logo
10 TEMMUZ 2025

Ege’deki Türk adalarında Yunan işgali üzerine ilginç bir dava

Eminağaoğlu, “Kendi toprağımızı, ‘Bakın bizim sınırlarımız içinde kalmaktadır’ diye mahkemeye ispatlamak durumunda bırakıldık” dedi.

15.09.2024 15:22:00
Bülent Tapıcı
Ege’deki Türk adalarında Yunan işgali üzerine ilginç bir dava
Ege’deki Türk adalarında Yunan işgali üzerine ilginç bir dava
Türkiye'nin Ege'de Yunanistan tarafından işgal edilen adaları ve kayalıkları Türkiye'de ilginç bir dava konusu oldu.

Konuyla ilgili yaptığı araştırmalarla bilinen Eski Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım'ın Türk topraklarını savunmadığı gerekçesi ile eleştirdiği dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin kendisine hakaret davası açtı.

Söz konusu dava Ümit Yalım lehine sonuçlanırken Duruşmaya katılan Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu önemli açıklamalarda bulundu.

Eminağaoğlu, "Kendi toprağımızı, kendi ülke bütünlüğümüzü, 'Bakın bizim sınırlarımız içinde kalmaktadır' diye mahkemeye ispatlamak durumunda bırakıldık. Bir tartışma yaşanmadığı için sonuçta beraat kararı ortaya çıktı" dedi.

Ömer Faruk Eminağaoğlu şunları söyledi;


"Ege Denizi'nde Aydın iline ve Muğla iline bağlı ikişer ada ve bir kayalık. Bunlar Lozan Anlaşması ile Türkiye Cumhuriyetinin egemenliği altında olan yerler. Bu konuda hiçbir tartışma yok ancak şu an bu yerlerde bir fiili müdahale, bir işgal hali ve Yunanistan'ın hükümranlığı söz konusu. Bunları yazısında bir makalesinde dile getiren geçmişte Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreterliği yapmış Ümit Yalım bu durumun bu şekilde devam etmesinin Türkiye'nin egemenlik haklarına aykırılık taşıdığı, Jandarma Genel Komutanı olarak kendisinin kamu düzeni ve iç güvenlikten sorumlu olduğu Arif Çetin'in bu görevini yapsa böyle bir durumun ortaya çıkmayacağını belirterek bir makale kaleme alır. Bu makale nedeniyle Arif Çetin suç duyurusunda bulunarak Ümit Yalım hakkında kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan dolayı dava açılır. Bu davanın anlamı şu; eğer kendi ülke topraklarınızın güvenliğinden sorumlu bir kişiye görevini hatırlatsanız burada hiçbir sorumluluk söz konusu olmaz. Siz ifade özgürlüğünüzü kullanıyorsunuz. Siz ülkenin bütünlüğünü, anayasal sorumluluğunuzu dile getiriyorsunuz.

Eğer hukuk diyorsak, anayasa diyorsak, Lozan'a bağlılık diyorsak bunun anlamı bu. Ancak bu bir davaya konu oluyorsa o zaman bizim ülke topraklarımızın neresi olduğunu bilmemek demek veya bu dört ada ve bir kayalık ülke toprakları dışında olduğu için asıl bir suç ithamında bulunularak, bu şekilde kişilik haklarıma saldırı ve hakaret söz konusudur gibi bir sonuç ortaya çıkıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin Lozan'da kazandığı adalar bizim değildir gibi bir sonuç da ortaya çıkıyor ki Lozan öncesine gidersek Sevr anlaşmasıyla buradaki bütün adalar İtalya'ya devredilmişti.

Türkiye Cumhuriyeti Kurucu Meclisi Sevr'in yok hükmünde olduğunu, Sevr'i kabul eden, imzalayan Osmanlı Meclisi'nin görevlilerinin bu şekilde vatan hainliği yaptığını ifade ederek böyle bir karar da almıştı. Şimdi Sevr'i tanımayan, yok hükmünde olduğunu söyleyen, bunun vatan hainliği olduğunu söyleyen bir devletiz. Doğal olarak kurucu Meclis'in aldığı karar yürürlükte, Lozan gereği de bu topraklar Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenliği altında. Şimdi bu davanın açılması, 'Bu topraklar bizim değildir, bizim olmayan topraklarda ben ne görevi yapacağım, bana böyle bir şey söylenmesi benim kişilik haklarıma saldırıdır' demektir.

Şimdi Türkiye Cumhuriyeti topraklarının tartışıldığı bir dava oldu. Böyle bir davanın gündeme getirilmesi, açılması, yürütülmesi son derece abes ve son derece acıdır. Bir devlet ki düşünün Jandarma Genel Komutanı, o devletin Cumhuriyet Savcısı, o devletin kara parçalarını, ülkesinin bütünlüğünün neresi olduğunu mahkeme önünde tartışılabilir duruma getiriyor. Oysa anayasa 5. Madde, 'Hiçbir biçimde ülkenin bütünlüğü tartışılamaz'  der.

Bu konuda maalesef ülkenin bütünlüğü, ülkenin toprakları, ülkenin sınırları neresidir bir mahkeme önünde ispatlamak durumunda bırakıldık. Bu son derece acı. Ümit Yalım'ın peşinen suçlu kabul edilip, suçsuzluğunu ispatlamak durumunda bırakıldık. Bu konuda Kardak Kayalıkları ile ilgili yaşanan kriz döneminde bilimsel çalışma yapan kişilerin çizmiş olduğu haritalardan,  yazmış olduğu açıklamalardan, Türk Tarih Kurumu'nca yayınlanan bir kitaptan ve geçmişte Türk Tarih Kurumu Başkanlığı yapan Sayın Yusuf Halaçoğlu'nun bilimsel bir görüşünden yine Kıbrıs, Yunanistan Daire Başkanlığı yapmış Emekli Tümamiral Mücahit Şişlioğlu'nun bilimsel bir görüşünden,  yine Cemalettin Taşkıran'ın bilimsel görüşlerinden hareket ederek 9 ayrı harita üzerinde bu adalar ve kaya parçalar nerededir, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde midir değil midir, bunu tek tek mahkemenin önüne koyduk.  Kendi toprağımızı, kendi ülke bütünlüğümüzü, 'Bakın bizim sınırlarımız içinde kalmaktadır' diye mahkemeye ispatlamak durumunda bırakıldık. Bir tartışma yaşanmadığı için sonuçta beraat kararı ortaya çıktı."


Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
CHP avukatları istedi
Kurultayın iptali davası ertelendi
Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere de görevinden uzaklaştırıldı
Ev hapsi ve adli kontrol kararı verilmişti
Beştepe'de açılım buluşması
Erdoğan Bahçeli'yi kabul etti
12 askerimiz nasıl şehit oldu?
Milli Savunma Bakanlığından açıklama
Bu vahşete kim dur diyecek?
Gazze'ye son 24 saatte 180 hava saldırısı
Vadedilmiş topraklar yalanı tescillendi
BOP'un dayanağı yapmışlardı
Yoğun bakımdaydı
Murat Çalık anjiyoya alındı
Şile Belediyesine operasyon
Belediye Başkanı gözaltına alındı
'Sandıktan korkuyorlar'
Özel Sancaktepe'de konuştu
Suriye'de kirli ittifak
Şara, Abdi ve ABD'nin Suriye Temsilcisi Barrack ile bir araya geldi
'PKK/YPG değerli bir ortak'
'Soğanın kabuklarını soyar gibi yavaş yavaş..'
Fahrettin Altun'un yerine Burhanettin Duran atandı
İletişim Başkanlığı'nda değişim
Erdoğan'dan erken seçim açıklaması
Özgür Özel'e cevap verdi
Trump çıldırdı
Moskova ve Pekin'i bombalama tehdidi
Dünyada 18. sıradayız
İşte Türkiye'nin nüfus gerçekleri
CHP avukatları istedi
Kurultayın iptali davası ertelendi
Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere de görevinden uzaklaştırıldı
Ev hapsi ve adli kontrol kararı verilmişti
Beştepe'de açılım buluşması
Erdoğan Bahçeli'yi kabul etti
12 askerimiz nasıl şehit oldu?
Milli Savunma Bakanlığından açıklama
Bu vahşete kim dur diyecek?
Gazze'ye son 24 saatte 180 hava saldırısı
Vadedilmiş topraklar yalanı tescillendi
BOP'un dayanağı yapmışlardı
Yoğun bakımdaydı
Murat Çalık anjiyoya alındı
Şile Belediyesine operasyon
Belediye Başkanı gözaltına alındı
'Sandıktan korkuyorlar'
Özel Sancaktepe'de konuştu
Suriye'de kirli ittifak
Şara, Abdi ve ABD'nin Suriye Temsilcisi Barrack ile bir araya geldi
'PKK/YPG değerli bir ortak'
'Soğanın kabuklarını soyar gibi yavaş yavaş..'
Fahrettin Altun'un yerine Burhanettin Duran atandı
İletişim Başkanlığı'nda değişim
Erdoğan'dan erken seçim açıklaması
Özgür Özel'e cevap verdi
Trump çıldırdı
Moskova ve Pekin'i bombalama tehdidi
Dünyada 18. sıradayız
İşte Türkiye'nin nüfus gerçekleri
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.