanmaya başladığı davanın ilk duruşması yapıldı. Aileler ve ailelerin vekillerinin davaya katılma taleplerinin asıl dosyanın incelenmesinin ardından değerlendirileceğini belirten mahkeme heyeti, baroların ve sendikaların davaya müdahil olma taleplerini reddederek, davayı 12 Eylül tarihine erteledi.
08.05.2024 15:19:00
İhlas Haber Ajansı
Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı  Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi
Kamu görevlilerinin ilk kez hakim karşısına çıktığı  Soma Davası 12 Eylül'e ertelendi
Manisa'da 301 işçinin hayatını kaybettiği Soma Maden Faciasında ihmali olduğu gerekçesiyle 28 kamu personelinin yargılanması için açılan dava Soma 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde başladı.

İlk celsede madenci ailelerin ve vekillerinin mahkemeye katılma taleplerini asıl dosyayı inceledikten sonra karar vereceğini belirten mahkeme heyeti barolar ve sendikaların katılım taleplerini ise reddetti. Heyet duruşmayı 12 Eylül tarihine erteledi.

"Geciken adalet adalet değildir"

Soma Adliyesi önünde bir açıklama yapan Manisa Barosu Başkanı Ümit Rona, "Bugün tam 9 yıl 360 gün sonra yani 10. yıla 5 gün kala maden faciasına sebep olanların ilk ana davada özel şirket mensuplarının yargılandığı bu katliamla ilgili ana davadan çok sonra 9 yıl 360 gün sonra bugün ilgili faciaya sebep olan kamu görevlileriyle ilgili davanın ilk duruşmasına girdik. Koşa koşa gelmesi gereken adalet maalesef düşe kalka, seke seke, topallaya topallaya, yerde yata yata, yuvarlana yuvarlana 9 yıl 360 gün sonra ilk duruşmasına sebep olacak şekilde adalet tecelli etmeye çalışmıştır. Barolarımızın katılma talepleri reddedildi. Burada uzatılmış bir zaman aşımı söz konusudur. Zaman aşımına uğradığı noktasında sanık vekillerinin talepleri oldu ama TCK açık, CMK açık, 66., 67. maddeler açık. Burada zaman aşımı söz konusu değil, zaman aşımının uzaması veya kesilmesi nedeniyle şuan için zaman aşımıyla ilgili bir durum yok. Zaman aşımı konusunda bir sıkıntı yok. Burada uzatılmış zaman aşımı var. iddianamede de bu husus yer alıyor. Burada acı olan şudur ki; Böyle bir faciadan 9 yıl 360 gün sonra kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı. Bu hukuk adına, adalet adına üzerine cübbe taşıyan bizler adına bir ayıptır. Halka olan adalet borcu açısından ayıptır. Vicdanları yaralayıcıdır. Bu kamu görevlileri ile ilgili meslektaşlarımızın suç duyuruları, Danıştay'a itirazları söz konusu oldu. 2019 yılında Enerji Bakanlığıyla ilgili ve 2020 yılında Çalışma, Sosyal Güvenlik Bakanlığı bürokratlarıyla ilgili izin verildi. bu kadar sürüncemede kalan süreçte, meslektaşlarım bu mücadeleyi sürdürdü. Uzama sebebi Danıştay'ın verdiği kararlar neticesinde bozmalar, itirazlar ve ilgili kurumların, bakanlıkların yaptığı dirençtir. Bakanlıkların bu personelleri koruma için yaptığı direnç maalesef bu yargılama bugüne kadar uzamıştır. Soma Cumhuriyet Başsavcılığının bu yönde talepleri olmuştur. Danıştay en son verdiği kararları 2019 ve 2020 yılında vermiştir yani geç vermiştir bu kararları. Geciken adalet adalet değildir." diye konuştu.

Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi

Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılan seçim sonucunda Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığına Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi Ahmet Ömeroğlu seçildi.
08.05.2024 14:38:00
İhlas Haber Ajansı
Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi
Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Birinci Başkan Vekili seçildi
Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığı seçimleri bugün yapıldı.

Yargıtay'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi Ahmet Ömeroğlu, 182 üyenin oyunu alarak Yargıtay Birinci Başkan Vekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığına seçildi.

Ahmet Ömeroğlu kimdir?

05.03.1969 tarihinde doğan Ömeroğlu, İvriz Öğretmen Lisesini bitirip Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra, askerliğini Hademköy/İstanbul'da kısa dönem olarak yaptı.

Ankara hâkim adayı olarak mesleğe başlayan Ömeroğlu; sırasıyla Ürgüp/Nevşehir, Kırlıova/Bingöl, Dalaman/Muğla Hâkimliği, Zile/Tokat, Mardin, Konya Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı ve Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı görevlerinde bulundu.

15.12.2014 tarihinde Yargıtay Üyeliğine seçilen Ahmet Ömeroğlu, Yargıtay Üçüncü Ceza Dairesi Üyesi iken Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 08.05.2024 tarihinde Birinci Başkan Vekilliğine (Ceza Bölümü) seçilmiş olup halen bu görevi sürdürüyor. İngilizce bilen Ömeroğlu, evli ve dört çocuk babası.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.