logo
19 MART 2024

Çanakkale geçilmezdi! Ülke geçilir oldu

22.07.2004 00:00:00
Birkaç gün süren Çanakkale panel programı süresince yazı yazamadım.

Tarik Çanak ile Cumartesi başlayan Çanakkale-Biga-Lapseki etkinliğimiz Pazartesi Lapseki paneliyle son buldu.

Pazar günü çok zamandır hayal ettiğim Gelibolu Yarımadası ziyaretleriyle daha bir anlamlı geçti.

Dile kolay, 253 bin şehit verilerek düşmana geçilmez yapılan bu, görünümü bir el ayası büyüklüğünde, ama bir milleti, tarihin hiçbir döneminde esaret yaşamamış bir milletin, "ehl-i salip" karşısında varlık-yokluk mücadelesini "varlık" haline getirdiği mekandır Gelibolu.

Gelibolu'yu gezerken sizi bir farklı hava hemen sarıverir.

Çok farklı bir mekanda olduğunuzu hissedersiniz.

Her karış toprağı şüheda kanıyla sulanmış bir kara parçasında dolaşırken ürpermemek, duygulanmamak, hislenmemek

imkansız.

Adım başı şehitlik,

Adım başı abide,

Adım başı destan,

Adım başı "lisan-i hal ile" sizi ikaz eden kitabeler.

Ve daha neler ve neler.

Yaşları 17 ile 22 arası, henüz hayatlarının baharında iken vatan için şehit düşen gençlerin kitabeleri bir başka çarpıyor sizi.

Emsallerinin, günümüzde hallerini düşündükçe sadece çarpılmıyorsunuz, utanıyorsunuz, yüzünüz kızarıyor.

Hal dilleriyle haykırıyorlar da aslında;

"Biz bunun için mi şehit düştük?" dercesine.

Trabzon-Rize-Artvin; Adana-Urfa-Maraş-Mardin-Diyarbakır-Anakara-Afyon; Çanakkale-Bursa-Sakarya-Edirne-Tekirdağ...ülkenin her vilayetinden, Halep-Kudüs-Medine...bütün bir İslam coğrafyasından insanların "el birlik olup" savunduğu şu ülkenin geldiği içler acısı hali görünce insan cinnet getiriyor

adeta.

Vatan için şehit olma uğruna bir ve beraber olabilen bir millet, bir ümmet nasıl, neden, niçin ve hangi sebeplerden basit sebeplerden birbirine düştü?

Kim düşürdü bu milleti

birbirine?

Dedeleri cephelerde omuz omuza savaşarak vatanı savunanların torunlarına ne oldu da birbirlerini boğazlar oldu bugün?

Çanakkale'de yaptığım konuşmada da söyledim;

Dün bu bölgeyi geçemeyenlerin torunları bugün IMF heyeti olarak gelmiyor mu bu ülkeye?

Gelip de ne yiyip ne giyeceğimize kadar, hatta donumuzun rengine bile karışmıyor mu?

Dün Çanakkale'yi geçilmez yapanla, bugün ülkenin her yanını geçilir yapanlar ayni şan ve şerefe mi layık sizce?

Dün Çanakkale'yi geçilmez yapanla bugün ülkenin kalbini ehl-i salibe delik deşik ettirenler, yakın gelecekte aynı cümlelerle mi yadedilecekler?

Ruhlarına fatiha okuyan

olur mu?

Heykelleri dikilir mi?

Vereseleri övünür mü

kendileriyle?

Sanmıyorum.

Bütün bunların yanında insanı hayrete düşüren şeyler de az değil.

Yol boyunca, "her şey maddeden ibaret" anlayışının sonucu olsa gerek, otellerin avlularında İngiliz, Fransız, Avustralya bayrakları dalgalanıyor.

Barış-dostluk-kardeşlik yalanları eser o bayraklar da dalgalanır.

Rehberlerin bir kısmı ise tam bir garabet.

Burada çok centilmence savaşlar yapıldı diyor rehber.

Su-sigara-konserve alışverişi bitince haydi yallah savaşa naraları atılırmış.

Utanmasa şunu diyecek;

"Bu yarım milyon insan buraya pikniğe geldiler, canları sıkılınca da savaştılar."

Yaralı bir Anzak askerini kucaklayıp tedavi etmek için taşıyan Türk askerine ait heykel, centilmenliği değil, insanımızın sahip olduğu insani değerleri, şecaati, kahramanlığı, yiğitliği, izzeti, iffeti...ifade eder.

Beni, bu gezide en fazla hayrete şey şu;

Uzaktan bakınca bile çok net gözüken haç figürüyle süslü "haçlı" işgal ordularına ait mezarların nasıl oldu da hep yol boyunca kurulmuş olduğu?

Bize ait bir çok şehitlik yolda sapıp ancak ulaşılabilirken, düşman ordularına ait mezarlıklar hemen asfalt kenarında.

Adamlar bunu nereden

bildi de yol geçecek yerde

gömüldüler?

Bilinmez.

Yada biz bilmeyiz.

Bir el, gizli ve gizemli bir el, taa o yıllar atmış "diyalogun" temellerini.

"Hıristiyan da şehittir" fetvası o yıllar söylendi, ama Allah'tan o yıllar tutmadı, şimdilerde tutuyor.

Zaten o yıllar bu fetva tutsaydı kim giderdi Çanakkale'ye, Sarıkamış'a, Dumlupınar'a.

Kim savaşırdı ülke için? 17'sinde, 22'sinde.

Tarihine sahip çıkmayan kaç millet bilirsiniz?
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.