Seçimin arifesinde konuşulan, seçmenin siyasetten soğuduğu. Netice olarak da partilerin salon faaliyetlerine, miting toplantılarına iştirakin az olması. Bu durum Türk siyaseti açısından son derece tehlikeli. Çünkü, seçim bir milletin yönetimini, bir bakıma kaderini belirleme işlemidir. Yönetimi devralacak liderin ve kadroların seçimi, şansa bırakılmayacak kadar önemlidir. Gel görelim bizim ülkemizde insanımız siyasetten soğutulmuş da soğutulmuş.
İşte görülen tablo;Seçime doğru hızlı adımlarla yol alırken karşılaşılan ilginç manzaralar var. YTP Genel Başkanı İsmail Cem, kendi memleketi olan Kayseri de yuhalanıyor. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Gaziantep'teki mitinginde katılım az olduğu için bizzat il başkanını fırçalıyor. Buna benzer tabloları artırmak mümkün. Halkımız iktidara ve muhalefete mensup partililere karşı tepki ortaya koyuyorlar. Bu Türk siyaset madalyonunun soğuk yüzü.
Madalyonun diğer yüzüne geçiş ise çok ilginç. BTP Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Yakut beyden dinledim. 'Adana'da seçim çalışması için bir köye gittik' diyor. Köylü elindeki sopa ile arkadaşları karşılamış. 'Bu köye siyasetçi giremez' demişler. Yusuf bey mevcutlara olan tepkiyi bildiği için durun diyor, 'bizim Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş bey. Biz diğerlerine benzemeyiz, biz AB'ye karşıyız, IMF'ye karşıyız. Biz ekonomik modelimiz ile, sosyal projelerimiz ile geliyoruz' diyor. Sayın Baş'ın ismini duyan köylüler özür diliyor ve BTP kadrosunu ağırlıyorlar. Kısa bir sohbetten sonra BTP saflarında gayret sarf edeceklerine söz veriyorlar.
Gelelim madalyonun diğer yüzüne. Bu da siyasetin sıcak yüzü. Dün Elazığ'daydık. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin havalimanında coşkuyla karşılanışı görülmeye değerdi. Havaalanından eve gelinceye kadar tam bir saat geçti. Kilometrelerce uzayan konvoy ve halkın sevgi gösterileri insanımızın siyasete değil, güven bunalımı yaşayan politikacıya soğuduğunu gösterdi.
Hele BTP'nin yaptığı mitingleri dolduran mahşeri kalabalıklar, insanımızın kendi geleceği hakkında duyarlı olduğunu ve oyunu bilinçli kullanacağını gösteriyor. 3 Kasımda seçmen, politikasını dedikodu üzerine kuranları değil, proje sahibi olanları destekleyecek. Bu manzara ise, BTP'nin ipi göğüslediğini gösteriyor.
İşte görülen tablo;Seçime doğru hızlı adımlarla yol alırken karşılaşılan ilginç manzaralar var. YTP Genel Başkanı İsmail Cem, kendi memleketi olan Kayseri de yuhalanıyor. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Gaziantep'teki mitinginde katılım az olduğu için bizzat il başkanını fırçalıyor. Buna benzer tabloları artırmak mümkün. Halkımız iktidara ve muhalefete mensup partililere karşı tepki ortaya koyuyorlar. Bu Türk siyaset madalyonunun soğuk yüzü.
Madalyonun diğer yüzüne geçiş ise çok ilginç. BTP Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Yakut beyden dinledim. 'Adana'da seçim çalışması için bir köye gittik' diyor. Köylü elindeki sopa ile arkadaşları karşılamış. 'Bu köye siyasetçi giremez' demişler. Yusuf bey mevcutlara olan tepkiyi bildiği için durun diyor, 'bizim Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş bey. Biz diğerlerine benzemeyiz, biz AB'ye karşıyız, IMF'ye karşıyız. Biz ekonomik modelimiz ile, sosyal projelerimiz ile geliyoruz' diyor. Sayın Baş'ın ismini duyan köylüler özür diliyor ve BTP kadrosunu ağırlıyorlar. Kısa bir sohbetten sonra BTP saflarında gayret sarf edeceklerine söz veriyorlar.
Gelelim madalyonun diğer yüzüne. Bu da siyasetin sıcak yüzü. Dün Elazığ'daydık. BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin havalimanında coşkuyla karşılanışı görülmeye değerdi. Havaalanından eve gelinceye kadar tam bir saat geçti. Kilometrelerce uzayan konvoy ve halkın sevgi gösterileri insanımızın siyasete değil, güven bunalımı yaşayan politikacıya soğuduğunu gösterdi.
Hele BTP'nin yaptığı mitingleri dolduran mahşeri kalabalıklar, insanımızın kendi geleceği hakkında duyarlı olduğunu ve oyunu bilinçli kullanacağını gösteriyor. 3 Kasımda seçmen, politikasını dedikodu üzerine kuranları değil, proje sahibi olanları destekleyecek. Bu manzara ise, BTP'nin ipi göğüslediğini gösteriyor.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Haydar Baş ve Türkiye'nin dönüşüm yolculuğu / 20.04.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024