(Aşağıdaki yazının bir kısmı internetten alınmıştır.)
İslâm kaynakları bu gecenin beş özelliğini şöyle sıralar:
1. Her önemli işin bu gecede hikmetli bir şekilde ayırımı ve seçimi yapılır.
2. Bu gecede yapılan ibâdetin (Kılınan namazların, okunan Kur'ân'ın, yapılan dua ve zikirlerin tevbe ve istiğfarların), gündüzünde tutulan orucun fazileti çok büyüktür.
3. İlâhî ihsan, feyiz ve bereketle dopdolu bir gecedir.
4. Mağfiret (bağışlama) gecesidir.
5. Bu gece Efendimiz'e şefaatin tamamı verilmiştir.
Şöyle ki, Rasul-i Ekrem Efendimiz Şa'ban'ın 13. gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş, üçte biri verilmiş; 14. gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş; 15. gecesi (Berat Gecesi) tekrar istemiş ve bu gece şefaatin tamamı verilmiştir.
Şaban ayının on beşinci gecesi ile ilgili şu hadisi de nakledelim:
Efendimiz buyurur ki: "Şaban ayının yarısı oldu mu, o geceyi ibadetle ihya edin. Gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Allah Teâla o akşam, gurup vakti dünyâ semâsına tecelli eder ve "İstiğfar eden var mı ki, affedeyim. Rızık isteyen var mı ki, ona rızık vereyim. Hastalığa uğramış var mı ki, ona âfiyet vereyim. Var mı ki, var mı ki", diyerek sabaha kadar devam eder" (et-Tâc, (Bekir Sadak Tercümesi), II, 154, İbn Mâce rivâveti).
Görüldüğü gibi Hakk Teâla Hazretleri; kendi dergâhına boyun eğen, suçlarından tevbe ederek secdeye kapanan, hatalarına gözyaşı döken her kulunu affedeceğini; bereketi, feyzi, ihsanı ile Berat Gecesi'ni şenlendireceğini açıkça ilân buyuruyor.
Kullarını huzur-ı ilâhisinde nefs muhasebesine çağırıyor, öte yandan Peygamber Efendimiz, ümmetine şefaat için Cenâb-ı Hakk'a yalvarmış ve kendisine "Şefâat-ı tâmme" verilmiştir.
İslâm kaynaklarında belirtildiğine göre: "Büyücüler, kindarlar, içkiye düşkün olanlar, ana-babasını incitenler, zina etmekte ısrar edenler" bu gecenin bağışından, bereketinden ve şefâatından yararlanamazlar.
Müslümanlar genellikle bu gecenin feyzinden nasibini alırken bir kısmın bundan mahrum kalmaması için, içini dışını tasfiyeye tabi tutması, kendini hesaba çekmesi ve bu geceyi fırsat bilerek kalbini-zihnini bütün kötülüklerden arındırmaya yönelmesi gerekir.
Bu gece "Artık ben günâh yığınına batmışım, benim için kurtuluş umudu kalmadı" diyenler için de bir fırsattır. Bunlar da bu gecede Hakk'ın dergâhına yüz sürsünler, camilere koşarak cemâate karışsınlar, ibâdet etsinler, Kur'ân dinlesinler, zikir meclislerine sığınsınlar, dua etsinler, ilâhî bağışa erişmek için yalvarıp yakarsınlar, kendilerini bu gecenin mânevi havasına bıraksınlar; göreceklerdir ki, sabaha; kindarlıktan, iftiradan, dedikodudan, ana-babalarını incitmekten, sarhoşluktan, kumardan, zinadan kısaca her çeşit hileden, yalandan, dolandan uzaklaşmaya azmetmiş, and vermiş, irade sahibi ve kararlı bir insan olarak ulaşacaklardır.
Yüce Allah kullarını bağışlamak için rahmet kapılarını açmış beklemektedir.
Rahmet kapılarından içeri dalalım.
Kapıda oyalanmayalım, dışarıda kalırız. Aynı fırsatı yakalayabilmek için bir yıl daha beklemek zorunda kalacağız ki, her an ensemizde nefesini hissettiğimiz ölüm, bize bir sonraki fırsatı yakalamaya müsaade etmeyebilir.
Geçmiş ümmetler, ömür olarak bizden çok daha uzun bir ömür yaşadılar. Ama hep ibadet etmekle meşgul oldular.
Ölümcül çok az olay vardı onların hayatında.
Ama biz bugün hemen her gün, yaşı 35-40 arası bir arkadaşımızın en moda hastalıklar, kanserden ya da trafik kazasından dolayı öldüğünü duyuyoruz.
Mesela Kayserili Abdulkadir kardeşim gibi. Nur içinde yatsın, henüz daha kırklarında ve ebedi yolculuğa uğurlandı.
Ay sonunda yüklü ödemesi olan esnaf ay sonuna çok zaman kala ödeme telaşesi içinde olur.
Aman daha üç hafta var, on beş gün var, deyip yan gelip yatmaz.
Bir çıkış yolu arar. Ölüm her an ödenmesi gerekebilen bir borçtur.
Elverir mi yan gelip yatmak.
Hazırlık yapmamak.
Yine kandiliniz mübarek, beratınız müyesser, kazancınız bol ve hayırlı olsun, maddi-manevi kazancınız.
İslâm kaynakları bu gecenin beş özelliğini şöyle sıralar:
1. Her önemli işin bu gecede hikmetli bir şekilde ayırımı ve seçimi yapılır.
2. Bu gecede yapılan ibâdetin (Kılınan namazların, okunan Kur'ân'ın, yapılan dua ve zikirlerin tevbe ve istiğfarların), gündüzünde tutulan orucun fazileti çok büyüktür.
3. İlâhî ihsan, feyiz ve bereketle dopdolu bir gecedir.
4. Mağfiret (bağışlama) gecesidir.
5. Bu gece Efendimiz'e şefaatin tamamı verilmiştir.
Şöyle ki, Rasul-i Ekrem Efendimiz Şa'ban'ın 13. gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş, üçte biri verilmiş; 14. gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş; 15. gecesi (Berat Gecesi) tekrar istemiş ve bu gece şefaatin tamamı verilmiştir.
Şaban ayının on beşinci gecesi ile ilgili şu hadisi de nakledelim:
Efendimiz buyurur ki: "Şaban ayının yarısı oldu mu, o geceyi ibadetle ihya edin. Gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Allah Teâla o akşam, gurup vakti dünyâ semâsına tecelli eder ve "İstiğfar eden var mı ki, affedeyim. Rızık isteyen var mı ki, ona rızık vereyim. Hastalığa uğramış var mı ki, ona âfiyet vereyim. Var mı ki, var mı ki", diyerek sabaha kadar devam eder" (et-Tâc, (Bekir Sadak Tercümesi), II, 154, İbn Mâce rivâveti).
Görüldüğü gibi Hakk Teâla Hazretleri; kendi dergâhına boyun eğen, suçlarından tevbe ederek secdeye kapanan, hatalarına gözyaşı döken her kulunu affedeceğini; bereketi, feyzi, ihsanı ile Berat Gecesi'ni şenlendireceğini açıkça ilân buyuruyor.
Kullarını huzur-ı ilâhisinde nefs muhasebesine çağırıyor, öte yandan Peygamber Efendimiz, ümmetine şefaat için Cenâb-ı Hakk'a yalvarmış ve kendisine "Şefâat-ı tâmme" verilmiştir.
İslâm kaynaklarında belirtildiğine göre: "Büyücüler, kindarlar, içkiye düşkün olanlar, ana-babasını incitenler, zina etmekte ısrar edenler" bu gecenin bağışından, bereketinden ve şefâatından yararlanamazlar.
Müslümanlar genellikle bu gecenin feyzinden nasibini alırken bir kısmın bundan mahrum kalmaması için, içini dışını tasfiyeye tabi tutması, kendini hesaba çekmesi ve bu geceyi fırsat bilerek kalbini-zihnini bütün kötülüklerden arındırmaya yönelmesi gerekir.
Bu gece "Artık ben günâh yığınına batmışım, benim için kurtuluş umudu kalmadı" diyenler için de bir fırsattır. Bunlar da bu gecede Hakk'ın dergâhına yüz sürsünler, camilere koşarak cemâate karışsınlar, ibâdet etsinler, Kur'ân dinlesinler, zikir meclislerine sığınsınlar, dua etsinler, ilâhî bağışa erişmek için yalvarıp yakarsınlar, kendilerini bu gecenin mânevi havasına bıraksınlar; göreceklerdir ki, sabaha; kindarlıktan, iftiradan, dedikodudan, ana-babalarını incitmekten, sarhoşluktan, kumardan, zinadan kısaca her çeşit hileden, yalandan, dolandan uzaklaşmaya azmetmiş, and vermiş, irade sahibi ve kararlı bir insan olarak ulaşacaklardır.
Yüce Allah kullarını bağışlamak için rahmet kapılarını açmış beklemektedir.
Rahmet kapılarından içeri dalalım.
Kapıda oyalanmayalım, dışarıda kalırız. Aynı fırsatı yakalayabilmek için bir yıl daha beklemek zorunda kalacağız ki, her an ensemizde nefesini hissettiğimiz ölüm, bize bir sonraki fırsatı yakalamaya müsaade etmeyebilir.
Geçmiş ümmetler, ömür olarak bizden çok daha uzun bir ömür yaşadılar. Ama hep ibadet etmekle meşgul oldular.
Ölümcül çok az olay vardı onların hayatında.
Ama biz bugün hemen her gün, yaşı 35-40 arası bir arkadaşımızın en moda hastalıklar, kanserden ya da trafik kazasından dolayı öldüğünü duyuyoruz.
Mesela Kayserili Abdulkadir kardeşim gibi. Nur içinde yatsın, henüz daha kırklarında ve ebedi yolculuğa uğurlandı.
Ay sonunda yüklü ödemesi olan esnaf ay sonuna çok zaman kala ödeme telaşesi içinde olur.
Aman daha üç hafta var, on beş gün var, deyip yan gelip yatmaz.
Bir çıkış yolu arar. Ölüm her an ödenmesi gerekebilen bir borçtur.
Elverir mi yan gelip yatmak.
Hazırlık yapmamak.
Yine kandiliniz mübarek, beratınız müyesser, kazancınız bol ve hayırlı olsun, maddi-manevi kazancınız.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024