logo
24 MAYIS 2024

Zalimlerle ilişki

Emîrü’l-Mü’minîn’den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir: “Zulümle muamele eden, ona yardımcı olan ve ona rızâ gösteren kimseler suç ortaklarıdır
05.05.2024 08:52:00
Haber Merkezi
Zalimlerle ilişki
Zalimlerle ilişki
Emîrü'l-Mü'minîn'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir: "Zulümle muamele eden, ona yardımcı olan ve ona rızâ gösteren kimseler suç ortaklarıdır."

Yine Emîrü'l-Mü'minîn'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir: "İşlenen bir çirkinliği (kötülüğü) güzel (normal) gören kimse de suçun ortağıdır." 

İmam Cevad (a.s.), sapıklara itaat etmemeyi, onları dinlememeyi önemle vurgular, bunu Şeytan'a itaat etmek, onu dinlemek olarak kabul ederdi.

Şöyle buyurmuştur: "Bir konuşmayı dinleyen kimse ona kul olur. Eğer konuşan Allah adına konuşuyorsa, Allah'a kul olur. Şayet İblis'in diliyle konuşuyorsa, İblis'e kul olur."  

İmam Cevad'ın şu ifadeleri dikkat çekicidir:

"Yüce Allah, peygamberlerinden birine şöyle vahyetti: Dünyada zühd içinde yaşaman, bir ân önce rahata kavuşman içindi. Herkesten ilgini kesip kendini Bana adaman, Benimle güçlenmen amacına yönelikti. Ama sen herhangi bir düşmanıma düşmanlık ettin mi, herhangi bir dostumu dost edindin mi?"

Bu rivâyeti esas aldığımızda din, Allah'ın dostlarını dost edinmek ve düşmanlarına düşman olmakla, onlarla uzlaşmamakla, onlarla barışık olmamakla gerçekleşir. Bu ruhun ümmeti bürümesi için dedesi Emîrü'l-Mü'minîn'in (a.s.) Ebû Zer'e (r.a.) hitaben söylediği şu sözü nakletmiştir:

"Sen, Allah için onlara kızdın. O hâlde kendisi için kızdığın Allah'tan ümidini kesme. Onlar dünyaları için senden korktular, sen de dinin için onlardan korktun.

Allah'a yemin ederim, eğer gökler ve yerler tümüyle kulun üzerine kapansa, şayet bu kul Allah'tan korkan biri ise, mutlaka Yüce Allah onun için bir çıkış yolu gösterir. Haktan başka hiçbir şeye ısınma ve bâtıldan başka hiçbir şey¬den ürküp kaçma."

TOPLUMSAL FAALİYET

İmam Cevad (a.s.), İmam Ali'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir: "Allah'ın bir kuluna yönelik nimeti çoğaldıkça, kulların ona yönelik muhtaçlığı da artar. Bu muhtaçlığa tahammül edemeyen kimseye verilen nimetler tükenişe yüz tutar."

İmam Cevad (a.s.), Emîrü'l-Mü'minîn'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir:

"Allah'ın özel olarak nimetlere gark ettiği bazı kulları vardır. Onlar bu nimetleri çevrelerindeki muhtaçlara dağıttıkları sürece bu nimeti onlarda kalıcı kılar.

Ama sahip oldukları nimetleri kimseyle paylaşmadıkları zaman, bu nimeti onlardan çekip alır, başkasına verir."

İmam Cevad (a.s.), Emîrü'l-Mü'minîn'den (a.s.) şöyle rivâyet eder:

"Nimete nankörlük etmek, İlâhî öfkeyi celp eder. Sana teşekkürle karşılık veren kimse, senden aldığından fazlasını sana vermiştir."

İmam Cevad (a.s.), dedesi Emîrü'l-Mü'minîn'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir:

"Üç haslet vardır, eğer bunlara sahip olursan insanların sevgisini kazanırsın: Arkadaşlık ederken insaflı ve âdil davranmak. Zorlukları eşitçe paylaşmak. Her zaman selim bir kalbe (düşünceye) müracaat etmek ve boyun eğmek."  

Yine şöyle buyurmuştur:

"Kendisiyle ilgili yakînin seni ıslah ettiği (doğru olduğuna kanaat getirdiğin) bir arkadaşına yönelik (kötü) zan seni ifsat etmesin.

Kardeşine gizlice öğüt veren onu güzelleştirir, herkesin ortasında açıktan öğüt verense, onu çirkinleştirir.

İyileri ıslah etmenin yolu onlara iyilik yapmaktır, kötüleri ıslah etmenin yolu ise onları cezalandırmaktır.

Sevgi yararlı bir yakınlık bağıdır. Koruyucu olarak ecel kâfidir. Akıl ve ahmaklık on sekiz yaşına kadar birbirleriyle mücadele ederler.

Kişi buluğa erince, hangisi baskın çıkarsa, o kalıcı olur. Yüce Allah bir kuluna bir nimet bahşettiğinde kul onun Allah'tan olduğunu bilirse, Allah'a hamd etmeden önce, Allah onun şükrünü kabul eder.

Bir kul günah işlediğinde, Allah'ın kendisini gördüğünü; dilerse azap edeceğini, dilerse bağışlayacağını bilirse, Allah'tan bağışlanma dilemeden önce Allah onu bağışlar."
 
İmam Cevad (a.s.), şöyle rivâyet etmiştir:

"Ahmaklarla arkadaşlık etmek ahlâkı bozar. Akıllı insanlarla arkadaşlık etmekse ahlâkı ıslah eder. Her insanın bir seciye ve karakteri vardır; herkes bu seciye ve karakterine göre hareket eder.

İnsanlar kardeştirler. Kimin kardeşliği Allah'ın Zâtı (rızâsı) dışında bir amaca yönelik ise, bu kardeşlik düşmanlığı celp eder. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmuştur: O gün, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar dışında, dost olanlar (bile) birbirlerine düşman kesilirler."

İmam Cevad (a.s.), İmam Ali'den (a.s.) şöyle rivâyet etmiştir:

"Resûlullah (s.a.a.) beni Yemen'e gönderirken tavsiye mahiyetinde şöyle dedi: Ey Ali! İstihâre eden şaşırmaz, istişâre eden pişman olmaz."

Yine şöyle demiştir: "Allah rızâsı esasında biriyle kardeşlik bağlarını kuran kimse, Cennet'te bir ev kazanmış olur." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
Edirne'de bir haftada 607 düzensiz göçmen yakalandı
Akın akın geliyorlar!
İktidarın emekliye reva gördüğü tatil
Sosyal tesiste yüzde 15 indirim!
Üsküdar'da silahlı çatışma
3 kişi öldü, 2'si ağır 5 yaralı var
Naci Görür 'başka çare yok' dedi
'Hiç acımadan yıkacaksın'
5 dönümle başladı siparişlere yetişemiyor
Kilosu tarlada 60 lira
Yahudi yerleşimciler yeni bir "kaçak yerleşim birimi" kurdu
Gazze'de katliam, Eriha'da işgal!
Gazze'deki Aksa Şehitleri Hastanesinde alarm
1200 hasta ölümle karşı karşıya
Bakan Yerlikaya gözaltı ve tutuklama sayılarını açıkladı
11 ayda FETÖ'den kaç kişi tutuklandı?
1 kişi ağır yaralandı, 4 kişi dumandan etkilendi
Mahkum kendini yaktı, koğuş tutuştu
Sayı 147'yi bulacak
46 ülke Yahudi lobisinin kuklası
Nefes kesen sonda kupaya Kartal uzandı
12 milyonluk Musrati galibiyet golünü attı
Ayhan Bora Kaplan'dan 'bitanem' açıklaması
'Sehven 'efendim bir tanem' dedim'
Netanyahu Almanya'ya giderse tutuklanacak
'Biz kanunlara uyarız'
Yaklaşım farkı ortaya çıktı
Gündem sokak hayvanları
Erdoğan'ın seferberlik yetkisi ne anlama geliyor?
Şahsi ihtiraslar için kullanılırsa...
Edirne'de bir haftada 607 düzensiz göçmen yakalandı
Akın akın geliyorlar!
İktidarın emekliye reva gördüğü tatil
Sosyal tesiste yüzde 15 indirim!
Üsküdar'da silahlı çatışma
3 kişi öldü, 2'si ağır 5 yaralı var
Naci Görür 'başka çare yok' dedi
'Hiç acımadan yıkacaksın'
5 dönümle başladı siparişlere yetişemiyor
Kilosu tarlada 60 lira
Yahudi yerleşimciler yeni bir "kaçak yerleşim birimi" kurdu
Gazze'de katliam, Eriha'da işgal!
Gazze'deki Aksa Şehitleri Hastanesinde alarm
1200 hasta ölümle karşı karşıya
Bakan Yerlikaya gözaltı ve tutuklama sayılarını açıkladı
11 ayda FETÖ'den kaç kişi tutuklandı?
1 kişi ağır yaralandı, 4 kişi dumandan etkilendi
Mahkum kendini yaktı, koğuş tutuştu
Sayı 147'yi bulacak
46 ülke Yahudi lobisinin kuklası
Nefes kesen sonda kupaya Kartal uzandı
12 milyonluk Musrati galibiyet golünü attı
Ayhan Bora Kaplan'dan 'bitanem' açıklaması
'Sehven 'efendim bir tanem' dedim'
Netanyahu Almanya'ya giderse tutuklanacak
'Biz kanunlara uyarız'
Yaklaşım farkı ortaya çıktı
Gündem sokak hayvanları
Erdoğan'ın seferberlik yetkisi ne anlama geliyor?
Şahsi ihtiraslar için kullanılırsa...

Kepçe ile duvar arasında sıkışan işçi hayatını kaybetti

Gaziantep'in Nizip ilçesinde inşaat sahasında kepçe ile duvar arasında sıkışan işçi, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
24.05.2024 11:49:00
İhlas Haber Ajansı
Kepçe ile duvar arasında sıkışan işçi hayatını kaybetti
Kepçe ile duvar arasında sıkışan işçi hayatını kaybetti
Olay, dün öğleden sonra Nizip ilçesi Fıstık Kent toplu konut alanında meydana geldi.

İddiaya göre, inşaat alanında alt yapı çalışması yapıldığı esnada formen İmam Yıldırım (45), kontrolden çıkan kepçe ile duvar arasında sıkıştı.

İmam Yıldırım ağır yaralanırken, diğer işçilerin ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda sağlık, itfaiye ve jandarma ekibi sevk edildi.

Olay yerine gelen sağlık ekipleri, ağır yaralı işçiyi ilk müdahalenin ardından özel bir hastaneye kaldırdı.

İmam Yıldırım, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Yıldırım'ın cenazesi, Gaziantep Adli Tıp Kurumu'nda tamamlanan işlemlerinin ardından defnedilmek üzere yakınlarına teslim edildi.

Cenazenin Yavuzeli ilçesinde defnedileceği öğrenildi.

Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma devam ediyor.

33 askerin şehit edildiği olayda kabul edilemez detay

33 askerin şehit edildiği olayda gazi olan Erkan Omay: "Silahlı koruma yoktu, bizde de silah yoktu"
24.05.2024 10:25:00
İhlas Haber Ajansı
33 askerin şehit edildiği olayda kabul edilemez detay
33 askerin şehit edildiği olayda kabul edilemez detay
Bingöl'de 24 Mayıs 1993'te bölücü terör örgütü tarafından 33 askerin şehit edildiği olaydan sağ kurtulan Erkan Omay, olayın 31. yıl dönümünde o gün yaşadıklarını anlattı. Otobüste silahlı koruma olmadığını, kendilerinde de silah olmadığını ve şoförün gereksiz yere molalar verdiğini belirten Omay, "31. yılımızda 33 şehidimizi rahmetle anıyorum. Ülkemiz için de çok acı bir olaydı. Yıl dönümü, insan üzülüyor. Gencecik ve pırıl pırıl insanlar. O gün de Kurban Bayramı'na yakın bir gündü. Kurbanın çocukları olarak tarihe geçtik" dedi.

24 Mayıs 1993'te acemi birliklerini tamamlayan ve Malatya'daki toplanma merkezine geçerek usta birliklerine gitmek üzere yola çıkan sivil ve silahsız 33 er, Bingöl-Elazığ Karayolu'nda bölücü terör örgütü PKK'lı teröristler tarafından pusuya düşürülüp şehit edilmişti. Aradan geçen 31 yıla rağmen 33 şehidin yüreklerdeki acısı hala yerini korurken, olayda PKK'lı teröristlerin elinden kurtulan Erkan Omay yaşadıklarını anlattı.

"Bizi durduran PKK'lıların geleceğimizden haberi vardı"



Konvoyun silahsız, korumasız ve teçhizatsız bir şekilde yola çıkarılmasının büyük zayiata neden olduğunu kaydeden Omay, "Acemi birliğinden çıktık, usta birliğine giderken Malatya bizim toplanma bölgemizdi. Malatya'da bizi iki otobüse bindirdiler. Ben ikinci otobüsteydim. Yolda koruma, silah, hiçbir şey yoktu. 'Neden arabada koruma yok, silah yok' diye sorduk. 1993 yılı terör bakımından çok sıkıntılı bir dönemdi. Bize 'Yolda sizi koruma alacak, asker eşlik edecek' denildi. Fakat yolda kesinlikle bir asker ve polis görmedik. Otobüs 3-4 defa lüzumsuz molalar verdi. Biz 3-4 saatlik yolu 6-7 saatte gittik.

Birinci otobüs kesilen yolda pusuya düştü. Şoföre, 'PKK yol kesmiş' dedim. 'Onlar PKK değil, nevruz kutluyorlar' diyerek aracı kalabalığın içerisine sürdü. Biz de pusuya düştük. Sonrasında araçtan inerken 'Bunların hepsi asker' dedi. Bizi durduran PKK'lıların bizim geleceğimizden haberi varmış. Zaten silahların namluları hep aşağıya bakıyordu. Hakikaten olmayacak bir şeydi. Konvoyumuzun silahsız, teçhizatsız gönderilmesi büyük bir zayiata neden oldu. Halbuki iki araçta da birer tane silah olsa yine bu kadar çok kayıp vermezdik" dedi.

Arkadaşının yanına geçti, hayatta kaldı

Araçtan indirilmelerinin ardından bölücü terör örgütü mensuplarınca üç ayrı gruba ayrıldıklarını anlatan Omay, "Gece bizi üç gruba ayırarak sıraya dizdiler. Ben de en öndeydim. Benimle birlikte gelen devremin yanına geçeyim dedim. Allah tarafından o an öyle hissettim ve arkadaşımın yanına geçtim. Sonrasında en başta yer alan 6 kişiyi aldılar ve o arkadaşlarımızı kurşuna dizdiler. Bizi ise ellerinde tutmalarının nedeni helikopter taramasın, F-16 bombalamasın, kendilerine mermi gelmesin diye bizi hep açık alana bıraktılar. Olayı devlete yıkmak istediler ama bizim hayatta kalmamız ve bunları anlatmamız planlarını suya düşürdü" şeklinde konuştu.

Çatışmalar sonrasında uygun bir vakit bularak bir grup arkadaşıyla kaçma fırsatı elde ettiklerini kaydeden Omay, "Serbest kaldığımız vakit değneğe mendil bağladım. Cebimde duran mendili değneğe bağladıktan sonra askeriyenin üzerine gittim. Tarandık sonrasında, kafamın üzerinden izli mermi geçti. Oradaki bir taşa sığındım. Allah tarafından şartlar sanki benim için var gibiydi. Öldürmeyen Allah öldürmüyor. Biraz daha ilerlediğimde mavi bereli komandolarımızı gördüm. Tüm silahlar benim üzerime doğrultulmuştu. Tabii ben ağlıyorum. Geldiler, kimlik sordular, aradılar. Sonrasında komutan bana sarıldı. Geride rehineler olduğunu söyledim, gidip arkadaşları da aldık geldik. Böyle bir badire atlattık, Allah kimsenin başına vermesin" dedi.

Kurtulduğu anda aklına ilk olarak annesinin geldiğini anımsadığını belirten Omay, "İlk kaçmayı düşünürken, 'Ölmesine öleceğim ama annem ne düşünecek, ailem ne düşünecek' diye düşünüyordum. Kurtulduktan sonra emin olun evin telefonuna kadar unuttum. Nasıl bir durumdan çıktıysak kendimizde değildik. Daha sonrasında usta birliğine gönüllü olarak gittim. Görevimizi yaptık, hatta fazlasını da yaptık. Ben hırsla gittim. Yeni gençlerimiz terörün ne olduğunu bilmiyorlar. Terörü bizler anlatsın, bizlere sorsunlar. Ben elimden geldiğince gençliğe bunları anlatmaya çalışıyorum. Özellikle terör konumunda. Ben ülkemle ve vatanımla gurur duyuyorum. Bugün bir savaş, çatışma olsa her daim giderim. Biz dün askerdik, bugün askeriz, yarın da askeriz" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Naci Görür: Binaları hiç acımadan kepçeyi vurarak yıkacaksın

Güngören, Bahçelievler ve Bağcılar çevresinde havadan çekilen görüntüler ile betona boğulan şehrin adeta tablosu ortaya çıktı. Açık ve yeşil alanların hiç olmadığı görüntüleri yorumlayan Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, çözümün 'yıkım' olduğunu söyledi.
24.05.2024 09:34:00 / Güncelleme: 24.05.2024 09:40:38
İhlas Haber Ajansı
Prof. Dr. Naci Görür: Binaları hiç acımadan kepçeyi vurarak yıkacaksın
Prof. Dr. Naci Görür: Binaları hiç acımadan kepçeyi vurarak yıkacaksın
Betona boğulan İstanbul'un havadan çekilen görüntülerini yorumlayan Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, 'İlçenin belediye başkanı, insanlarımız ölmesin diye önce yapı stokunu deprem dirençli mi, değil mi araştıracak. Bu araştırma sırasında deprem dirençli olmayanları ise ya yıkacak ya da güçlendirecek. Bunu belirledikten sonra yapılacak iş, insanları ölüme terk etmek olmayacağına göre, binaları hiç acımadan kepçeyi vurarak yıkacaksın. Kentsel dönüşüm binayı sadece yenilemek değil, planlamaktır. Kente zarar veren bütün bileşenleri deprem dirençli yapmaktır' dedi.



Güngören, Bahçelievler ve Bağcılar çevresinde havadan çekilen görüntüler ile betona boğulan şehrin adeta tablosu ortaya çıktı.

Açık ve yeşil alanların hiç olmadığı görüntüleri yorumlayan Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, 'O kentte veya o ilçede bina yoğunluğu ne kadar fazlaysa yıkım, ona bağlı olarak ölüm ve maddi zarar olma ihtimali o kadar fazla olur. Bu duruma izin veren ve onu öyle kabul eden anlayışta da bir yanlışlık var. İşin başında zaten öyle bir kent, öyle bir planlama zaten olmazdı. Ama olmuş, böyle bir hata yapılmış. Şimdi ne yapacağız diyorsanız; o ilçenin belediye başkanı, insanlarımız ölmesin diye önce yapı stokunu deprem dirençli mi, değil mi araştıracak. Bu araştırma sırasında deprem dirençli olmayanları ise ya yıkacak ya da güçlendirecek. Bunu belirledikten sonra yapılacak iş, insanları ölüme terk etmek olmayacağına göre, binaları hiç acımadan kepçeyi vurarak yıkacaksın. Ona göre de bir yasa çıkaracaksın. Bunun başka yolu yok. Yıktığın yerde de aynı şekilde, ev yapayım derseniz yanlış yaparsınız. Kentsel dönüşüm binayı sadece yenilemek değil, planlamaktır. Kente zarar veren bütün bileşenleri deprem dirençli yapmaktır. Yapılacak şey, anlattığım gibi 6 bileşen üzerinde duracaksın. Çok yoğun bir bölgede, dönüşüm alanı yapacaksın. Dönüşüm alanında 10 bin ev yaptıysan, o kentin içinde 10 bin problemli evi yıkacaksın. Orayı ferahlatacaksın. Yeşil alana, parka dönüştüreceksin. Ve oradan çıkacak insanlara da 'senin evin bu' diyeceksin. O zaman halk da memnun olur. Halka tepeden bakarsan, uzak yerlere gönderirsen, halk onu istemez. İlçenin içerisinde güzel bir yerde usulüne uygun, 'mis gibi deprem dirençli evler' yaparsanız, o bölgeleri de yıkıp yeşil alana dönüştürürseniz kimse bir şey demez. En kötü durumda bile can güvenliği önemlidir. Kamu yararı önemlidir. Devlet şefkatli ve anlayışlı olmalıdır. Ne vatandaş rant peşinde koşmalı, ne de yönetimler rant peşinde olmamalıdır' ifadelerini kullandı.

Bakan Yerlikaya: Son 11 ayda FETÖ'den bin 518 kişi tutuklandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 18 ilde FETÖ 'ye yönelik düzenlenen 'Kıskaç-17' operasyonlarında 45 şüphelinin yakalandığını açıkladı. Son 11 ayda FETÖ'ye yönelik düzenlenen 5 bin 191 operasyonda 8 bin 153 şüpheli yakalanırken bunlardan bin 518'i tutuklandı.
24.05.2024 08:10:00
İhlas Haber Ajansı
Bakan Yerlikaya: Son 11 ayda FETÖ'den bin 518 kişi tutuklandı
Bakan Yerlikaya: Son 11 ayda FETÖ'den bin 518 kişi tutuklandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın paylaştığı bilgilere göre, Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı ve İstihbarat Başkanlığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlükleri TEM Şube Müdürlüklerince; Adana, Adıyaman, Ardahan, Erzurum, Eskişehir, Denizli, Gaziantep, Isparta, Kahramanmaraş, Kayseri, Konya, Kütahya, Manisa, Mersin, Sakarya, Samsun, Trabzon ve Yalova olmak üzere 18 ilde FETÖ'ye yönelik 'Kıskaç-17' operasyonları düzenlendi.


Düzenlenen operasyonlar sonucu 45 şüpheli yakalanırken şüphelilerin, örgütün sözde 'Emniyet Mahrem Yapılanması ve Güncel Yapılanması' içerisinde faaliyette bulundukları, örgütün kripto haberleşme programı 'ByLock' kullanıcısı oldukları, ankesörlü telefonlarla iletişim kurdukları ve ifade ve teşhislerde adlarının geçtiği, FETÖ soruşturmaları kapsamında haklarında kesinleşmiş hapis cezası ve aranma kaydı bulunduğu tespit edildi.

Operasyonlar sonucu çok sayıda dijital materyal ve dokümana el konuldu.

11 ayda 5 bin 191 operasyon

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 'FETÖ'cülere göz açtırmayacağız. Güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz' ifadelerini kullandığı paylaşımda 1 Haziran 2023 - 15 Mayıs 2024 tarihleri arasında (son 11 ayda) FETÖ'ye yönelik; 5 bin 191 operasyon düzenlendiğini ekledi. Düzenlenen operasyonlarda 8 bin 153 şüpheli yakalanırken bunlardan bin 518'i tutuklandı. Bin 751 şüpheli hakkında ise adli kontrol kararı verildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.