logo
12 MAYIS 2024

Yeter ki bunlar gitsin(!)

02.06.2018 00:00:00
Son günlerde herkesin ağzından sık sık duyduğumuz bir cümle var. Ne zaman seçimlerden söz açılsa 'Yeter ki bunlar gitsin' ya da 'Yeter ki hükümet değişsin, sonrasına bakılır' gibi ifadeleri sürekli duyar olduk. Evet, Türkiye'de 16 yıldır aynı parti iktidar ve ülkemiz gerçekten kötü yönetiliyor. Değişmesini istemek de elbette ki vatandaşın hakkı. Ama 'Yeter ki bunlar gitsin' demek 'Yerine kim gelirse gelsin önemli değil' demektir ki çok yanlış bir söylemdir ve sonucu ülkemiz ve vatandaşımız açısından ağır olur. 
Bakınız, Türkiye ciddi bir ekonomik bunalımın içinde ve her geçen gün etkileri artıyor. Genel kanı; seçim sonrası durumun çok daha vahim olacağı yönünde. Öyleyse başa gelecek olan çok çok önemli. Seçim sonrası şu ankinden bile kötü bir tablo ile karşı karşıya kalınacağına göre, çözümü olan, ne yapacağına, bu sorunları nasıl çözeceğine dair gerçek manada projesi olan birilerinin iktidar olması lazım ki bu sıkıntıları aşabilelim.
Peki altı tane cumhurbaşkanı adayını dinlediğimizde çözümü olan birini görüyor muyuz? Somut projeler ortaya koyan biri var mı? Genelde yapılanlar hep tespitten ibaret. Komiktir ki; iktidarda olanlar da iktidara talip olanlarla aynı eleştirileri yapıyorlar. Sanki bunca yıldır ülkemizi yöneten kendileri değilmiş gibi. Özellikle muhalefet diyor ki; 'Şeker fabrikaları satıldı, gereksiz yere kocaman bir saray yapıldı, onu üniversiteye çevireceğiz, işsizlik çok arttı, işsizliği bitireceğiz, her şeyi ithal ediyoruz, kuru fasulye bile ithal, biz iktidara geldiğimizde kuru fasulyeyi kendimiz üreteceğiz' gibi cümleler sarf ediyor adaylar mitinglerde.
Hepsi güzel, doğru da nasıl? Bunu anlatan yok. Külliyeyi üniversiteye çevirmek güzel olur ama ekonomik sorunları çözer mi? Diğer taraftan; 'ABD ile iyi geçineceğiz, bunlar borç para bulamıyor, kimse bunlara para vermiyor, biz bulacağız' diye cümleler de telaffuz edildi. Tamam da bunlar çözüm mü? 'Doları düşüreceğiz' 'Tek adam rejimi var şu anda, Merkez Bankası bağımsız hareket edemiyor, faizleri istediği gibi yükseltemiyor, biz öyle yapmayacağız' İyi dediniz, güzel dediniz de Amerikan doları karşılığı para basan bir Merkez Bankası nasıl bağımsız olur? Faiz dediğiniz daha kaç puan yükseltilebilir? Bu durumda kazanan yine dışarıdan getirdiğiniz yabancı paranın sahipleri olmayacak mı? Bir dolara, bir bankaya yatırıp, çekip iki taraflı kâr sağlayan yine onlar olmayacak mı? En önemlisi bize yapmayacaklarınız değil, çözüm adına yapacaklarınız lazım. Bunları duymaya ihtiyacımız var halk olarak.  
Daha da söylenecek çok şey var ama demek istediğimiz; üç aşağı beş yukarı bütün adaylar benzer şeyler söyleyerek kapitalizmin emperyalist çarkının gereklerini yerine getireceklerini ifade etmekten başka bir şey yapmıyorlar. Oysa geçtiğimiz Pazar günü Bursa'da yapılan 10. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde yerli ve yabancı akademisyenler, konuşmacılar çok farklı şeylerden bahsettiler. Kapitalizmi tarihe gömen yepyeni bir modeli tekrar gözler önüne serdiler. Gerçekten çözümden bahsettiler. Senyoraj hakkımızı kullanmaktan, bu gelirin vatandaşlık maaşı olarak, ev hanımı maaşı olarak, çocuk maaşı olarak dağıtılmasından ve piyasanın hareketlenmesi ile oluşacak katma değerden bahsettiler, tam istihdamdan bahsettiler, milli paralarla ticaretten, madenlerin devlet-millet işbirliği ile nasıl işletilip nasıl yine vatandaşa döneceğini, asgari ücretin nasıl belirleneceğini, tarım ve hayvancılığın nasıl teşvik edileceğini ve daha bir sürü şeyi anlattılar. Milli Ekonomi'yi sözde değil özde anlattılar. Örneklerle, rakamlarla açıkladılar. Rusya'dan, Avrupa'dan gelen ilim adamları bütün dünyanın bu modele neden ihtiyaç duyduğunu anlattılar. Bu kongrede çözüm anlatıldı. Neyin nasıl yapılacağı anlatıldı? Kapitalist bakış açılarının niye işe yaramadığı anlatıldı? İnsanlığın ihtiyaçlarına niye cevap veremediği anlatıldı. Aslında orasından burasından tırtıklanan bu modelin taklitlerinin ancak aslını yaşatacağını da ifade ettiler. Bunun ne kadar özgün bir model olduğunu, içinden parçaların kapitalizme monte edilemeyeceğini de gördük. En önemlisi de bu kongreyi dinleyenlerin içine umut doldu ama bir o kadar da hüzün çöktü. Çünkü bu seçimde de böyle büyük bir fırsatı kaçıracağız. Çünkü bu modelin sahibi Prof. Haydar Baş'ın millet olarak da, siyasiler olarak da çözümün tek sahibi olmasına rağmen yanında durmadık, ona bu modeli ülkemizde hayata geçirme fırsatını bu seçimde de vermedik. Bu kongrede 'Yeter ki bunlar gitsin' sözünün ne kadar yanlış olduğunu anladık, çünkü çözümü olmayan birinin gidip, çözümü olmayan başka birinin gelmesi kimseye bir fayda sağlamayacak. Bunu şu an göremeyenler maalesef seçimden sonra görecekler ve o zaman anlayacaklar ki gerçekten tek çözüm MEM...
 
Asude Havuzlu / diğer yazıları
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
'Etki Ajanı' düzenlemesinde amaç ne?
Muhalefet temkinli, iktidar sessiz
Siyasete girdiğine pişman olmuş
'Hayatımın en büyük hatasıydı'
Gazze’de güvenli nokta kalmadı
Katliam 219'uncu gününde
Annelerin gündemi ekonomik sorunlar
Çalışmayan anneler daha mutlu
Üretici de tüketici de zararda
Patates depoda 4 lira markette 20 lira
Uyarıları dinlemeden denize girdiler
Tatilciler son anda kurtarıldı
Gökyüzünde eşsiz manzara
Kuzey Işıkları Kuzeyce'de
'Sinan Ateş cinayeti başka bir yere evrilecek'
BTP lideri gündemi değerlendirdi
Erdoğan'ın çağrısına Ostim'den cevap geldi
Togg zırhla kaplandı
UNRWA bildirdi
Refah'tan 300 bin kişi zorla göç ettirildi
Anneler gününde anne cinneti
9 yaşındaki çocuğunu öldürdü
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.