Aslında en büyük lutuflardan biridir alışmak ve neticesinde unutmak? Sevdiğinizi kaybetseniz bir daha gülemeyeceğinizi, gülünemeyeceğini zannedersiniz. Acınız ilk günkü gibi taze kalsa yaşanabilir mi o acıyla. Dünya durur zannedersiniz, konuşulanlar, kahkahalar canınızı acıtır ancak zaman geçer yaralar iyileşir o olunmaz zannedilen ağrılar unutulur ve yerini alırsınız o acıtan hallerin...Ayağınız kırılsa, başınız ağrısa, dişiniz tutsa, bir yeriniz kesilse, yakınınız ölse ve bu acıların tümü ilk anda ki gibi taze olsa? Unutmak büyük nimet?Her ne kadar unutulsa da, her ne kadar alışagelse de, her ne kadar unutma verilmişse de onun yanında hatırlama da verilmemiş midir insana? Unutmaya karşı direnme ya da unutamama? Ve onu bazen Leyla zannederiz bazen Mecnun. Hevestir yakaladığımız şey, aşk zannederiz. Başka dala uzanırız tutunmak için, göle maya çalarız tutması için... Arar dururuz? "Ey yaraları iyileşmez, günahları bağışlanmaz ve aşkları uslanmaz Mecnun; seni bir daha görmesem, sesini duymasam, kokunu almasam da bir an dahi seni unutmam, unutamam" deriz, unutmayız... Kadirşinaslıktır belki de? Ancak işin aslı başkadır...İlk ses, en güzel ses, O'nun sesi? İlk güzel koku, O'nun kokusu ve en güzeli? İlk kelam, en güzel söz. O'nun sözü? Galiba bu yüzden hep güzele aşığız, hep en güzeli arar dururuz ve her güzele özlem duyarız. Bir ömür tüketiriz bunun için?Hatırda tutma iradeye verilmiş ama unutma değil. Akıl alır gibi değil. Unutma istem dışı gerçekleşiyor ve fakat insan irade koyarsa istem gücü ile "gücü nispetinde" unutmaya direniyor. Aslında hatırda tutma kapasitesi de elinde değil insanın. 'Hafızayı beşer nisyan ile maluldür' bu yüzden? Bu da ayrı bir lutuf. Onun için unutmanın rahmet olduğu, hatırda tutmanın gayret olduğu durumlar vardır. Bu yüzden zerreden Küll'e her özlemimizde O vardır. Sevgimizde O, hatırımızda O... Bu gayreti bilenlere fısıldanan söz "unutmak da lutuf, unutmamak da..." Bir de bunun en zirve hali var ki onlar hatırlayan değil, hiç hatırdan çıkarmayan "onlar asla mahsun olacak değillerdir." "Hoşdur bana Senden gelen/Ya hilat u yahut kefen/Ya gonca gül, yahut diken/Kahrın da hoş lutfun da hoş" diyen kimselerdir.Arana arana bulunan yitiğimiz, hatırladığımız O en güzel olandır. Kim O ilk sesi daha iyi hatırlarsa ve hatırından çıkarmasa işte o en güzeli bulur ve hatırından bir daha çıkarması mümkün olmaz...Hakka götüren sevda, aşk bu olsa gerek?UNUTMAMAK?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Arda Karani / diğer yazıları
- Elbise Kuramı-3 / Elbise insanda gizlidir / 11.05.2024
- Elbise Kuramı-2 / İnsan elbisesinde saklıdır / 10.05.2024
- İCMA VE İCTİHAD / 26.10.2022
- Geylani okulunda Ehl-i Beyt ekolü / 10.08.2022
- Geylani Okulu / 29.07.2022
- Bir tasavvuf anatomisi / 22.07.2022
- Antroposen Çağı / 30.06.2022
- Holosen / Mavi Cennet / 09.06.2022
- Bir Deniz Masalı/ Günebakan Şiiri / 09.05.2022
- Sakız orucu bozar mı? -2- / 19.04.2022
- Elbise Kuramı-2 / İnsan elbisesinde saklıdır / 10.05.2024
- İCMA VE İCTİHAD / 26.10.2022
- Geylani okulunda Ehl-i Beyt ekolü / 10.08.2022
- Geylani Okulu / 29.07.2022
- Bir tasavvuf anatomisi / 22.07.2022
- Antroposen Çağı / 30.06.2022
- Holosen / Mavi Cennet / 09.06.2022
- Bir Deniz Masalı/ Günebakan Şiiri / 09.05.2022
- Sakız orucu bozar mı? -2- / 19.04.2022