logo
28 MART 2024

Misyonerlik ve diyalogcular

31.01.2005 00:00:00
Dünkü yazımızda İsmi Lazım Değil bir diyalogcu yazarımızın geçen haftaki yazısında, kendisinin bile tam manasıyla inanmadığını tahmin ettiğimiz bazı iddia ve ifadelerine cevap vermeye çalıştık.

Namı değer yazarımız yazısının devamında, misyonerlik tehlikesi olduğunu iddia edenlerin temelde iki hedefinin olduğunu belirtiyor:

Birincisi, dinlerarası diyalog ve hoşgörü(?) çalışmalarını baltalamak istemeleri, ikincisi ise, misyonerlerin AKP iktidarı zamanında açıktan çalışmaya başladıklarını yayarak hükümeti eleştirmek istemeleri.

Kısmen doğru, ama bahsettikleri asıl sebep değil, o asıl sebebe bağlı. Nasıl mı?

Misyonerlik faaliyetleri sadece ülkemizde değil, bütün dünyada siyasi amaçlıdır. Yani hedefi insanları sadece Hıristiyan yapmak değil, asıl hedef altındaki toprakları, zenginlikleri ele geçirebilmektir. Bunun örneklerini tarihte gördük, hala görmekteyiz.

Ülkemizde misyonerlik tehdidiyle beraber ulusal güvenliğimiz, dini ve milli bütünlüğümüz tehdit altındadır ve asıl sebep de budur.

Misyonerliğin ciddi bir tehdit unsuru olduğunu ifade eden bizler, bu kaygılardan dolayı tehlikenin boyutlarından bahsediyoruz ve dikkat çekiyoruz.

Bu temel tespiti yaptıktan sonra diyalogcu yazarımızın bahsettiği kısmen doğru dediğimiz hedeflere de biraz değinelim.

Diyalogcu yazar, birinci hedef olarak, dinlerarası diyalog ve hoşgörü(?) çalışmalarını baltalamak olarak ifade ediyor.

Diyalogcuların temel yanlışlarından birisi, diyalog ve hoşgörü kelimelerinin Türkçe sözlükteki anlamından yola çıkarak milleti yanıltmalarıdır.

Diyalog ve hoşgörü kelimelerinin Türkçe sözlükteki anlamından ziyade, aslolan bu fikri ortaya atanların bu kelimelere ve bu faaliyetlere verdikleri anlamdır. Sizin dinlerarası diyalog faaliyetlerine verdiğiniz anlam ise hiçbir şey ifade etmemektedir.

Dinlerarası Diyalog, Vatikan'ın resmi yayın organında bakın nasıl ifade ediliyor: "Asya'nın Hıristiyanlaştırılması projesi ve Papalığın çağdaş Hıristiyanlaştırma ve misyonerlik usulü".(The Second Vatikan Council, Nostra Aetate,1-4)

Papa II. Jean Paul, Milenyum'da yaptığı konuşmada: "Birinci binyılda Avrupa Hıristiyanlaştırıldı, ikinci binyılda da Amerika ve Afrika Hıristiyanlaştırıldı. Üçüncü binyılda ise Asya'yı Hıristiyanlaştıralım" şeklinde konuşmuştu.

Batılıların ve onların dini otoritesi Papa'nın ağzından Dinlerarası Diyalog tarifi.

Dinlerarası Diyalog çalışmaları 1965'te ortaya atıldı ve 1998'de Türkiye'de gündeme geldi. Milenyum konuşması ise 1999'un Aralık ayı sonuna denk geliyor.

Yine 2000 yılının Eylül ayında ABD'nin önde gelen gazetelerinden Washington Post gazetesinde yayınlanan bir haberde, Vatikan'ın dinlerarası eşitliği reddettiği ve yine Vatikan'ın hazırladığı bir belgede sadece Katolik mezhebinin gerçek bir din olduğu iddia edilmişti.

Vatikan İnanç Doktrini Kurulu tarafından hazırlanan raporda, Hıristiyan olmayanların kurtarılması gerektiği, ancak kurtulma şanslarının düşük olduğu, Hıristiyanlığın diğer mezheplerinden olanların ise Papalığın otoritesini tanımamak da dahil olmak üzere eksikleri olduğu iddia edilmişti.

Gerçek dinin sadece Katolik mezhebinin kilisesinde yaşandığı savunulan belgede, Katolik inancının diğer tüm inançların anası olduğu öne sürülmüştü.

Vatikan'ın dini doktrinle ilgili bir numaralı yetkilisi Kardinal Ratzinger, belgeyi tanıtmak üzere düzenlediği basın toplantısında, bazı teologların, tüm dinleri eşit görerek hoşgörünün sınırlarını aştıklarını ve amacından saptırdıklarını iddia etmişti.

Bütün bu gerçekler, Dinlerarası Diyalogun neyi ortaya koyduğunu, maksadının ve hedefinin ne olduğunu, onu ortaya çıkaranların ağzından, net ve açık bir şekilde ifade etmektedir.

Şimdi, ülkemizin bütünlüğünü tehdit eden bu faaliyetlerin yerli bir parçası olanlara ne demeli? Hangi niyet ve de gayeyle bu çalışmaları desteklemektedirler?

İşte misyonerlik tehlikesinden haber verenler, dini ve milli bütünlüğümüzü tehdit ettiği gerçeğinden dolayı dinlerarası diyalog faaliyetlerine "dur" demektedirler.

İsmi Lazım Değil diyalogcu yazarımız, bahsettiği ikinci hedefte, misyonerlik tehlikesini gündem etmeyi hükümet açısından değerlendiriyor.

Misyonerlik dini ve milli bütünlüğümüzü, ulusal güvenliğimizi tehdit ettiğine göre, kim olursa olsun bu faaliyetlere çanak tutanlar bundan mesuldür.

Misyonerlik faaliyetlerinin son 2 yılda AKP iktidarı döneminde arttığı bilinen bir gerçektir. Cumhuriyet tarihinde hiçbir dönemde 36 bin ev tipi kilise açılmamıştır ve 8 milyon İncil dağıtılmamıştır. Bu rakamlar en son bilinen rakamlar. Şu an ne noktaya geldiği yakında öğrenilir.

Cumhuriyet tarihinde ilk kilise açan Başbakan Tayip Erdoğan'dır ve camileri kiliseye çeviren AKP'li belediye başkanlarıdır. Bunlar yaşanan gerçekler, bunları inkar edemezsiniz.

Karadeniz'de Hıristiyan olan gençler "Ben Pontus'um" diyorlar ve Güneydoğu'da da Kürdistan hayalleriyle yaşıyorlar. Diğer illerimizde Hıristiyan olan Turgay, Mehmet, Ahmet isimli gençlerimiz ise kilise pastörü olarak diğer gençleri de Hıristiyan yapıyorlar.

Başta Vatikan olmak üzere birçok ülke, kurum bu misyonerlik faaliyetleri için milyarlarca dolar para gönderiyor.

Şimdi "İsmi Lazım Değil" yazarımız da tutturmuş, bırak adamlar yapsın yapacaklarını diyor. Gerçekten siz hangi taraftasınız sayın yazar?

Merakımın kusuruna bakmayın, başka bir şey aklıma gelmiyor. Bütün bu olanları desteklemeniz, hem de bedava avukatlığını yapmanız esasen safınızı ortaya koyuyor, ama ben yine de yorum yapmayayım, millet kararı versin.

Yok efendim, Türkler Avrupa'da kilise açıyormuş, onlar niye Türkiye'de açmasınmış.

Avrupa'da milyonlarca Türk ve Müslüman yaşıyor, onlar da ihtiyaç olduğundan kullanılmayan kiliseleri satın alıp cami yapıyorlar. Parayı veren kim? Yine bizim insanlarımız. Sen ise azınlık nüfusunun 3 katı, hem de Müslüman mahallelerinde ev tipi kilise açıyor ve Başbakan eliyle, devlet bütçesiyle kilise ve havra açıyorsun, senin Müslüman gençlerin oraya gidiyor, boynuna haç takıyor, parasal desteklerle kandırılıyor.

Bizim diyalogcularımız da sırtına yaslanarak, bacak bacak üstüne atarak, almış oldukları paranın hakkını vermenin huzuru içerisinde olanları seyrediyorlar.

Bu aziz millet, bu oyunların farkındadır ve yakında bunların hesabını mutlaka soracaktır.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
BTP İBB Adayı Cihan Erdoğanyılmaz: Gençler BTP’ye akın ediyor
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
BTP İBB Adayı Cihan Erdoğanyılmaz: Gençler BTP’ye akın ediyor
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.