Prof. Dr. Haydar Baş 01.05.2013 tarihli makalesinde "Kapitalist anlayış sermaye elinde bulundurana hizmet ettiği; kaynakları sınırlı, ihtiyaçları sınırsız gördüğü ve bu sebeplerle toplumun genelinin fakir kalmasını tercih ettiği için zaten işçi hakkı diye bir hak kabul etmez. İşçi haklarının temelinde ücretler gelmektedir. Bu konu da piyasadaki emek arzı ile emek talebine bakışa göre şekillenir. Çalışan kesimin bu kadar düşük bir ücrete mahkûm edildiği bir ekonomide hangi günü ve ortamı değerlendirirseniz değerlendirin işçi hakkından bahsetmek hayalden öteye geçemez."
Prof. Dr. Haydar Baş bu yazısında işçi haklarının konuşulabilmesi için yaşanabilir ücretlerin esas olduğunu ifade ediyor.
Hükümet, temsil ettiği sermaye kesiminin gönlünü hoş etmek ve cebini bol tutmak için ekonomik krizleri ve enflasyonu yüksek ücretlere bağlamıştır.
Bu yanlış görüşü açıklamak üzere ücret- fiyat sarmalı diye aslında işçiyi sazan sarmalı ile kandıran bir teoriyi kullanmaktadır.
Ücret- fiyat teorisine göre enflasyonun sebebi ücretlerin artmasıymış.
Ücretler artınca fiyatlar, fiyatlar artınca ücretler artıyor ve böylece bir spirale sebep oluyor.
Bu fasit daire uzadıkça uzuyor ve enflasyon sonu gelmeyen bir ucubeye dönüşüyormuş.
Kesinlikle işin aslı bu değildir.
Piyasadaki mevcut enflasyonun sebebi işçilere verilen yüksek(!) maaşlar değildir.
Veya işçilere yüksek maaşlar vermek asla enflasyona sebep olmaz.
Enflasyonun asıl sebebi çok yüksek hammadde giderleri, vergiler, enerji maliyetleri, kira maliyetleri, yüksek faiz ve kötü idaredir.
Hükümet, ücret fiyat sarmalı yerine;
Faiz - fiyat sarmalı
Yolsuzluk - fiyat sarmalı
Cari açık - fiyat sarmalı
Yüksek borçlar - fiyat sarmalı
İthalat - fiyat sarmalı
Yüksek döviz - fiyat sarmalı
Kötü idare - fiyat sarmalı
gibi ekonomiyi yılan gibi saran bu sarmalların hakkından gelmesi gerekiyor.
Hükümet enflasyonu düşürmek ve ekonomik krizlere son vermek maksadıyla IMF politikalarının olmazsa olmazı olan sıkı para politikasını uygulayıp ekonomiyi soğutmak için asgari ücrete; işçi, emekçi ve emekli maaşlarına zam yapmamayı bir çözüm olarak görüyor.
Yani diyor ki bu kesimlerin maaşlarına zam yaparsak maazallah enflasyon canavarı daha da azar.
Prof. Dr. Haydar Baş, tam aksine tüketimin kaynak olduğunu ispat ederken işçi ücretlerine zam yapılmasının yüksek enflasyona yol açmayacağını ifade ediyor.
Ve diyor ki, işçilerimiz haklarını ancak tam istihdamın sağlandığı ve sürekli büyümenin temin edildiği bir sistemde adil geri paylaşımı ile kazanabilir.
Bunu dünyada verebilecek tek model Milli Ekonomi Modeli'dir.
Milli Ekonomi Modeli sosyal devlet projeleri ile piyasalarda eksik kalan tüketimi dengelemekte, üretim hızına eşit bir tüketim hızı oluşturmaktadır.
Üretim ve tüketimin beraber desteklendiği Milli Ekonomi Modeli sayesinde sürekli büyüme temin edilerek tam istihdam seviyesine ulaşılır.
- İsrafın itirafı / 16.05.2024
- ‘Ücret - fiyat sarmalı’ saçmalığı / 06.05.2024
- Enflasyonun sorumlusu sabit gelirli değil / 02.05.2024
- Taksim takıntısını bırakın işçinin hakkını savunun / 01.05.2024
- Kime kızalım? / 27.04.2024
- Enişte inişte / 26.04.2024
- İran vekil güçlerini ateşe attı / 16.04.2024
- Kamçılı IMF dönemi başladı / 15.04.2024
- Mahkeme kadıya mülk değildir / 09.04.2024