logo
19 MART 2024

Sabahın köründe bir gezinti

08.01.2003 00:00:00
"Sabahın köründe" evden dışarı attım kendimi.

Yo yo deprem falan olmadı.

Eski bir alışkanlık bu, çoğu zaman terk etsek de.

Sabah namazıyla evimizin kapısı açılırdı bundan 30 sene önce. Güneşin doğumuna yaklaşık 45 dakika, hatta bir saat kala olurdu bu iş. O tahta kapıyı sağlam kapatmak için taktığımız demir payandanın duvara vurmasıyla meydana gelen sese, rahmetlik babamın, "namaza kalkın" komutu eklenince tam bir musiki ahengi oluşurdu evde.

Gençtik hani. Biraz o gençliğin katkısı, biraz da "dinde ilk reformu" gerçekleştiren İblis'in teşvişi ve vesvesesi ile çok zor gelirdi uyanıp namaz kılmak. Fazla değil, şöyle bir on dakika daha uyumak için neler vermezdik.

Haksızlık yapmayayım, "ilk reformist" İblis'in katkısı, gençliğin o "delikanlılık katkısından" daha fazlaydı.

Kalkma, biraz daha uyu. Bu baban varya! Ne merhametsiz insan. Gün boyu çalış, sonra kalk namaz kıl. İş mi? Güneş doğduktan sonra kılsak dünya mı yıkılır?

Şimdilerde reformist diye hava atan ilahiyatçılar o vakitler yoktu.

O devirlerdeki teknoloji bugünkü kadar baş döndürmüyordu da. Çalar saat falan da yoktu evde.

Çarşı Camii'nden Molla Hacı Zekeriyya'nın o makam tanımaz ezanına, karşı köydeki Arapça hocam Hacı Sefer Efendi'nin okuduğu güzel sesli sabah ezanı karışırdı ve Karabacak tam tekmil ayakta. Ezan okunmasa da uyanırdı aslında, çalar saat giydi yani.

Sert mizaçlı bir insandı, kafası bozuldu mu, yaş önemli değil, tokadı patlatırdı, sana da neysiz kudümsüz sema yapmak düşerdi. Olduğun yerde dönerdin bir müddet.

Dile kolay, 1.5 yaşında yetim kal, hayatında bir vakit namazı kazaya bırakma.

Meşhur sözü şuydu: Namaz kılmayan çocuğuma hakkımı helal etmem. Daha sonraları tanıştığım çok muhterem Haydar Baş hocam olmasaydı, babamın bu sözü bende ne kadar iz bırakırdı, onu bilmem.

O zamanlar dünya ile iletişim kurmada bize yardımcı olan, transistörlü bir radyomuz vardı. O bölgede evinde radyosu olan belki de sadece bizdik. Yıl 1965 yani. Çocuktum, merak eder sorardım; bu sesler nasıl çıkıyor bu kutudan? diye... "İçinde adam var içinde" derdi ve eklerdi seni de içine koyacağım, sen de öyle konuşacaksın.

Belki de o aşktır(!) beni televizyoncu yapan.

En bereketli gün sabah namazıyla başlayan gündür. Öyle ki, bazen ne zaman akşam olacak deyesiniz bile gelir.

Anadolu'da sabah erken kalkmak ve namazdan sonra yatmamak için söylenmiş çok güzel sözler var.

"Rızk sabah erken dağıtılır, vaktinden sonra dükkanını açarsan, o rızktan bir şey alamazsın".

"Güneş üzerinize yatakta doğmasın".

"Göbeğine güneş değmesin".

Bu sözlerden sadece birkaçı.

Ve bir levhayı hepimiz hatırlarız.

"Besmeleyle her sabah açılır dükkanımız..."

Şimdilerde ise ne "besmeleyle" açılır oldu dükkanımız ne de "sabah".

Sonra "eyvah geçinemiyoruz" naraları.

Tekrar "sabahın körüne" dönersek.

Çok tuhaf bir söz "sabahın körü".

İçinde hakaret unsuru bile var.

Bu gene iyi, erken kalktın mı sitem bile yapıyorlar; "Kargalar kahvaltı henüz yapmadı, bu ne acele böyle?"

Bir okula gittim dün sabah.

Yolum kantine düştü, okul neredeyse tam tekmil kantinin önünde. Dersiniz tören kantininin önünde yapılacak ve kantinci, sabah andını okuyacak.

Türküm doğruyum, iş olsa da çalışsam, ilkem; küçüklerimi merdivenden itekleyip, büyüklerimi otobüste ayakta bekletmektir. Canım kanım pop müziğine feda olsun, yaşasın yanında hamburger coca-cola. Bağrışmalar havada uçuşuyor kantinin önünde. Abi bir tost ver, kaşarlı. Ben de bir kek istiyorum. Abi bana da bisküvi ver.

Gazetecilik merakı bu ya, ilk rast geldiğime sordum;

Oğlum sabah kahvaltısı yapmadın mı?

Hocam dedi, ne yapsın yavrum, "sabahın köründe" okulda muhtar olacak değil ya.

"Ben sabah kahvaltısı yapmayalı kaç yıl oldu, unuttum".

Bir diğeri atıldı.

Normal zamanlarda kahvaltı yapıyorduk ama bugün olağanüstü bir şey oldu, kahvaltı yapamadım.

Hayrola dedim.

Devam etti.

Asena yüzünden hocam, hani şu vurulan dansöz var ya, hah işte onun yüzünde, kahvaltı güme gitti.

Şaşmamak elde değil.

Ne ilgisi var oğlum Asena'nın vurulmasıyla kahvaltı yapmanın?

Yanıt verdi yavrucak:

Annem çok meraklıdır magazine, gece ikiye kadar televizyonun başından ayrılmadı, bütün kanalları dolaştı durdu, Asena'nın son durumu ne oldu acep diye, öyle olunca da sabah kalkamadı, kalkamayınca da kahvaltı gümmmm, ya!.

Bir diğeri atıldı; Hastaneden canlı bağlantılar bile yapıldı, siz izlemediniz mi hocam?

Utanmaya ramak kalmıştı, sağ olsun mübarek bir kanalım kıl harmanı spikeri imdadıma yetişti. Hakkını yememek lazım, normal yayın akışını kesip "son dakika" diye verdi Asena'nın vuruluşunu, diğer kanallar 30 dakika önce vermiş olsa da.

İyi de yaptı hani, bu sayede Çaykara'nın bir dağ köyünde bana iki saat din iman edebiyatı yapan "dini bütün" Mehmet beyin bu haber sonrası o hissesi kim bilir ne kadar artmıştır. O da para vermişti kuruluşunda.

Bu konuşmalar olurken Müd. Yrd. atıldı: Bunlar lise talebesi, benim bildiğim ilkokul öğrencileri var, o yaşta sabah kendi kalkıp elbisesini giyiyor, kahvaltı yapmadan okula geliyormuş.

Düşündüm, böyle bir hayat yaşayan çocuk büyüyünce anne babasına saygılı olur mu diye?

Olur mu acep?

Söylesene Recep!

Ne oldu hicap,

Tavşan ya da sincap.
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
8 yılda ülkemizden çıkan yerli sermaye miktarı 600 milyar dolar
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
Ankara anketinden büyük fark çıktı
Mansur Yavaş kendiyle yarışıyor
"Gazze en büyük açık hava mezarlığına dönüştü"
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell
İsrail'e 35 bin ton silah ve mühimmat taşındı
Büyük çoğunluğu ABD'den
Doğrusu 11 bin dolar
Sığınmacıların geliri Türklere sayılmış!
"Koltukta vakit geçirmeye değil çalışmaya talibiz"
BTP Aksu Adayı Bilal Şahin
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.