logo
04 ARALIK 2024

Suriye’deki gelişmeler BOP’un uzantısı

04.12.2024 00:00:00 / Güncelleme: 04.12.2024 01:50:10

HTŞ'nin başını çektiği silahlı grupların Suriye'de başlattığı ve Halep'in Suriye yönetiminden alınmasıyla sonuçlanan çatışmalar devam ediyor. 

Suriye yönetiminden, daha güçlü bir direniş ortaya koymak için geçici olarak geri çekildikleri açıklaması gelmişti.

Silahlı grupların bu saldırılarında birden fazla amaç olabilir. 

Dünkü yazımızda önemli hedeflerinden birisinin yürütülen siyasi süreçte ellerinin daha güçlü olmasını sağlamak olduğunu belirtmiştik.

Malum, Fırat'ın doğusunda ABD'nin güdümünde bir PYD/YPG devletinin eli kulağında, kuruldu, kurulacak. Ve bu devleti ilk tanıyan ülkelerden birisinin Türkiye olması isteniyor. Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan, sınırımızda bir teröristan kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz açıklamaları yapsa da, kurulan devletin adı elbette ki teröristan olmayacak, PYD/YPG devleti de olmayacak, PKK devleti hiç olmayacak. 

Bugün Türkiye'nin siyaseti, Irak'ın kuzeyindeki Barzani devletini nasıl kabul etti ve ilişkilerini geliştirdiyse, Suriye'deki kurulacak devletle de aynı süreç işletilecek. Ve çok yakında göreceğiz ki, Suriye'de kurulacak olan bu devletin dünyaya açılan kapısı yine Türkiye olacak.

Türkiye siyasetinde 'Öcalan' açılımları bu kapsamda gündeme getirilirken, şimdi Fırat'ın batısındakiler de benzer bir devlet yapılanmasını siyasi süreçte talep ediyorlar.

Suriye gündeminde her tarafın sıklıkla vurguladığı ifade şüphesiz "Suriye'nin toprak bütünlüğü." Ama esasen Suriye yönetimi hariç hiçbir irade, "toprak bütünlüğü" derken, gerçek manada bir toprak bütünlüğünden bahsetmiyor.

Bakın bir muhalif lider hem de İstanbul'da yaptığı konuşmada neler söylüyor?

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Hadi el-Bahra, "Bu askeri operasyonların başından beri belirlenen hedefleri vardı, o da kurtarılan bölgelere yönelik saldırıların durdurulması ve düşmana karşı caydırıcı bir duruş sergilemekti. Bunun da tek yolu, saldırıların kaynağı olan bölgeleri kurtarmakla oldu" dedi. Adam, Suriye yönetimini düşman olarak tanımlıyor, Halep'in alınmasını da, "kurtarmak" ifadesiyle anlatıyor. Böyle düşünen bir iradenin toprak bütünlüğünden kastı, kendi kontrollerinde olan, Esad yönetiminin hiç olmadığı bir Suriye anlamını taşıyor. 

Silahlı grupların bu saldırılarının, ayrıca Fırat'ın doğusu ile ilgili gündemi gölgelediği görülüyor. Bu aynı zamanda bir cambaza bak oyunu. Fırat'ın doğusundakilerin devletleşme sürecini daha gözlerden ırak bir şekilde gerçekleştirmelerinin fırsatını sunuyor.

HTŞ gibi örgütler kendilerini Sünni olarak tanımlıyor ve saldırdıkları yerler özellikle Şii nüfusun bulunduğu yerleşim birimleri. Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) lideri Hüseyin Baş'ın önemle ifade ettiği gibi burada, Şii-Sünni çatışmasının da fitili yeniden ateşlenmeye çalışılıyor.

ABD-İsrail ikilisinin Suriye'nin kuzeyinde bir "koridor" açma planı yıllardır var olan bir hedef. Fırat'ın doğusundaki PYD/YPG yapılanması ve Fırat'ın batısında da HTŞ gibi ABD güdümlü örgütlerin varlığıyla zaten Hatay'a kadar bunu başarmış durumdalar. Son saldırılarla Halep gibi önemli şehirleri de bu koridora dahil etmenin planı içindeler. Yakında yeniden gündeme gelecek siyasi süreçle de bu defacto durumu, resmi olarak da kabul ettirmenin hesabını yapıyorlar.

Fakat ABD-İsrail ikilisinin Suriye'de tek koridor planı yok, kuzeyden İsrail'e doğru Doğu Akdeniz kıyısından aşağıya uzanan bir koridor planları da var.

Böylece Doğu Akdeniz'e, hem askeri, hem siyasi, hem de enerji noktasında hakim olabilecekler. HTŞ'nin bir taraftan Halep'e saldırırken, güneye doğru inerek Hama'ya ilerlemesini ve Humus'u hedeflemesini bu kapsamda değerlendirmek lazım.

Tabi, bunlar onların planları; gerçekleşir mi gerçekleşmez mi bu, menfur işgal projelerine karşı atılacak adımlara bağlı.

Suriye'deki saldırı planlarının, Lübnan'daki Hizbullah'ın liderine suikast düzenlenmesi ve çağrı cihazlarının patlatılmasıyla binlerce üyesinin etkisiz hale getirilmesinden sonra gelmesi, ayrıca Rusya'nın Ukrayna'da Batılı silahlarla yıpratılmasından sonra gelmesi, tabii ki tesadüf değil. 

Adamlar yaptıkları kirli işi tesadüflere bırakmak istemiyor.

Büyük Ortadoğu Projesi işgali, büyük İsrail devleti yayılmacılığı hızla devam ederken, bu işgal projelerinin hedefinde bulunan İslam ülkelerinin liderleri başta Türkiye olmak üzere bu projelerin hizmetkarlığına soyunmuş vaziyette.

Topyekun bir uyanış olacak ki, İslam aleminde birlik ve beraberlik tesis edilebilecek ki, bu menfur projeler bertaraf olabilsin.

Ama işgal ve parçalanma hedefinde olan her İslam ülkesinin yöneticileri, kendilerine gösterilen "yalancı" havucun etkisinde, kendisine sunulan senaryodaki rolü oynamaya devam ediyor.

Ne zamanki bu liderler ve milletleri bu havuçların sadece tuzak olduğunu, ileride işgal için bir gerekçeye dönüşeceğini görür, işte o zaman çözüm adına bir umut doğar.

 
 
Murat Çabas / diğer yazıları
‘Koca bir milleti üç kuruşa muhtaç hale getirdiler’
İktidara özelleştirme eleştirisi
'Emekli 2025 yılında 2024'ü arayacak'
'Emekli hiç zam almamış gibi olacak'
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ikinci günü
Ana gündem Rusya ve Çin
Soykırım sürüyor
İsrail Gazze'de 15 kişi daha katletti
14 gözaltı daha
Yenidoğan çetesi soruşturması sürüyor
Erdoğan: ‘Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz sürecek’
Damacana su fiyatları yüzde 100 arttı, litresi 8 liraya dayandı
Güney Kore'de sıkıyönetim sona erdi
Bakanlar Kurulu kararı onayladı
Biden'dan çok konuşulacak çıkış
Dünyanın geleceği Afrika'da
Hem dünyada, hem Türkiye'de
Gelir adaletsizliği cinnetleri tetikliyor
TÜRK-İŞ Başkanı açık konuştu
MÜSİAD'a fena giydirdi
Enflasyonu tahmin edemeyen, nasıl düşürecek?
Merkez Bankasının attığı karavana
TÜİK enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 47.09 oldu
SMDK Başkanı Bahra konuştu
Suriyeli muhaliflerin hedefini İstanbul'da açıkladı
Erdoğan'dan kritik Suriye açıklaması
'Milli güvenlik öncelikleri çerçevesinde bütün tedbirleri alıyoruz'
Iraklı milisler sahada
İran, Esad'ın imdadına yetişti
‘Koca bir milleti üç kuruşa muhtaç hale getirdiler’
İktidara özelleştirme eleştirisi
'Emekli 2025 yılında 2024'ü arayacak'
'Emekli hiç zam almamış gibi olacak'
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ikinci günü
Ana gündem Rusya ve Çin
Soykırım sürüyor
İsrail Gazze'de 15 kişi daha katletti
14 gözaltı daha
Yenidoğan çetesi soruşturması sürüyor
Erdoğan: ‘Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz sürecek’
Damacana su fiyatları yüzde 100 arttı, litresi 8 liraya dayandı
Güney Kore'de sıkıyönetim sona erdi
Bakanlar Kurulu kararı onayladı
Biden'dan çok konuşulacak çıkış
Dünyanın geleceği Afrika'da
Hem dünyada, hem Türkiye'de
Gelir adaletsizliği cinnetleri tetikliyor
TÜRK-İŞ Başkanı açık konuştu
MÜSİAD'a fena giydirdi
Enflasyonu tahmin edemeyen, nasıl düşürecek?
Merkez Bankasının attığı karavana
TÜİK enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 47.09 oldu
SMDK Başkanı Bahra konuştu
Suriyeli muhaliflerin hedefini İstanbul'da açıkladı
Erdoğan'dan kritik Suriye açıklaması
'Milli güvenlik öncelikleri çerçevesinde bütün tedbirleri alıyoruz'
Iraklı milisler sahada
İran, Esad'ın imdadına yetişti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.