(Dünden devam)
Hz. Peygamber (as)'ın evlilikle ilgili buyurduğu şu hadis-i şerife göre Müslüman'ın, evlilikte yine Müslüman kadını tercih etmesi sünnet kabul edilmiştir.
"Kadın dört meziyet için nikahlanır; Malı için, soyu için, güzelliği için ve dini için. Ama sen dindar olanı (Allah'ın emirlerine riayet edeni) seç ki, elin bereketli olsun."
İman Şafii ve İmam Malik'e göre ehl-i kitap kadınla evlenmek mekruh kabul edilmiştir.
Yukarıda zikrettiğimiz İbni Ömer (ra)'ın ifadesi ve yorumu da bir başka delildir.
Bütün bunların yanında Müslüman kadının hem ehl-i kitapla, hem de başka müşrik erkekle evlenmesine asla müsaade edilmemiştir. Yani Müslüman bir kadın ancak kendisi gibi Müslüman bir erkekle evlenebilir.
"İman etmedikçe müşrik erkekleri de (kızlarınızla) evlendirmeyin." Bakara, 2/221)
Bu "müşrik erkek" ister kitap ehlinden olsun, ister başka inanç mensubu olsun fark etmez.
Hz. peygamber (as) da şöyle buyurur: "Biz kitap ehli olan kadınlarla evleniriz, onlar bizim kadınlarımızla evlenemezler."
İslam alimlerinin ehl-i kitap kadınlarla evlenmesine verdikleri cevaz, İslam'ın güçlü ve Müslümanların her türlü tehlikelerden emin oldukları dönemde, İslam'ın yayılmasını hedefleyen bir cevazdır. Bugün ise bu geçerli değildir. Çünkü çeşitli maddi sebeplerden dolayı ehl-i kitap kadınlarla evlenen bir çok Müslüman erkek maalesef eşlerini Müslüman yapmak şöyle dursun zamanla kendi dinlerinden olmuşlardır. Yakın tarihte ülkemizde meydana gelen bazı olaylara dikkatinizi çekmek isterim.
Papa'nın bu yasaktan yola çıkarak yaptığı şu açıklama çok manidardır: "İslam ırkçı bir dindir. Zira Müslüman bir erkeğin ehli kitap kadınla evlenmesine izin veriyor ama, ehli kitap bir erkeğin Müslüman bir kadınla evlenmesine izin vermiyor."
Papa'nın basına yansıyan bu açıklamasından birkaç hafta sonra Urfa'da Müslüman bir kadının bir papazla evlendirilmesi çok ilginç bir tesadüftü(!)
Yine yukarıda Hz. Ömer'in Hz. Huzeyfe ile ilgili kararı şunu göstermektedir ki, İslam'ın ve Müslümanların durumu, Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenebilmesi hakkındaki müsaadede bir ölçü olarak kabul edilmiştir.
Özellikle günümüz ortamında bu konu çok daha hassas bir hal almaktadır.
Yani Hz. Ömer (ra)'ın yaptığı uygulama günümüz için çok daha gereklidir.
Biz bütün bu ölçülerden yola çıkarak, Urfa'da, sayın Gülen'in dün verdiğim mesajında büyük bir sitayişle bahsettiği sempozyumda Müslüman Maria'nın Hıristiyan Leaster'le nikahlanmasına bunun için karşı çıktık.
Bu nikah bir semboldü.
Dönemin Urfa Müftüsü, bir haham ve bir papazdan oluşan üçlü şahitle kıyılan bu nikah aslında İslam'ın aile yapısını yıkmayı hedefleyen bir girişimdi.
Zira o nikah sonrası yaptığımız araştırmalarda, sayın Gülen efendiye bağlı bir çok kızımızın; "Ben de evlenirim" dediğine şahit olduk.
Ne ilginç ama, resmi nikah olmadan dini nikah kıymaya kalkışan bir imamın suç işlediği bir ülkede o nikah aynı tarihlerde çıkan Zaman Gazetesi'nde "Bu bir devrim" sürmanşetiyle verilmişti.
Bir de ben size sorayım. Siz bu nikahı sorgulayıp, yetkililere bunu nasıl yaptıklarının hesabını sorabildiniz mi?
Bir Müslüman olarak bu sizin de göreviniz değil miydi?
...Bize göre ehli kitap, diğerlerinden ayrıdır. Hem o kadar ayrı ki, ehli kitapla akrabalık bile kurabiliyoruz. Nikahla kızlarını alabiliyor, çocuklarımızın anası yapmayı düşünebiliyoruz. Kestiklerini yemede de tereddüt göstermiyoruz...
Ahmed ŞAHİN / Zaman Gazetesi 18.05.2004
Hz. Peygamber (as)'ın evlilikle ilgili buyurduğu şu hadis-i şerife göre Müslüman'ın, evlilikte yine Müslüman kadını tercih etmesi sünnet kabul edilmiştir.
"Kadın dört meziyet için nikahlanır; Malı için, soyu için, güzelliği için ve dini için. Ama sen dindar olanı (Allah'ın emirlerine riayet edeni) seç ki, elin bereketli olsun."
İman Şafii ve İmam Malik'e göre ehl-i kitap kadınla evlenmek mekruh kabul edilmiştir.
Yukarıda zikrettiğimiz İbni Ömer (ra)'ın ifadesi ve yorumu da bir başka delildir.
Bütün bunların yanında Müslüman kadının hem ehl-i kitapla, hem de başka müşrik erkekle evlenmesine asla müsaade edilmemiştir. Yani Müslüman bir kadın ancak kendisi gibi Müslüman bir erkekle evlenebilir.
"İman etmedikçe müşrik erkekleri de (kızlarınızla) evlendirmeyin." Bakara, 2/221)
Bu "müşrik erkek" ister kitap ehlinden olsun, ister başka inanç mensubu olsun fark etmez.
Hz. peygamber (as) da şöyle buyurur: "Biz kitap ehli olan kadınlarla evleniriz, onlar bizim kadınlarımızla evlenemezler."
İslam alimlerinin ehl-i kitap kadınlarla evlenmesine verdikleri cevaz, İslam'ın güçlü ve Müslümanların her türlü tehlikelerden emin oldukları dönemde, İslam'ın yayılmasını hedefleyen bir cevazdır. Bugün ise bu geçerli değildir. Çünkü çeşitli maddi sebeplerden dolayı ehl-i kitap kadınlarla evlenen bir çok Müslüman erkek maalesef eşlerini Müslüman yapmak şöyle dursun zamanla kendi dinlerinden olmuşlardır. Yakın tarihte ülkemizde meydana gelen bazı olaylara dikkatinizi çekmek isterim.
Papa'nın bu yasaktan yola çıkarak yaptığı şu açıklama çok manidardır: "İslam ırkçı bir dindir. Zira Müslüman bir erkeğin ehli kitap kadınla evlenmesine izin veriyor ama, ehli kitap bir erkeğin Müslüman bir kadınla evlenmesine izin vermiyor."
Papa'nın basına yansıyan bu açıklamasından birkaç hafta sonra Urfa'da Müslüman bir kadının bir papazla evlendirilmesi çok ilginç bir tesadüftü(!)
Yine yukarıda Hz. Ömer'in Hz. Huzeyfe ile ilgili kararı şunu göstermektedir ki, İslam'ın ve Müslümanların durumu, Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenebilmesi hakkındaki müsaadede bir ölçü olarak kabul edilmiştir.
Özellikle günümüz ortamında bu konu çok daha hassas bir hal almaktadır.
Yani Hz. Ömer (ra)'ın yaptığı uygulama günümüz için çok daha gereklidir.
Biz bütün bu ölçülerden yola çıkarak, Urfa'da, sayın Gülen'in dün verdiğim mesajında büyük bir sitayişle bahsettiği sempozyumda Müslüman Maria'nın Hıristiyan Leaster'le nikahlanmasına bunun için karşı çıktık.
Bu nikah bir semboldü.
Dönemin Urfa Müftüsü, bir haham ve bir papazdan oluşan üçlü şahitle kıyılan bu nikah aslında İslam'ın aile yapısını yıkmayı hedefleyen bir girişimdi.
Zira o nikah sonrası yaptığımız araştırmalarda, sayın Gülen efendiye bağlı bir çok kızımızın; "Ben de evlenirim" dediğine şahit olduk.
Ne ilginç ama, resmi nikah olmadan dini nikah kıymaya kalkışan bir imamın suç işlediği bir ülkede o nikah aynı tarihlerde çıkan Zaman Gazetesi'nde "Bu bir devrim" sürmanşetiyle verilmişti.
Bir de ben size sorayım. Siz bu nikahı sorgulayıp, yetkililere bunu nasıl yaptıklarının hesabını sorabildiniz mi?
Bir Müslüman olarak bu sizin de göreviniz değil miydi?
...Bize göre ehli kitap, diğerlerinden ayrıdır. Hem o kadar ayrı ki, ehli kitapla akrabalık bile kurabiliyoruz. Nikahla kızlarını alabiliyor, çocuklarımızın anası yapmayı düşünebiliyoruz. Kestiklerini yemede de tereddüt göstermiyoruz...
Ahmed ŞAHİN / Zaman Gazetesi 18.05.2004
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024