Demet: 1-Ekin bağı, bir araya getirilip bağlanmış biçilmiş ekin. 2-Birlikte bağlanmış. 3-Bir kısım bitkilerde, özsuların akmasını sağlayan damarlı veya lifli kordon. 4-Bir kaynaktan çıkan ışıkların meydana getirdiği ışık topluluğu. 5-Birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri.
Derya: 1-Deniz. 2-Çok bilgili kişi. 3-Bir şeyin bol olduğu yer. 4-Tasavvufta Tanrı.
Dilaver: Yürekli, yiğit.
Dilber: 1-Gönül alan, gönülleri kendine çekip alan, alımlı.
Dilek: 1-Arzu, temenni, rica. 2-İstek.
Doğuş: 1-Doğma. 2-Görünme.
Duygu: 1- İşitme, duyma. 2-İşitme yolu ile elde edilen bilgiler. 3-His, beş duyudan biri ile haber alma, duyma.
Dürdane: 1-İnci tanesi. 2-Pek güzel ve sevgili çocuk.
Ebrû: 1-Kaş. 2-Dalgalı veya damarlı kumaş, kağıt vb. kitap ve defter kabı yapmak için kullanılan renkli kağıt.
Edip, Edib; Edibe: 1-Terbiyeli, edepli, nazik, çelebi. 2-Edebiyatla uğraşan, edebi bigilerde kudretli olan; edebi eser meydana getiren kimse.
Ekrem: Daha kerim, pek kerim. Çok cömert ve alicenâp. Keremi fazla olan kimse.
Elif, Elife: 1-Arap alfebesinin ilk ve insan adı olan tek harfi. 2-Ebced hesabında "l" sayısının karşılığı.
Elvan: Renkler.
Emetullah: Allah'ın emeti.
Emin, Emine: Emniyet olunabilen, inanılır, güvenilir kimse.
Emir: Buyurma, buyruk.
Emrah: En şen, en şad.
Emre: 1-Aşık, düşkün, müptela. 2-Ağabey.
Ender: Daha nadir, pek az, en seyrek. Pek nadir, az bulunur.
Derya: 1-Deniz. 2-Çok bilgili kişi. 3-Bir şeyin bol olduğu yer. 4-Tasavvufta Tanrı.
Dilaver: Yürekli, yiğit.
Dilber: 1-Gönül alan, gönülleri kendine çekip alan, alımlı.
Dilek: 1-Arzu, temenni, rica. 2-İstek.
Doğuş: 1-Doğma. 2-Görünme.
Duygu: 1- İşitme, duyma. 2-İşitme yolu ile elde edilen bilgiler. 3-His, beş duyudan biri ile haber alma, duyma.
Dürdane: 1-İnci tanesi. 2-Pek güzel ve sevgili çocuk.
Ebrû: 1-Kaş. 2-Dalgalı veya damarlı kumaş, kağıt vb. kitap ve defter kabı yapmak için kullanılan renkli kağıt.
Edip, Edib; Edibe: 1-Terbiyeli, edepli, nazik, çelebi. 2-Edebiyatla uğraşan, edebi bigilerde kudretli olan; edebi eser meydana getiren kimse.
Ekrem: Daha kerim, pek kerim. Çok cömert ve alicenâp. Keremi fazla olan kimse.
Elif, Elife: 1-Arap alfebesinin ilk ve insan adı olan tek harfi. 2-Ebced hesabında "l" sayısının karşılığı.
Elvan: Renkler.
Emetullah: Allah'ın emeti.
Emin, Emine: Emniyet olunabilen, inanılır, güvenilir kimse.
Emir: Buyurma, buyruk.
Emrah: En şen, en şad.
Emre: 1-Aşık, düşkün, müptela. 2-Ağabey.
Ender: Daha nadir, pek az, en seyrek. Pek nadir, az bulunur.